En Sıcak Konular

Eee, hani çatlıyordunuz?

21 Temmuz 2008 13:27 tsi
Eee, hani çatlıyordunuz? DTP'nin son kongresinden ‘birlik’ çıkmış görünse de, delege oyları ‘firesiz’ Ahmet Türk gözükse de gerçek şu; ayrışma sürüyor. Peki dedikoduları çoktan aşıp, ‘güvercin-şahin’ kırılması gözle görülür hale gelen DTP yara

“Demokratik Toplum Partisi’nin dün Ankara’da gerçekleştirilen 2. Olağan Kongresi’nde, ‘Kürt sorununa Meclis’te çözümü’ savunan ‘Güvercinler’ kanadının temsilcisi Ahmet Türk, 8 ay önce bıraktığı genel başkanlık için tek aday olarak seçimde yeniden seçildi.”

Bugün gazeteler DTP’nin son kongresi ile ilgili haberi böyle verdi. Oysa yaklaşık bir yıldır DTP’de ciddi kırılmalar ve çekişmeler yaşanıyor. Öyle ki bu ayrışma, Ankara’da sık sık rastlanan parti içi tartışmaların çok ötesinde, elle tutulur gözle görülür hale gelmişti.

Partinin TBMM Grubu tamamen farklı görüntüler vermeye başlamış, Ahmet Türk Genel Başkanlık’tan ayrılmış, milletvekilleri grup toplantısını bile topyekün yapamaz hale gelmiş, millitvekilleri isim isim ayrışmış, söylem ve eylemler birbirinden kopmuştu.

Yine medyanın tanımı ile bu kırılma, parti içinde yeralan “güvercinler” ve “şahinler” isimleriyle tanımlanıyordu.

Mardin Milletvekili Emine Ayna, şahinler grubu adına sanki Türk’ü yönetimden tasfiye etmiş, partinin yönetimini ele geçirmiş gibiydi. Ama sonra “dün” oldu. DTP’nin Kongresi’nde Ahmet Türk 571 geçerli oyun “tamamını” alarak Genel Başkan seçildi.

Böylece Türk 8 ay önce bıraktığı görevine geri dönerken-o zaman sağlık nedenlerini gerekçe göstermişti-Emine Ayna ise-buraya dikkat-yine 571 tam oy alarak Eşbaşkan seçildi.

Peki bu olanlar ne anlama geliyor? Ahmet Türk’ün söylemine yansıyan bazı noktaları belirtmekte fayda var. Çünkü DTP içinde bir “uzlaşı” varsa ipuçları biraz da burada gizli.

Türk, bildik güvercin konuşmalarından birini yaptı yine ama bazı dikkat çekici farklılıklar göze battı. Türk yine; “Silahı bir hak arama aracı olmaktan çıkartmak gerekiyor. Kürtler, kimliğinin tanınmasını, anayasal bir güvence altına alınmasını istiyor. Ana dillerini kamusal alanda, eğitimde kullanmak istiyor. Yerel yönetimi geliştirecek olan demokratik özerklik modelini istiyor. Gelin açıkça söylüyoruz, barış için hazırız” sözlerini tekrarladı.

Ama bir süredir sık zikretmediği göndermeleri de yaptı; “İmralı’dan bu konuda yapılan çağrılar var. Sayın Öcalan, farklı kimlikler, farklı kültürler anayasal güvence altına alınsın, silahlar bir ayda bırakılır, diyor. Bu son derece önemli ve tarihi bir çağrıdır. Uzatılan bu barış eline, ağırlaştırılan tecrit politikalarıyla karşılık verilmesi tam bir provokasyondur.”

DTP’de “Şahinler” olarak sınıflandırılan grubun terör örgütü PKK ve teröristbaşı Öcalan’ın söylemlerine yakınlığına karşın, “Güvercinler” olarak tasnif edilen bölümün ise, “bunlara uzak düşmemekle” birlikte “zikretmediği” bir sürecin sonunda yaşanan Kongre’de, Türk’ün konuşmalarından öte terör örgütü ve Öcalan’a yönelik sözsel ve görsel ifadelerin yoğun yer bulması da “mutabakata” ipucu sayılabilir mi?

Türk’ün Öcalan’a “sayın” diye hitap etmesi, Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan ile Baydemir’in samimiyeti, yine Öcalan’ın kardeşi Fatma Öcalan ile Murat Karayılan’ın kardeşi Hazal Karayılan’ın protokol sırasında yan yana oturmaları görsel işaretler.

Keza, Öcalan sloganları ve terör örgütü bayrağı açılmasına hiçbir müdahalede bulunulmaması, sık sık "Sayın Öcalan", "Biji Serok Apo", "Gençlik Apo’nun fedaisidir" sloganlarının atılması, ne Türk’ün ne de parti yönetiminin bunlara müdahil olmaması da aynı siyasi göndermelerin, seziliyor ki aslında bir tür uzlaşmanın işareti.

Daha matematiksel ifadeler de yorumlanabilir! Seçimde 587 delege oy kullandı, 13’ü geçersiz sayıldı ve hem Türk hem de Ayna aynı oy rakamına (571) ulaştı. Ancak DTP’nin delege sayısı 587 değil. 916!



Bu haber 697 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,004 µs