Ermenistan-Türkiye maçı öncesi anlamlı mesaj

3 Eylül 2008 09:34 tsi
Ermenistan, 2010 Dünya Kupası Elemeleri'nde cumartesi günü A Milli Takım'ımızı ağırlamaya hazırlanıyor. Siyasî tartışmaların odağında oynanacak tarihî maç öncesi hocalardan anlamlı mesajlar geldi.

Savaşa değil maça gidiyoruz

Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim, Ermenistan maçıyla ilgili siyasî tartışmalara, "Tarihin yükünü sırtımıza alamayız. Bu sadece bir futbol maçı, savaş değil." sözleriyle cevap verdi. İki ülke ilişkilerini sporun birleştirici rolüyle ele alan Terim, "Futbol sayesinde dünyada edindiğim dostları düşünecek olursak olaya başka türlü bakmam mümkün değil." dedi. Grupların belirlendiği toplantıda Ermenistan heyetiyle sıcak ilişkiler kurduklarının da altını çizen Terim, ekledi: "Bu sıcaklığın maça yansıyacağını düşünüyorum."

2010 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri'nde Ermenistan ve Belçika ile karşılaşacak olan (A) Milli Futbol Takımı'nın Teknik Direktörü Fatih Terim, Ermenistan ile savaşa değil, futbol maçına çıkacaklarını söyledi. Terim, Swissotel'de düzenlediği basın toplantısında, 2008 Avrupa Şampiyonası finallerinin hemen ardından bir başka zorlu şampiyonaya başlayacaklarını dile getirerek, "Grup maçlarına cumartesi günü Ermenistan ile başlıyoruz. Bu, iki ülke arasında A kategorisindeki ilk maç. Rakibimizin de bu maça ayrı bir motivasyonla hazırlanacağı bir gerçek. Bu, bizim için sadece bir futbol maçı, savaş değil. Biz futbolu, ulusları birbirine yaklaştıran bir etkinlik olarak kabul ediyoruz. Futbol sayesinde dünyanın dört bir tarafında edindiğimiz dostları da düşünecek olursak, olaya daha farklı bir açıdan bakmam mümkün değil.'' dedi.

Siyasi sorunları, tarihten gelen çekişmeleri düşünerek herhangi bir maça hazırlanılamayacağını kaydeden Terim, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Tarihin yükünü omuzumuzda da taşıyamayız bu maç öncesi. Biz futbolcular çabuk düşünürüz, çabuk uygularız, çabuk oynamayı severiz. Ama tarihin yükünü omuzumuza almaya kalkarsak, bu bizi maalesef yavaşlatır. Yavaşlattığı gibi oyunumuzu da bozar. Gruplar belirlendiği zaman, Ermenistan delegasyonu ile ilişkilerimizin çok iyi olduğunu, en sıcak ilişkilerin bizlerle onların olduğunu söyleyebilirim. Dolayısıyla cumartesi akşamı oynanacak maçta bu sıcaklığın yansıyacağını düşünüyorum." Tecrübeli teknik adam, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yapılan davet ve bazı siyasi partilerin maçla ilgili aldığı kararlarla ilgili bir soru üzerine de şu açıklamayı yaptı: "Bu konularla çok fazla ilgilenmiyoruz. Okuyoruz, dinliyoruz, ne olacağını merak ediyoruz. Ama bizim esas işimizin futbol olduğunu biliyoruz. İki ülke arasındaki ilişkilerin düzelebilmesi için bunun sporun birleştirebileceği ilk adım olarak düşünüyoruz. Cumhurbaşkanı'mızın maça gelmesi, bir siyasi partinin üyelerine yasaklaması bizim dışımızda olan bir şey. Dünyadaki birçok ülkeyi birleştiren spor, futbol, yine güzel tarafını yansıtır, olaylar başka mecraya döner.''

Milli Takım atmosferi başkadır

Sezon başı olmasının Ermenistan maçı öncesi kendilerini biraz olumsuz etkileyeceğini dile getiren tecrübeli teknik adam, "Ama oyuncularımız Milli Takım'a geldiğinde o ay-yıldızın içinde bambaşka çehreye bürünürler. Sezon başı bazı oyuncular için iyi geçmiyor gibi gözükebilir. Ama takımıma inancımı ve güvenimi ifade etmek en doğal hakkımdır. Geçen seneden kulüplerin ve kamuoyunun isteği üzerine liglerin 20 Ağustos'ta başlaması gibi alınmış doğru karar var. Ben, ne kadar maç oynanırsa o kadar hazır olunabilir derim. Ama bu sıcakları görünce federasyonumuzun haklı olduğunu gördüm.'' diye konuştu.

Sakat oyuncuların durumu can sıkıyor

Dünya Kupası Grup Eleme maçlarına cumartesi günü oynayacağı Ermenistan karşılaşmasıyla başlayacak olan Türkiye'de sakat oyuncu sayısının fazla olması teknik heyeti düşündürüyor. Nihat, Hamit, Caner, Emre Güngör ve Sabri sakat olduğu için kadroda yer alamazken Aurelio, Emre Belözoğlu, Gökdeniz, Mehmet Topuz ve Uğur Kavruk'un da çeşitli sağlık sorunları bulunuyor. Doktorlar, bu oyuncuları Ermenistan maçına yetiştirmek için yoğun bir şekilde çalışıyor.

5 oyuncumuz en iyi 100 arasında

UEFA'nın hazırladığı ve geçtiğimiz hafta oynanan UEFA Süper Kupa Finali'nde kamuoyuna tanıtılan 2008-2009 Futbol Yıllığı, Avrupa Ligleri'nde geçen sezona damga vuran en iyi 100 futbolcuyu belirledi. Alfabetik olarak hazırlanan listede A Milli Takım oyuncularımızdan Arda Turan, Hamit Altıntop, Nihat Kahveci, Semih Şentürk ve Volkan Demirel yer aldı.

Spor sahalarında, siyasî hesaplaşmanın yeri yok

2010 Dünya Kupası elemeleri başlıyor. Türkiye, ilk maçını Erivan'da oynayacak. İki ülke arasındaki diplomatik durum, maçı tartışmaların odağına getirirken, Ermenistan Milli Takımı'nın Danimarkalı hocası Jan Poulsen, Zaman'a önemli değerlendirmelerde bulundu. "Spor sahaları siyasî hesaplaşma yeri değil." uyarısıyla söze başlayan Poulsen, Türkiye'nin gücünü bildiklerini ancak kolay teslim olmayacaklarını vurguladı. "Kazanmak için savaşacağız." diyen teknik adam, federasyondan telkin gelmediğinin altını çizdi: "Türkiye maçına farklı bir anlam yüklenmesini isteseler kabul etmezdim."

 

A Milli Takım'ımızın 2010 Dünya Kupası yolculuğu, Ermenistan maçıyla başlıyor. Türkiye'nin, dünya futbolunun 'küçük ülkeleri'nden Ermenistan'la 6 Eylül'de oynayacağı karşılaşma, diplomatik durumdan dolayı olağanüstü bir anlam taşıyor. Çünkü Ermenistan'ın, Azerbaycan topraklarını işgal etmesi ve 'sözde soykırım' iddiaları, iki ülke arasında kurulmak istenen iyi ilişkilere engel oluyor. Her kesimden dostluk mesajlarının verildiği 5. Grup'taki tarihî maç için Ermenistan'ın Teknik Direktörü Jan Poulsen'in fikirleri de aynı doğrultuda. Uzun uğraşlar sonucu telefonda Zaman'ın sorularını cevaplayan Danimarkalı hocaya göre; spor sahaları siyasî hesaplaşmaların yeri değil. "Kolay teslim olmayacağız." diyen Poulsen, sokakta dolaşan futbola ilgili bir Ermeni'nin Türkiye futbolunu çok yakından takip ettiğini ve dört büyük takımla ilgili detaylı bilgiler dahi verebileceğini söylüyor.

Sözlerine, "Grupların en şanssız küçük ülkesi biziz." diyerek başlayan Jan Poulsen, Türkiye ve İspanya'nın gücüne vurgu yapıyor: "Grubunuzdaki takımlardan biri Avrupa şampiyonu, diğeri Avrupa üçüncüsü oluyor. Diğer gruplardaki küçük takımlar bize göre daha avantajlı." Ermenistan ve Estonya'nın ilk ikiye oynamaktan çok uzak olduğuna dikkat çeken Poulsen, "Belçika eski gücünde değil. Ancak ümit milli takımlarında genç yetenekler var. Gelecekte güçlü bir Belçika yolda. Bosna-Hersek ise federasyondaki huzursuzluklara çözüm bulmadığı için yıldızları küstürerek güç kaybetti." ifadelerini kullanıyor. "Spor ve siyaseti birbirinden ayrı tutmak lazım." diyen Poulsen, şöyle devam ediyor: "Spor sahaları, siyasi hesaplaşmanın yapıldığı veya zaferlerin kazanıldığı yerler değil. Türkiye maçı bizim için çok önemli. Bu önem rakibin adı ve siyasi durumundan değil, 2010 Dünya Kupası elemelerine iyi bir başlangıç yapmak istememizden kaynaklanıyor." Poulsen'e federasyon kanadından bir telkin gelip gelmediğini sorduğumuzda, "Kesinlikle hayır. Başkan bizden her maçı almamızı istiyor. Zaten bu maça farklı bir anlam yüklenmesini isteseler kesinlikle kabul etmem. Türkiye'nin gücünü biliyoruz. Sahaya teslim olmak için çıkmayacağız. Bütün gücümüzle kazanmak için savaşacağız." değerlendirmesinde bulunuyor. Tecrübeli çalıştırıcı, her ne kadar Türkiye maçına siyasal bir anlam yüklemese de, mücadele günü statta 55 bin kişinin olacağını, ümit milli maçını bile 12 bin kişinin seyrettiğini ifade ediyor. Türkiye-Şili maçını izlemek için geldiği ülkemizde mükemmel ağırlandığını belirten Poulsen, Türk misafirperverliğine hayranlığını dile getiriyor: "Beni en iyi şekilde ağırlayan Federasyon yetkililerine çok teşekkür ediyorum. Türklerin misafirperverliğini yakından gördüm. İstanbul'a ise hayran oldum."

Bütün Ermeniler, Türk futbolunu çok yakından takip ediyor

Türkiye'nin, Euro 2008'deki performansını da yakından takip eden Poulsen, A Milli Takım'ımızın Çekleri 3-2 mağlup ettiği karşılaşma için "Hayatımda böyle maç görmedim. Futboldan zevk alan herkes bu maçı yıllarca unutmayacaktır. Bir takımın 15 dakikada maçı çevirdiğine şahit olmak unutulacak bir durum değil." yorumunda bulunuyor. Nihat Kahveci ile Hamit Altıntop'un yokluğunun kendileri için avantaj olmadığının altını çizen Poulsen, kadromuzu tek tek analiz ediyor: "Volkan iyi bir kaleci. Aurelio dalgakıran, Emre takımın beyni. Tuncay yetenekli bir oyuncu. Premier Lig'de oynaması zaten kalitesini gösteriyor. Hızı ve zekasıyla rakibi yıpratıyor. Arda, Euro 2008'de büyük takımların listesine girmiş genç bir yetenek. Yakın bir zamanda Avrupa'ya da gidecektir. Oyunu okuması harika olduğu gibi, çalımlarına engel olacak çok az futbolcu var." Ermenistan'da, Türk futbolunun çok yakından takip edildiğine işaret eden deneyimli teknik adam, "Sokağa çıkıp futbolla ilgilenen insanlara sorsanız, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş ile Trabzonspor hakkında detaylı bilgi alırsınız." diyor. Ermenistan ile Türkiye ligi arasında kalite açısından kıyas kabul edilmeyecek kadar fark bulunduğunu anlatan Poulsen, sözlerini şöyle tamamlıyor: "Ermenistan ligi sadece 8 takımdan oluşuyor. Ermeni futbolunun adından söz ettirmesi için en az 4-5 yıla ihtiyacı var."

Ermenistan'dan vize kolaylığı

2010 Dünya Kupası grup elemelerinde cumartesi günü A Milli Takım'ımızı ağırlamaya hazırlanan Ermenistan, maça yaklaşık 5 bin Türk taraftar bekliyor. Türkiye Futbol Federasyonu ile sürekli işbirliği içerisinde olduklarını belirten Ermenistan Futbol Federasyonu Asbaşkanı Armen Minasyan, Türk taraftarlara vize uygulanmayacağını kaydetti. 50 Euro'luk vize bedelinden feragat edeceklerini ifade eden Minasyan, Türkler için Erivan'daki Hrazdan Stadı'nda 3 farklı yer ayrılacağını bildirdi. Asbaşkan, şu an için hiçbir olumsuzluğun bulunmadığını, maç öncesi ve sonrasında da barışın hakim olacağına inandığını söyledi.

Danimarka ile Euro 92'de kupayı aldı

1946 doğumlu Jan Poulsen, Store Heddinge ve Rönne takımlarında oynadıktan sonra 1969'da BK Frem'e transfer olarak profesyonel kariyerine 'merhaba' dedi. Birinci Lig'de hiç oynamadan futbol yaşantısını noktalayan Poulsen, 2. ligde gol krallığı sevinci yaşadı. Teknik adamlık kariyerine 1976'da ilk kulübü Store Heddinge'de başlayan Poulsen, 1990'da Danimarka Milli Takımı'nda yardımcı antrenörlüğe getirildi. Danimarka ile Euro 1992'de kupaya uzanan Poulsen, 1992-99 arası Danimarka Ümit Milli Takımı'nda görev yaptı. Singapur ve Ürdün Ümit Milli Takımı'nı çalıştıran Poulsen, 2008'de Ermenistan'ın başına geçti.

zaman

Bu haber 528 defa okundu.