En Sıcak Konular
Türkiye'deki 200 bin kuyuda arsenik alarmı
21 Temmuz 2008 09:51 tsiİzmir'in içme suyunda sınır değerleri aşan arsenikle ilgili tartışmalar sürerken, Türkiye'de yeraltı sularının arsenik haritasının olmadığı ortaya çıktı.
Birleşmiş Milletler'in, Türkiye'yi arsenik konsantrasyonu yüksek ülkeler arasında göstermesine rağmen, yeraltı sularının arsenik haritasının olmaması eksiklik olarak görülüyor. Küresel ısınma sonucunda azalan kuyu sularındaki arsenik miktarının arttığına dikkat çekilirken konu TBMM'nin gündemine de geldi. Meclis Küresel Isınma Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "İçme Suyunda Arsenik Miktarı ve Sağlık Üzerine Etkisi" adlı rapor hazırladı. Önemli tespitlerin yer aldığı rapora göre, resmî rakamlar Türkiye'de 200 bin kuyu, 13,85 milyar metreküp yeraltı su rezervi bulunduğunu gösteriyor. Ancak kuyularda sayaç olmadığı için yeraltı suyu miktarı bilinmiyor.
Arseniğin çevreye başlıca yayılma ve taşınma yolu ise su aracılığıyla oluyor. Raporda, küresel ısınma ile birlikte son zamanlarda suya olan talebin arttığına, su seviyesi düştüğü için de yeraltı sularının daha derinden çekilebildiğine dikkat çekiliyor. "Böylece, toprakta ve kayalarda bulunan arsenik bileşikleri daha hızlı yeraltı sularına geçmektedir." tespiti yapılırken şu ifadelere yer veriliyor: "Riskli ülkeler sınıfında bulunan Türkiye'de kuyu suları mutlaka izlenmeli. Özellikle tüm kuyu sularında arsenik konsantrasyonu ölçülmeli. ABD'de yapıldığı gibi ülkemizde de yeraltı sularında arsenik miktarı haritası çıkarılmalı. Bu çalışma, ülkemizde kuyu sularından sorumlu DSİ tarafından yapılmalıdır." Raporda, arsenik miktarının sınır değerleri aşması durumunda arıtma yoluna gidilmesi de teklif ediliyor. Bu çerçevede İzmir, Eşme, Emet, Manisa ve Salihli'de içme sularının mutlaka arıtılması gerektiğine vurgu yapılıyor. Arseniğin insan sağlığına etkisinin alınan doza ve süreye göre değiştiği ise raporda şöyle ifade ediliyor: "Sınır değerlerinin üzerinde arsenik içeren içme suyu uzun süreli kullanıldığında deri, akciğer, mesane ve böbrek kanserine sebep olmaktadır. Kanser, geç gerçekleşen bir olaydır. Gerçekleşmesi yaklaşık olarak 10 yıl gibi bir süre almaktadır."
zaman
Bu haber 589 defa okundu.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle