En Sıcak Konular

Toptan: Vekillere de dokunulabilmeli

24 Eylül 2008 09:25 tsi
Cumhurbaşkanı Vekili, TBMM Başkanı Köksal Toptan, dokunulmazlık denildiği zaman Türkiye'de herkesin milletvekilliği dokunulmazlığı üzerinde tartışma yaptığını belirterek, “Keşke Türkiye dokunulmazlıkların tümünü masaya yatırarak, herkesi, şahsen be

Toptan, TGRT Haber'de, Murat Odabaş'ın hazırlayıp sunduğu “Ankara'nın Gündemi” adlı programa katıldı. “Mevcut Anayasanın baştan sona değişmesi gerektiğine inancınız var mı? Bu nasıl olmalı?” sorusu üzerine Toptan, Türkiye'nin ilk defa sivil organ eliyle bir anayasa yapma imkanına sahip olduğunu bildirdi.


“Türkiye'de anayasa değişikliği yerine yepyeni bir anayasa yapılmalı” diyen Toptan, yeni anayasa ihtiyacının herkes tarafından kabul edildiğini söyledi. Toplumun bütün kesimlerinin anayasa değişikliği konusunda uzlaşı içinde olduğunu ifade eden Toptan, “Bunun gereğini yerine getirmek parlamentonun görevidir. Bunun girişimini başlatmak da bu Meclisin Başkanı olarak benim görevimdir. Anayasa Uzlaşma Komisyonu kuralımın dayanağı budur” şeklinde konuştu.


Toptan, Anayasa tekliflerinin tümünün masanın üstüne konulabileceğini ve deyim yerindeyse önerilerin harman yapılarak bunun içerisinden iyi bir anayasa değişikliği paketinin çıkabileceğini bildirdi.

DOKUNULMAZLIKLAR

Milletvekilliği dokunulmazlığı ilgili bir soru üzerine Toptan, şunları kaydetti:
“Dünyada iki çeşit dokunulmazlık var. Dünyada dokunulmazlık olmayan parlamenter, demokratik sistem yok. Hepsinde dokunulmazlık var. Kimi ülkelerde yumuşak dokunulmazlık dediğimiz, daha gevşek, alanı daha dar dokunulmazlık vardır. Kimi ülkelerde de bizim gibi daha katı dokunulmazlık var. Benim şahsi fikrim, bunun ikisinin arası bir yerde bizim durmamız gerekir, onunla konuşlanmamız gerekir. Ne çok gevşek, çok yumuşak bir dokunulmazlık, ne de şimdiki gibi çok sert bir dokunulmazlığa ihtiyaç var. Bu tür dokunulmazlıklar, milletvekilleri için de incitici oluyor. Para cezası karşılığı olan bir seçim suçu veya trafik cezasıyla ilgili milletvekilleri için buraya fezleke geliyor. Devrenin sonuna kadar parlamento bunlarla uğraşmak zorunda kalıyor. Milletvekilleri de dosyası olan milletvekili olarak kamuoyuna yansıtılıyor. O nedenle bunu yumuşatmak lazım. İşin başka bir boyutu da var.

Dokunulmazlık denildiği zaman Türkiye'de herkes milletvekilliği dokunulmazlığı üzerinde tartışma yapılıyor. Kamuda çalışıp dokunulmazlığı olmayan hiç kimse yok. Belki de sadece odacılarla çaycıları dokunulmazlık dışında tutabilir. Üniversitelerde var. Üniversite mensuplarıyla ilgili soruşturma yapabilmek için YÖK'e kadar giden izin alma mekanizması var. Yargıda daha çok var. İllerde idare kurullarının izni olmadan bir kamu personeli hakkında soruşturma yapma imkanı yoktur. Türkiye'de herkesin dokunulmazlığı var. Aslında keşke Türkiye sadece milletvekilliği dokunulmazlığını odaklanmasa da bu dokunulmazlıkların tümünü masaya yatırarak, herkesi rahatsız eden şahsen beni de öteden beri rahatsız eden bu dokunulmazlıklara çare bulabilse. Olsun dokunulmazlık. Ama kimseye dokunulamazı bizim kaldırmamız lazım. Milletvekillerine de dokunulabilmeli ama bir memura da hakime de bir öğretim üyesine dokunulmalı. Bunun ölçüsünü bizim çok kurmamız lazım. Bunu tartışmaya açmak lazım. Uzlaşma Komisyonu kurulabilirse bu tartışılacak, tartışılması gerekecek belki de önemli konuların birincisi budur diye düşünüyorum.”


Parti kapatma konusunda Venedik Kriterleri'nin Türkiye için iyi bir ölçü olup olmayacağına ilişkin soru üzerine de Toptan, “Parti kapatmak çıkar yol değil. Ama parti kapatmayı da tümden ortadan kalmalı mı, hayır o da değil” dedi.

PARTİ KAPATMA

Venedik Kriterleri'nin önlerinde durduğunu, bir zaman sonra Türkiye'nin kendi iç mevzuatını buna uydurmanın zorunlu hale gelebileceğini anlatan Toptan, “İki kere partisi kapatılmış bir kişinin 'Parti kapatılması iyidir' demesi mümkün değil. Siyasetin uzlaşmak suretiyle ortak aklın gereği bir çıkış yolu bulabileceğini umuyorum” diye konuştu.


Milletvekilleri odalarının fiziki durumlarının iyileştirilmesiyle ilgili soruya da Meclis Başkanı Toptan, “Söylediğim zaman yeni milletvekilleri bana kızıyor. Eskiden sizin 'uygun demediğiniz' yerler de yoktu. Kulislerde seçmenlerle konuşurduk. O zaman cep telefonları da yok. O zaman kulis başlarında telefon kabinleri vardı. Telefon edebilmek için sıraya geçerdik” karşılığını verdi.


Toptan, milletvekili ofislerini içeren yeni bir halkla ilişkiler binası için ellerinde 2 proje bulunduğunu ifade ederek, eski TBMM Başkanı Bülent
Arınç'ın projesi üzerinde yoğunlaştıklarını söyledi. Arınç'ın projesinin değiştirilmesinin kabul edildiğini ancak proje mühendisinin kendilerinden yüksek miktarda ücret talep ettiğini anlatan Toptan, “Onu bizim karşılamamız doğrusunu isterseniz zor. Bu konuyu bugünlerde düşünüyoruz” dedi.


AB uyum yasalarında ağır davranıldığı yolundaki eleştirilerin hatırlatılması üzerine de Toptan, 22 Temmuz seçimlerinden sonra Türkiye'nin enerjisini içe dönük sarf ettiğini belirtti. Toptan, “Bunu bırakıp Türkiye'nin enerjisini başta AB olmak üzere dışa döndürmesi gerekir” şeklinde konuştu.


Dünya genelinde yaşanan ekonomik krize de değinen Toptan, “Ekonomik krizin bize sunacağı fırsatları aramamız, bulmamız yakalamamız ve yerine getirmemiz lazım” difadesini kullandı.

KAFKASYA'DAKİ GELİŞMELER

Kafkaslardaki gelişmelerin sorulması üzerine de Toptan, Rusya'nın gücünü göstermek için bir fırsat aradığını, Gürcistan'ın son politikalarıyla da bunu yakaladığını ifade ederek, şunları söyledi:
“Türkiye hemen çok önemli bir aktör olarak ortaya çıktı ve aktif bir rol oynadı. Ermenistan dahil tüm bölgeyle kurulan sıcak diyalog sonucu, en azından gözle görülür bir şekilde huzur ve sukut var. Bunun kalıcı hale gelmesi lazım. Bunların kalıcı hale gelmesi için Türkiye'nin girişimleri var. Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakanın yürüttükleri bir takım girişimler var. Bunların devam etmesi gerekir.”

aa



Bu haber 511 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,032 µs