tehlike! | " /> tehlike! | "/>

En Sıcak Konular

Erdoğan'ın fark ettiği tehlike!

10 Eylül 2008 09:43 tsi
Erdoğan'ın fark ettiği tehlike! Erdoğan, çıkan haberlerin "satır araları"ndan gördü. Önceden gardını alarak, savaşını açtı... Hakan Aygün yazıyor...

Hakan Aygün / Bugün

Ergenekon savcısı susturulacak mı?

AKP'nin kapatılmamasından sonra, muhaliflerin de arada kaynadığı Ergenekon davasının ağır ağır savsaklanacağını defalarca yazdım.

Hatta, ramazan bayramına kalmaz içerideki Eruygur ve Tolon paşaların da serbest bırakılmasını beklediğimi açık açık ifade ettim. Ağır ağır sinyalleri gelmeye başladı.

Gerçi Adalet Bakanı M. Ali Şahin, önce "inceleme var" deyip sonra "soruşturma yok" dedi ama Ergenekon savcılarının şimdiden "psikolojik baskı" altına girdiklerini söylemek çok zor değil. Şahin aslında çelişkili konuşmadı. "inceleme" ayrı "soruşturma açılması" ayrı! Ama zaten "inceleme var" duygusu bile savcıya yeter de artar.

Önceki gece Uğur Dündar'a çıkan eski polis şefi Adil Serdar Saçan'ı izlerken bir kez daha "dejavu" yaşayacağımızı anladım. Organize suçlar gibi metanetli işlerin peşine düşen polis şeflerinin-savcılarının sonu aynı oluyor. Korkarım ki, Ergenekon savcısını da 3-5 yıla kalmaz aynı durumda göreceğiz.

Adil Serdar Saçan, Ergenekon'la ilgili şu analizi yaptı: "Araya muhaliflerin de monte edildiği bir dava. Aslında Ergenekon diye bir şey yok. Sadece Susurluk'un şimdiye kadar hiç dokunulmayan asker ayağı var."

Aynen katılıyorum. Bir yığın gereksiz detayla boğulan Ergenekon iddianamesinde "savcıya inceleme de başladıysa" işin özü yine kaçacak demektir. İşin özü, Susurluk'un askeri ayağı! Geçmişte de üzerine gidilemedi, şimdi de karman çormanlık yüzünden arada yine kaynayacak.

Geçmiş olsun!

Erdoğan'ın fark ettiği tehlike!

Anımsayalım, Erbakan neyle suçlanmıştı? Bosna'ya yardım için toplanan paraların bir kısmını parti hesaplarına geçirmekten. O dönemde, Türkiye Bosna'da olup bitenlere karşı acizdi. Bosna'ya yardım için çırpınan tek isim muhalefetteki Erbakan'dı.

Toplanan paralarla Bosna'daki Müslümanlara silah dahil her türlü yardımın yapıldığı söyleniyordu. Koskoca Türkiye'nin Osmanlı'dan yadigar Bosna'ya yapamadığı yardımı Erbakan yapıyordu. Vicdanım, bana hep şöyle söyledi: "Erbakan böylesine kutsal amaçla yola çıktığı bir işte, cebe para atmaz!"

Şimdi Deniz Feneri meselesi var. Vicdanım, arada ufak tefek kişisel yolsuzlukların olabileceğini ama fakirlere yardım adı altında milletin parasını söğüşlemek için bir organizasyon kurulmuş olamayacağını söylüyor. Şimdi Almanya'da açılmış bir dava var.

Almanya'da para nakilleri Türkiye'deki kadar rahat değildir. Türk usulü para aktarma yöntemleri ortada yolsuzluk olmasa bile Batılı ülkelerde ciddi suç kapsamına girebiliyor. Almanya'daki davanın da daha çok bu eksende yürüdüğünü görüyoruz. Dün Türkiye'deki Deniz Feneri yetkilisi çıkıp, "Almanya'daki Deniz Feneri'yle bağlantımız yok" dedi.

Doğru, Almanya'daki örgütlenme resmen şubesi falan değil ama bir kardeş kuruluş oluşturulduğu da ortada. Sanırım, Almanya'daki işe bulaştırılmamak için "kelime oyunu"na sığınılarak böyle bir yol izleniyor.

İşin özeti şu: Almanya kendi ülkesinde toplanan kendi milli gelirinden toplanan paranın, Türkiye'ye gönderilmesine bozuluyor. Nakit transferinde de bizim babadan kalma yöntemlerimize güvenmiyor, çağdaş sistemin gerektirdiği nakit aktarma kriterlerine bakıyor.

Gerçekten de olması gereken Batı'nın normlarına uygunluk. Yoksa, bizim babadan kalma yöntemlerimiz suiistimallere ve iddialara müsait oluyor. Başbakan Erdoğan tüm bunları bilmiyor mu? Çok iyi biliyor. Ama Deniz Feneri'ni savunanlar da, eleştirenler de "ortak gerçek"te buluşmaktan hoşlanmıyor.

Erdoğan, bu işin RTÜK Başkanı diye başlayıp kendi üzerine geleceğini, çıkan haberlerin "satır araları"ndan gördü. Önceden gardını alarak, savaşını açtı. Erdoğan biliyordu ki, Erbakan'ın başına gelen "Bosna meselesi"nin benzeri kendi başına getirilmek isteniyor!

İşin yazılamayan yanı budur!

 



Bu haber 1,317 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,514 µs