Gül Erdoğan’dan yüzünü çevirir mi?

17 Eylül 2008 13:34 tsi
Erdoğan ile medya grupları arasındaki çatışmada manşetlere Abdullah Gül çıkıyor. Ahmet Hakan’ın satırlarından bu manşetlerin ‘yanlış anlamalara’ yol açabileceği kaygısı seziliyor. Sormak iyibilgi’ye düşüyor: Gül ile Erdoğan arasına

‘Sayın Cumhurbaşkanım…’

Bu hitap şekli CHP lideri Deniz Baykal’a ait… Sözkonusu hitabın muhatabı ise Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül. Geçtiğimiz hafta Söğüt’te düzenlenen Ertuğrul Gazi’yi anma toplantısında CHP lideri Cumurbaşkanı Gül’le konuşurken, önceki önyargılarından sıyrılarak ‘Cumhurbaşkanım’ dedi. Baykal’ın bu tavrı Hürriyet gazetesi yazarı Bekir Coşkun’u kızdırmaya yetti, ancak geride kalan bir yıllık süre içinde artık Cumhurbaşkanı Gül’ün ‘Cumhurbaşkanımız’ haline dönüştüğü, gergin bir siyasi iklimin ürünü olan bu süreçte kendisini kabullendirdiği söylenebilir.

Aslında bu Türkiye’deki normalleşmenin bir ürünü… Belki de bu normalleşmeye direnen nadir isimdir Bekir Coşkun, ancak ilk günden bu yana TSK Cumhurbaşkanına ve makamına özen gösteriyor. Deniz Harp Akademileri’nin açılışı Cumhurbaşkanı Gül’ün askerle ilk temasıydı. O gün dillendirilen ‘Sayın Cumhurbaşkanımız’ vurgusu TSK’nın bu süreci çoktan aştığının bir göstergesiydi.

Şimdi Deniz Baykal bir yıl üzerine bu çizgiye geliyor. Üstelik Cumhurbaşkanı Gül’e benzer bir teveccühü adaylığına karşı çıkan gazeteler de göstermeye başladı. Örneğin Hürriyet’ten Ahmet Hakan Cumhurbaşkanı Gül’den özür diliyor. Yine aynı grubun gazeteleri Cumhurbaşkanı Gül’ü sık sık manşete taşıyor.

Ancak Ahmet Hakan gelecek eleştirileri sezmiş olacak ki küçük bir uyarıda bulunuyor: Bunu Erdoğan ile Gül’ün arasını açmaya yönelik bir girişim olarak algılamayın…

Hürriyet’in güçlü kalemi bu uyarıda bulunmasaydı belki de kimsenin aklına kurt düşmezdi. Ancak şimdi böyle bir olasılığın ne kadar gerçekçi olup olmadığı tartışılıyor. Dillendirilen iddiaları ve söylentileri özetleyelim: Erdoğan ile sorun yaşayan medyanın bir bölümü ve muhalefet Erdoğan’ı yalnızlaştırmak için Gül’e oynuyor.

Elbette şimdi şu soru akıllardan geçiyordur: Eğer iddia doğruysa, Cumhurbaşkanı Gül bu kamplaşmada yerini alır ve Başbakan Erdoğan ile arasını açar, Erdoğan’ın yalnızlaşmasına katkıda bulunur mu? Bu soruya herkes kendi penceresinden yanıt veriyor. Bizse tarihin yapraklarında yanıtımızı arayalım: Cumhurbaşkanı Gül, iktidarın ilk yıllarında başbakanlık koltuğunu Erdoğan için bırakmıştı. Başbakan Erdoğan da Cumhurbaşkanlığı makamına kendisi çıkmayınca Gül ismini öne çıkarmıştı. Her ne kadar ikili farklı makamlarda oturuyor, Cumhurbaşkanı tarafsız bir şekilde konumunu güçlendiriyorsa da aralarındaki ilişkinin geçmişi gelecekle ilgili fikir veriyor.

Bu haber 679 defa okundu.