En Sıcak Konular

DTP, AK Parti'nin yolunu izleyecek!

14 Eylül 2008 14:40 tsi
DTP, AK Parti'nin yolunu izleyecek!
DTP, kapatma davasıyla ilgili sözlü savunmasında AKP’nin yolundan gidecek ve Venedik kriterlerini gündeme getirecek...

DTP de savunmasını Venedik kriterlerine dayandıracak

Demokratik Toplum Partisi (DTP), kapatma davasıyla ilgili sözlü savunmasını 16 Eylül Salı günü yapacak. DTP’nin sözlü savunmasını Genel Başkan Ahmet Türk yapacak. Türk’ün yanı sıra savunma ekibinde Batman Milletvekili Bengi Yıldız, Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile avukatlar Bahri Beler ve Mebuse Tekay da yer alıyor. Sözlü savunmada, DTP’nin 22 Temmuz seçimlerinden sonra Türkiye’nin 4’ncü büyük partisi olduğu vurgulanacak ve “DTP’yi kapatmak Kürt Sorununda çözümsüzlükte ısrardırö denilecek. DTP de sözlü savunmasında, AKP’nin yolundan gidecek ve Venedik kriterlerini gündeme getirecek.

DTP kapatma davasında geri sayım sürüyor. Yaz aylarını Anayasa Mahkemesi’nde yapacağı sözlü savunma için çalışarak geçiren DTP, savunmasını 16 Eylül Salı günü yapmaya hazırlanıyor. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, DTP hakkındaki kapatma davasının gerekçesini, ‘ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğüne karşı eylemlerin odağında’ olduğu ve eylemlerin devletin bağımsızlığına aykırılık oluşturduğu gerekçesine dayandırmıştı. AKP ve Hak-Par’ın kapatılmaması ile umutlanan DTP’nin sözlü savunmasının temelini ise yine AKP’nin de sıkça dile getirdiği Venedik kriterleri ile “şiddete karışmayan partilerin kapatılmamasıö gerektiği görüşü oluşturacak.

TÜRK, SAVUNMA YAPACAK

Kapatılma davasının açılmasıyla yoğun bir hazırlık yapan DTP, sözlü savunmanın Genel Başkan Ahmet Türk tarafından yapılmasını kararlaştırdı. Batman Milletvekili Bengi Yıldız başkanlığındaki bir komisyon tarafından hazırlanan sözlü savunma ekibinde Türk’ün yanı sıra Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile parti avukatları Bahri Belen ve Mebuse Tekay da bulunuyor.

“DTP’Yİ KAPATMAK KÜRT SORUNUNU ŞİDDET ORTAMINA SÜRÜKLER

Sözlü savunmada DTP’nin demokrasinin teminatı olduğu ve kapatılamayacağı dile getirilecek. 2005 yılında kurulan DTP’nin toplumcu bir siyaseti benimsediği, 22 Temmuz seçimlerinden sonra Türkiye’nin 4’ncü büyük partisi olduğu, Türkiye’nin son 30 yıllık siyasi tarihine damgasını vuran Kürt sorununa yaklaşımıyla diğer siyasi partilerden farkını ortaya koyduğu ifade edilecek. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına, Venedik kriterlerine vurgu yapılacak olan sözlü savunmada, Türkiye’nin kapatılan siyasi partiler mezarlığına dönüştüğü de kaydedilecek.

DTP’nin sözlü savunmasının temelini şu görüşler oluşturacak:

“-Kapatma kararı çoğulcu demokrasilerin ilkeleriyle çelişir.

-DTP’nin kapatılması düşünce ve ifade özgürlüğünün ayaklar altına alınması anlamına gelir. İddianameye konu olan 141 eylemin 129’u yani yüzde 93’ü düşünce açıklama özgürlüğü ile ilgilidir.

-DTP Türkiye’nin demokratikleşmesine yönelik politikaları olan tek partidir. DTP’yi kapatmak Türkiye’nin demokratikleşmesi yönünde göstermelik olmayan her türlü girişime set çekmek anlamına gelecektir.

-DTP’yi kapatmak Kürt sorununda çözümsüzlükte ısrardır.

-DTP sorunların çözümünü parlamentoda arayan bir partidir. Kürtlerin meşru taleplerini dile getiren, Meclis’i bir çözüm yeri olarak gören bir partiyi kapatmak, çözümsüzlüğe ve farklı yollara kapı aralar. Bu tercih edilmemelidir.

-DTP bölücü değil birleştirici bir partidir. DTP, tekçi zihniyetin ürünü olan ‘Türklük’ temelli bir ulus yerine Türkiye ulusundan yana olduğu için bölücülükle suçlanmaktadır. Oysa İsviçre, İspanya, ABD gibi birçok ülkede bir dizi dil, kültür, etnik kimliğin varlığı tek bir İsviçre, İspanya, ABD ulusundan söz etmeyi engellemiyorsa, bu tür farklılıkları bir zenginlik olarak kabul etmek bir Türkiye ulusundan söz etmeyi de engellemez. Asıl bölücüler üniter devlet içinde barışçıl çözüm arayan DTP’yi kapatmak isteyenlerdir.

-DTP yayılmacı, saldırgan devlet politikalarına karşı çıkan tek partidir. Savaşlar ve savaş karşısında takınılan tutum siyasi partilerin barış konusundaki samimiyetlerinin sınandığı bir turnusol kâğıdıdır.

-DTP’nin demokratik özerklik projesi siyasetin demokratikleşmesinin koşulları arasındadır. DTP savunduğu demokratik özerklik nedeniyle de bölücülükle suçlanmaktadır. Oysa DTP bu projeyi toplumsal demokrasinin gelişmesi için önermektedir. Türkiye’nin katı, merkeziyetçi, bürokratik hantal yapısını aşarak 20-25 özerk bölgenin oluşturulması anlamına gelen demokratik özerklik esas olarak yerel yönetimlerin söz, yetki ve karar sahibi olmasını sağlayacaktır. Kürt sorunun çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi ise bu açılımdan geçmektedir.

-DTP Avrupa Birliği’nden ve Kopenhag Kriterleri’nden yanadır. DTP bugüne dek siyasal yaşamda Avrupa Birliği standartlarının yakalanmasının savunucusu olmuş, parti kapatma kararlarının Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girişini zorlaştıracağını ileri sürmüştür. Zaten Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de bugüne kadar Anayasa Mahkemesi’nin aldığı parti kapatma kararlarının biri hariç tamamını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin bir ihlali olarak kabul etmiştir.

-DTP’yi kapatma davası bir sınavdır. Sadece Türkiye sınırları içinde değil uluslararası düzlemde de halkların insanca özgür yaşamasından yana olan, Kürtleri uluslararası çıkarların kurbanı yapan politikalara karşı duran herkes DTP’yi koruma ve yaşatma mücadelesine dahil olmalıdır. “

-SÜREÇ NASIL İŞLEYECEK?-

DTP’nin 16 Eylül’de yapacağı sözlü savunmasının ardından Anayasa Mahkemesi raportörü davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak. Raportör, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Bu işlemler sürerken gerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, gerekse davalı DTP ek delil veya yazılı ek savunma verebilecek. Raporun, Anayasa Mahkemesinin 11 üyesine dağıtılmasının ardından, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç toplantı gününü belirleyecek. Üyeler, belirlenen günde bir araya gelerek, kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.

DTP hakkındaki kapatma davasını 11 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi heyeti karara bağlayacak. Asıl üyelerden herhangi birinin bulunmaması veya emekliye ayrılması durumunda 4 yedek üyeden en kıdemlisi heyete katılacak. Anayasa’ya göre, bir siyasi partinin kapatılmasına karar verilebilmesi için nitelikli çoğunluğun oyu aranacak. Buna göre, kapatma kararı için Anayasa Mahkemesinin 11 asıl üyesinin en az 7’sinin oyu gerekecek.

radikal

 



Bu haber 353 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,989 µs