En Sıcak Konular

TÜSİAD raportörünün AB kaygısı

3 Eylül 2008 14:38 tsi
TÜSİAD Türkiye'de Bölgesel Farklar ve Politikalar" raporunu yazan Doç. Filiztekin, projenin, 'AB'den nasıl kaynak alınır’ olayına indirgenmemesi gerektiğini söyledi.

Türkiye’de Bölgesel Farklar ve Politikalar” başlıklı raporun yazarı Doç. Dr. Alpay Filiztekin, bölgesel kalkınma projesinin ‘Avrupa Birliği’nden (AB) nasıl kaynak alınır’ olayına indirgenmemesi gerektiğini söyledi. Filiztekin, bölgesel kalkınmanın çok boyutlu doğası ve doğrusal olmayan yapısı gereği çetrefilli bir sorun olduğunu söyledi.

TÜSİAD, “Türkiye’de Bölgesel Farklar ve Politikalar” başlıklı raporunu, 3 Eylül 2008 Çarşamba günü, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) işbirliği ile düzenlenen bir toplantı ile kamuoyuna sundu. Türkiye’de bölgesel farklılıkların azaltılması için uygulanması gereken bölgesel kalkınma politikaları konusunda öneriler sunan raporun tanıtım toplantısında, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Celal Beysel ve Devlet Planlanma Teşkilatı Müsteşarı Ahmet Tıktık birer konuşma gerçekleştirdi.

AS Haber Ajansı’nın (asha) bildirdiğine göre toplantının ikinci bölümünde raporun yazarı Doç. Dr. Alpay Filiztekin, çalışma hakkında bir sunum yaptı. Bu bölümde ayrıca, raporun değerlendirildiği ve “Türkiye’de Bölgesel Kalkınma Politikaları” konusunun tartışıldığı bir panel gerçekleştirildi.

“Bölgesel kalkınma çetrefilli bir sorundur”

Bölgesel kalkınma kuramları, politika önermeleri, Türkiye’de bölgesel farklar, Türkiye’de ve Avrupa Birliği’nde bölgesel kalkınma politikaları konularını kapsayan “Türkiye’de Bölgesel Farklar ve Politikalar” adlı raporu anlatan Doç. Dr. Filiztekin,  “Bölgesel kalkınma, çok boyutlu doğası ve doğrusal olmayan yapısı nedeni ile oldukça çetrefilli bir sorundur. Bir yanda toplam refahın büyüme hızının artması, etkinliğin arttırılması, diğer yanda bölgeler arasında hakkaniyetin sağlanması gibi, iki ayrı ve zaman zaman birbirleriyle çelişebilen amaca ulaşabilecek bir tasarımın oluşturulmasını gerektirmektedir” dedi. asha’nın haberine göre Doç. Dr. Filiztekin, öncelikle sürdürülebilir iktisadî büyümenin, tek başına bile, nasıl sağlanacağı, çok geniş büyüme yazınına rağmen, hâlâ tartışma konusu olduğunu, bölgelerin farklı üretim yapıları ve dışsallıklar, ülke genelinde büyüme sağlamaya yönelik politikaların, bölgeler arası farklılıkların ve gelir uçurumlarının açılmasına neden olabileceğine işaret etti.

“Sadece iktisadi politikalar yeterli olmaz”

Bölgesel kalkınmada ikinci olarak farklılıkların uygulanacak politikaların seçimini zorlaştırdığını dile getiren Doç. Dr. Filiztekin, “Basit anlamıyla iktisadî eşitliğin ötesine geçilerek, sosyal dışlanma kavramı çerçevesinde oluşturulacak politikalar, sosyal hayatın birçok boyutunu içerecek biçimde kapsam genişlemesini gerektirmektedir. Bu durumda sadece iktisadî politikaların yeterli olamayacağı açıktır” diye konuştu.

Hiçbir politikanın sadece bir bölgeye, bir sektöre özgü olamayacağını makro ya da mikro düzeyde her politik uygulamanın, dışsallıklar nedeni ile tüm ülkeyi etkileyebileceğine işaret eden Doç. Dr. Filiztekin, gelişen teknoloji ve iktisadi uygulamaların mal ve faktör akışkanlığını hızlandırdığı ölçüde bölgesel politikaların etkisinin artacağını, bazen uygulanan politikalardan sonuç alınamaması bu politikaların işe yaramaz olmalarından değil, yeterince güçlü olmamalarından kaynaklandığının düşünülmesi gerektiğini söyledi. asha’nın haberine göre Doç. Dr. Filiztekin, Örneğin, GAP bölgesinde sadece tarımsal alanların sulanmasının etkinleştirilmesi ile elde edilecek olan getirinin, Denizli’deki tekstil sektörüne ucuz ve kaliteli girdi sağlarken, Karadeniz bölgesinde çay üretimine olan talebi arttıracağının öngörülmesi gerekmektedir” dedi.

“AB’den fon alma olayı değil”

Oluşturulan politikaların merkezden ve bilgili kişilerin güdümünde kalması, toplumsal mutabakatın sağlanmamış olması, yerel unsunların politikalara etki ve katkılarının dışlanmasının uygulamada büyük eksiklikler ve aksaklıklar oluşturacağına dikkat çeken Alpay Filiztekin, bölgesel kalkınma projesinin Avrupa Birliği’nden (AB) nasıl kaynak alınır olayına indirgenmemesi gerektiğini kaydetti. Filiztekin, “Sonuçta, Türkiye Avrupa Birliği politika ve müktesebatına uyumlu olmak kadar, AB içerisinde yeni politikaların geliştirilmesine de katkı yapmak sorumluluğu ve yükümlülüğü içerisindedir ve böyle olmaya da kendini hazırlamak durumundadır” ifadelerini kullandı.

asha



Bu haber 510 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,586 µs