İmitasyon din | " /> İmitasyon din | "/>

En Sıcak Konular

İmitasyon din

16 Temmuz 2008 14:27 tsi
İmitasyon din Bilhassa son günlerde dünyadaki semavi dinlerin anlaşılması ve kurumsallaşması noktasında yeni kırılmalar cereyan ediyor. Hepsi birden “Reiki tadında” dinler haline getiriliyorlar... Evet bu durum İslam için de geçerli. Neden mi? Salim Öğüt iy

Son dönem ilahiyatçılarının en önemli görevi, dînî düşünceyi ve ona bağlı olarak dînî inancı ve dînî hayatı ehlileştirmektir. Bu gayretin içinde olanlara göre mevcut din anlayışı biraz “vahşi”, biraz “yabânî”dir.

 

Bazılarına göre ise dini “medenileştirmek/şehirlileştirmek/kentlileştirmek” gerekmektedir. Bu düşünceyi savunanlara göre ise bugünkü din anlayışımız biraz “bedevî”, yani “köylü” durmaktadır.

Hemen belirtelim; ilahiyatçı akademisyenler içinde din konusunda bu türden fikirler serdedenler modern hayata adapte olmuşlardır. Dine yaklaşım konusunda klasik kalanlarsa, dini anlarken, yorumlarken ve naklederken, dinin asıl kaynaklarına bağlı kalmayı, bu kaynakların vaz ettiği ilkeleri (hudûdullah) korumayı ve gözetmeyi önemli bir prensip olarak görmüşler, bu itibarla “Kitap” ve “Sünnet”i temel referans saymışlardır. Bu duruşu benimseyenler, “ezmanın teğayyürü ile ahkâmın teğayyürü inkâr olunamaz” yani devirlerin değişmesiyle hükümlerin de değişeceği hakikati inkâr edilemez, kaidesini de göz ardı etmemişlerdir. Bu konuda esasa ilişkin bir itirazları yoktur. Ne var ki “teğayyür/değişim” kavramının sınırları ile ilgili olarak rezervleri vardır. Yani söz konusu değişimin hangi kurallar çerçevesinde ve hangi sınırlar içerisinde mümkün olduğu, dolayısıyla hangi durumlarda mümkün olmadığı husûsunda, modernistlerden farklı görüş, düşünce ve kanaatlere sahiptirler.

Modern ilahiyatçılara gelince… Bunlar, modern hayatı ve bu hayatın getirip dayattığı “yaşam biçimi”ni merkeze koymakta, yani “asıl” kabul etmekte, “veri” olarak almakta, dînî değerleri ise onlarla uyumlu hâle getirmeye çalışmaktalar. Dolayısıyla modern hayat uyum sağlayamayan dînî inanış ve yaşayış biçimleri, ya uyumlu hâle getirilmekte ya da reddedilmektedir. Bu durumda esas veri “modernite” olmakta, “dînî naslar” olmamaktadır.

Bu, gerçekten “yeni bir durum”dur. Tarih boyunca insanlar, inanmak ve inanmamak hususunda farklı pozisyonlar almışlardır. Ancak, ilk defa bu çağda, yani modern zamanda, bir grup insan “din” karşısında bilinmedik ve denenmedik bir yöntem geliştirmeye çalışmaktadır. Doğrusu sahip oldukları baskı unsurlarını akıllıca kullanarak bu konuda nispî/görece bir başarı elde ettikleri de söylenebilir.

Kısaca, vahiy ile yani kitap ve sünnet ile sabit olan din, kimine göre “geri”, kimine göre “zor”, kimine göre ulaşılamayacak kadar “yüksek” bulunduğu için uzak durulmuş, ama ona olan ilgi de bitmemiştir. Modern insan, hem modern kalmak hem de din ile ilgili görünmek istemektedir. Nitekim onun da bir çaresi bulunmuş ve “imitasyon pırlanta”yı piyasaya sürerek bir talebe cevap veren çevrelerin benzerleri ilahiyat camiasında da boy göstermiş ve “imitasyon din” icad ederek piyasaya sürmekte hiçbir beis görmemişlerdir. Bu sayede, her şeye sahip oldukları halde, bazı çevrelerce “din dışı” kalmakla suçlandıkları için melûl ve mahzun kimseler teselli edilmiş, aslında hiç de suçlandıkları gibi olmadıkları fiilen ispat edilmiştir.

 Dînî inanış ve yaşayışı modern hayata intibak ettirme çabalarının, benim zihin dünyamdaki yansıması bundan ibarettir. Modern ilahiyatçı, bilerek veya bilmeyerek, bu “imitasyonculuk” işinde “gönüllü” olmuştur.

www.iyibilgi.com Salim Öğüt



Bu haber 1,245 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,060 µs