Devletin mesajını iyi okumalı!

5 Ekim 2008 01:47 tsi
Terörle Mücadele Yüksek Kurulu'nun yaptığı açıklamada bir nokta dikkatlerden kaçmıyor. Devlet vatandaşını uyarıyor... iyibilgi özel

3 Ekim Cuma günü, köylülerin açıklamasına göre Cuma namazı sırasında başlayan ve dört saat süren çatışmanın haberi dün sabah Türkiye’nin gündemini doldurdu. Irak sınırından içeriye sızan, kimi kaynaklara göre 350 civarındaki terörist grup Hakkari’nin Şemdinli ilçesindeki daha önce de saldırıya uğrayan Aktütün karakolunu hedef aldı. Saldırıda on beş askerimiz şehit olurken iki askerimiz de kayboldu. Yirmi sekiz teröristin etkisiz hale getirildiği saldırıda ağır yaralanan askerlerimiz askeri helikopterlerle hastanelere sevk edildi.

Aslına bakılırsa terör uzun bir süredir Türkiye’nin gündeminde. Büyük bir infial yaratan Gabar ve Dağlıca saldırılarından sonra da -bir kerede bu kadar çok olmasa da- askeri kayıplar yaşandı. Ancak Aktütün karakoluna yapılan saldırıyı özel kılan kayıpların en az iki yüz teröristle gerçekleştirilen bir saldırının ardından gelmesi. Yani saldırının Türkiye’ye ve tüm Türkiye vatandaşlarına meydan okuması…

Yeni terör stratejisi derken, terör bitiyor derken gerçekleşen bu saldırı tıpkı bir yıl önce Gabar ve Dağlıca saldırılarından sonra olduğu gibi ciddi bir reaksiyon yaratmışa benziyor. Reaksiyon sadece içeride değil, dışarıda da ortaya çıkıyor. Tüm dünyanın PKK terörizmine gösterdiği tepki bunun bir kanıtı.

Bu sorular kafa karıştırıyor

‘Peki, bu saldırı ne anlama geliyor, PKK neyi amaçlıyor, neden şimdi’ soruları elbette kafaları karıştırıyor. Dün gün boyu özel yayın yapan televizyon programlarında onlarca uzman tüm Türkiye’ye PKK’nın amaçlarını ve saldırının verdiği mesajı anlatmaya çalıştı. İyibilgi de kimi terör uzmanlarının görüşlerini özel haberiyle okuyucularına ulaştırdı. İyibilgi dün yaptığı haberinde saldırıyı gerekçelendirirken Kuzey Irak’taki gelişmeler, Türkiye’nin yeni terörle mücadele stratejisi ve Balıkesir Altınova’daki gelişmeler başta olmak üzere iç siyasi ve sosyolojik dinamiklerin altını çizdi.

Açıklamadaki mesaj yüklü vurgu

Elbette herkesin kendine göre bir yorumu var. Peki, devlet bu konuda ne düşünüyor? PKK’nın saldırısını nasıl yorumluyor? Ve devlet vatandaşlarına ne söylüyor? İşte bu sorunun yanıtı çok önemli. Çünkü televizyonlarda konuşan ya da gazetelerde yazan herkes açık bilgilerden yola çıkarak yorumlarda bulunuyor. İyibilgi de açık istihbarat yöntemiyle gelişmeleri okumaya çalışıyor. Ancak konuyla ilgili en önemli ve gizli detaylar devletin istihbarat ve güvenlik birimlerinin elinde. Onlar dün Terörle Mücadele Yüksek Kurulu’nda saldırıyı masaya yatırdılar ve ardından yaptıkları açıklamayla kamuoyuna mesaj verdiler.

Üç paragraflık kısa açıklamada verilen mesajlar son paragrafta toplanmış. Üçüncü paragrafta ‘terörle mücadelede devletin tüm kurumlarının etkin işbirliğinin süreciğine’ atıf yapılıyor. Bu, yeni terörle mücadele konseptinden bir sapma olmayacağı anlamına geliyor. Yani sadece teröristle değil, terörizmle mücadele anlayışı bir kez daha yineleniyor. Elbette tüm kurumların iştirakiyle.

Ancak bundan önceki satır, yani devletin önemle üzerinde durduğu ilk giriş mesajı, saldırının hangi amaçla yapıldığını, devletin saldırıyı nasıl yorumladığını ortaya koyuyor. Devlet üçüncü paragrafın girişinde, yani mesajını vermeye başlarken, ilk olarak ‘terör örgütünün menfur saldırıları yüce milletimizin birlik ve bütünlüğünü bozmaya yetmeyecektir’ diyor. Bu noktaya dikkat…

Altınova masaya yatırılmalı

Dikkat, çünkü saldırı dün iyibilgi’nin vurguladığı gibi tam da Altınova’daki gerilimin üstüne geliyor. Türkiye’nin dikkati ‘etnik gerilime’ yoğunlaşmışken, herkes birbirine ne oluyor diye sorarken, bir de bir mahkeme yerel bir gazetecinin yazdığı akıl almaz şeyi ‘fikirdir’ diye onaylarken, yani alttan alta hassas dengemiz kırılganlaşırken gelen bu saldırı oldukça manidar. İşte bu yüzden TMYK’nın verdiği ilk mesaj ‘bütünlüğe dikkat’ diyor. Devlet vatandaşı uyarıyor ve bu hassas noktada her fevri davranışın PKK’nın ekmeğine yağ süreceğini söylüyor.

Bu uyarıya kulak verin

İşte bu yüzden, MİT’in üst düzey mensubu olarak teşkilattan emekli olan Mahir Kaynak’ın çağrısına kulak vermek gerekiyor. Kaynak ‘Bu olaylar yüzünden, yani terör yüzünden ne bir Türk Kürt kardeşine ne de bir Kürt Türk kardeşine kötü bakmamalı. Bunu öncelikle sağlamalıyız’ diyor. Bizler de iyibilgi olarak aynı çağrının altına imza atıyoruz. Saldırılar sonrasında şehit ailelerinin acısını yüreğinde hissedip ciğeri yanan ve bir şeyler yapmak isteyen vatandaşlarımızı çok iyi anlıyoruz. Ancak devletin ve emekli bir istihbaratçının uyarısının dikkate alınması gerektiğine inanıyoruz. ‘Aman dikkat’ diyoruz… Aman dikkat!

iyibilgi.com/Yahya Bostan

Bu haber 1,856 defa okundu.