En Sıcak Konular

Sahuru bir alışkanlık haline getirmeyin!

1 Ekim 2008 11:20 tsi
Sahuru bir alışkanlık haline getirmeyin! Bu belirtiler sizde de görülüyorsa aman dikkat...

Sahur yemekleri gibi geç saatte yenen öğünler vücutta kolaylıkla alışkanlık haline gelir. Bu nedenle özellikle bayramda ve takip eden dönemde kişilerin ortaya çıkabilecek bazı sorunlar karşısında dikkatli olması gerekmektedir.

Sahur alışkanlıklarının sürmesi kişileri gece yeme sendromu hastalığı ile karşı karşıya bırakmakta, sendromunun görülme sıklığı kilo ile birlikte artış göstermekte, özellikle enfarktüsü tetiklemektedir Ramazan ayı boyunca oruç tutan kişilerin metabolizmalarında birtakım değişiklikler meydana geldi.

Vücut alışık olduğu beslenme sisteminden farklı bir düzene adapte olmaya çalıştı. Üç ana öğün ve ara öğünlerden oluşan beslenme düzeni, iki öğüne indi. Gece geç saatlere kadar süren atıştırmalar ya da sahur yemekleri bir ay boyunca vücudun yeni beslenme şekline dönüştü. Gece yeme sendromu belirtileri nelerdir.

Sabahları tokluk hissi,

Akşamları, günlük kalori tüketiminin yarısından fazlasının tüketilmesi

Uykusuzluk

İLK KEZ 1955'TE ORTAYA ÇIKTI

İlk kez 1955 yılında sabah iştahsızlığı (anoreksisi), akşamları yüksek besin tüketimi (hiperfajisi) ve uykusuzluk üçlemesinden oluşan bir sendrom olarak ifade edilmektedir. Gece yeme sendromlular sabah kahvaltısı yapmaz, sabahları iştahsızdır bu durum saatler sürebilir. İlk öğün saatler sonra yenir. Akşam yemekleri ve sonrasında süren atıştırmalarla günlük kalori ihtiyacının yarısından fazlası alınır.

Gece yeme sendromlulara uykusuzluk eşlik eder. Gece yarısı uyanarak atıştırlar. Bu atıştırmalar daha çok yüksek karbonhidrat ve şeker içerikli besinlerdir. Bu kişilerin çoğu gece yeterli uyku uyuyamadıkları için kaliteli uykudan yoksundurlar bunu sonucunda gündüzleri sürekli uyku hali, öfke ve konsantrasyon bozukluğu gibi durumlarla karşı karşıyadırlar.

BU BELiRTİLERE DiKKAT

Sabah iştahsızlığınız var mı?

Akşamları iştahınız artıyor özellikle geceleri uykudan uyanıp atıştırıyor musunuz?

Gece uyku arasında atıştırmalarınız karbonhidrat ve şekerli gıdalar mı oluyor?

Bu durum 2 aydan fazladır sürüyor mu?

Haftada en az 3 kere gece uykudan uyanıp yüksek kalorili atıştırmalar yapıyor musunuz?

GECE YEMELERi ENFARKTÜSÜ TETiKLiYOR

Geceleri metabolizmamız yavaşladığından uykudan uyanıp yemek kilo almaya neden olur. Vücudun biyolojik saatine göre saat 21 den sonra sindirim organlarının günlük görevi sona erer. Gece yemeleri bu saatten sonra vücudun biyolojik ritmini bozar. Gece Yeme Sendromu kişinin özellikle 20.00 -o6 arası, aşırı yeme isteğini uyandırır. Enfarktüslerin görülme sıklığı daha çok 04.00 ila 06.00 saatleri arasındadır.

Çünkü bu saatlerde tansiyon oldukça fazla yükselir, kalp damarları çabuk gerilir. Bu saatte yenen yüksek karbonhidratlı, yağlı ve şekerli besinlerle vücuda yüklenilmesi kalp damar hastalıklarının da tetikleyicisi olabilmektedir. Bununla birlikte Gece Yeme Sendromu obeziteye sebep olan yeme bozukluklarından biridir.

ENGELLEMEK iÇiN NELER YAPILABiLiR?

Akşam yemeğinden sonra atıştırma isteğiniz artıyorsa dikkatinizi yoğunlaştıracak ve ilginizi çekecek bir şeylerle uğraşmak size yardımcı olacaktır.

Akşamları yemekten birkaç saat sonra hafif tempolu yürüyüşler ve egzersizler yaparak atıştırmanın yerine hareketi koyarak bu isteğin önüne geçemeye çalışabilirsiniz.

Gece acıkmaları karşısında yeme ihtiyacınız oluştuğunda kalorisi çok düşük ve lifli besinleri tercih edin.

Kahvaltıyı ihmal etmeyin. Kahvaltı en önemli öğün olduğunu hatırlayın. Gün sonunda aşırı şekerli ve yüksek kalorili gıdalara olan ihtiyaç hissinizi engelleyecektir.

Tüm öğünlerinizde özellikle akşam yemeklerinde lokmalarınızı iyi çiğneyin.

Akşamları tatlı yeme alışkanlığınızın yerine meyve koyun.

Baş ucunuzda su bulundurun. Gece yeme isteği ile uyandığınızda su için. Derin nefes alın ve gece yemenin size ne gibi zararlar vereceği konusunda şartlayın.

STRES VE DEPRESYONLA İLİŞKİSİ

Gece yeme sendromu halen üzerinde bilimsel çalışmaların sürdüğü bir hastalıktır. Çalışmalar hastalığın altında yatan sebepler araştırılmakta ve tedavi yöntemleri geliştirilmektedir. Yapılan çalışmalar hastalığın; depresyon ve stresle bağlantılı olabildiğini göstermiş olup çalışmalar halen sürmektedir.

Dr. İsmail Ağar / Bugün



Bu haber 369 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,600 µs