'proaktif' politikası | " /> iyibilgi a" /> 'proaktif' politikası | "/> iyibilgi a"/>

En Sıcak Konular

Başbuğ’un 'proaktif' politikası

5 Eylül 2008 11:55 tsi
Başbuğ’un 'proaktif' politikası Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ seleflerinden farklı olarak görevine başladığı ilk haftada Türkiye’ye damgasını vuran adımlar attı. Başbuğ yeni bir strateji geliştiriyor, iyibilgi bu stratejinin adını koyuyor. iyibilgi a

Proaktif politika deyimiyle Türkiye ilk kez son sekiz yılın dışpolitikasında tanıştı. AK Parti hükümetinin dışpolitikasının perde arkasındaki mimarı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun üzerinde heyecanla durduğu bir kavramdı bu. Şu anlama geliyordu: Sürecin dışında kalma, belirlenen olma, belirleyici ol.

Bu politikanın izlerini son sekiz yılda Türkiye her alanda görme fırsatı buldu. Örneğin dün Şam’da gerçekleşen zirvede Sarkozy’nin Başbakan Erdoğan’a İsrail-Suriye görüşmeleri ile ilgili söyledi ‘müthiş bir iş başardınız’ şeklindeki övgüsü bu politikanın bir ürünü. Ya da yarın Erivan’a gidecek olan Cumhurbaşkanı Gül’ün kararı da yine aynı politika çerçevesinden okunabilir. Erdoğan’ın ‘masadan kalkan biz olmayalım, bırakın diğer taraf kaçsın’ şeklindeki Erivan değerlendirmesi de bunun bir ürünü. Aynı yaklaşım Annan planı çerçevesinde Kıbrıs’ta da ortaya konmuştu.

Ancak anlaşılan proaktif politika artık sadece hükümet tarafından uygulanmıyor. Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ göreve gelişinin beşinci gününde Türkiye’nin gündemine damga vuran adımlar attı. Başbuğ ‘sürecin dışında kalma, belirlenen olma, belirleyici ol’ anlayışını kendine rehber edinmiş görünüyor.

Başbuğ’un attığı adımların ilki şüphesiz Kandıra cezaevindeki Ergenekon tutuklusu iki emekli orgenerale yapılan resmi ziyaretti. Yargıya müdahale olarak algılanmaması için hassas bir şekilde ayarlanan ziyaretin ardından Başbuğ’un ikinci adımı geldi. Başbuğ Malatya ve Diyarbakır’a gitti, ardından bölgedeki STK’lar ile görüştü.

Başbuğ’un ilk ziyaretini terörün yıllardır yıprattığı bölgeye gerçekleştirmiş olması şüphesiz anlamlı. Cumhurbaşkanı Gül de ilk ziyaretini doğuya yapmıştı. Bu iki ziyaret alt alta koyulduğunda devletin terörle mücadelede artık farklı bir çizgiye geldiği söylenebilir. Devlet bölgeyle doğrudan temas kurarak, toplumla doğrudan ilişkiye girerek teröristle halkın arasına geniş duvarlar örmeye, terör yalnızlaştırmaya ve yokluğa mahkum etmeye kararlı görünüyor.

Ancak bu meselenin güvenlik boyutu. Bunun bir de iç siyasi dengeler açısından anlamı bulunuyor.

Dediğimiz gibi Başbuğ proaktif bir politikayı kendisine rehber ediniyor. Artık askerin siyasete müdahalesinin sert tepkiler doğurduğu şu günlerde Türkiye’nin gündemini sözle değil eylemle belirliyor. Bu hem içerde TSK’nın imajını güçlendiriyor, hem de ‘TSK neden susuyor’ diyen ‘tabana’ ‘buradayız’ mesajı veriliyor.

iyibilgi.com



Bu haber 1,065 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,172 µs