İki kilit tanık: İsmet ve Dilovası | " /> İki kilit tanık: İsmet ve Dilovası | "/>

En Sıcak Konular

İki kilit tanık: İsmet ve Dilovası

15 Temmuz 2008 08:33 tsi
İki kilit tanık: İsmet ve Dilovası Ergenekon örgütünün yapılanmasını deşifre eden Dilovası ve İsmet kod isimli iki tanık devletin koruması altında bulunuyor.

13 ay süren Ergenekon soruşturmasında çeteyi, kilit öneme sahip 'gizli' tanıkların ifadesi çökertti. Dilovası ve İsmet kod isimli tanıklar birçok siyasi suikast ve kanlı olayı aydınlığa kavuşturdu

Erenekon soruşturmasının ilk etabını tamamlayan savcıların dün mahkemeye sunduğu 2455 sayfalık iddianame, Türkiye'nin son dönemde karanlıkta kalmış birçok önemli siyasal cinayeti ile kanlı toplumsal olaylara da ışık tutacak iddialar içeriyor.

23 kişinin ölümüyle sonuçlanan kanlı Gazi olaylarından Hamlemitoğlu suikastına, bir dönem Türkiye dünya gündemini meşgul eden cezaevlerindeki ölüm oruçlarına ve Ölüm Üçgeni olarak adlandırılan Sapanca Hendek Düzce çevresindeki infazlara kadar çok önemli konulara değiniliyor.

ÇETE, TERÖR ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİDE

İddianamade ayrıca Hizbullah, TİT ve DHKP/C gibi kanlı eylemlere imza atan yasadışı terör örgütlerininin Ergenekon bağlantılarına da dikkat çekiliyor. Buna göre örgüt mensupları, Ergenekon örgütü tarafından taşeron olarak kullanıldı. Türk İntikam Tugayı'nın anlatıldığı iddianamede diğer eylemlere de yer verildi.

Soruşturma kapsamında ifadesi alınan en az 17 gizli tanık bulunuyor. Bunlardan özellikle 'İsmet' ve 'Dilovası' kod adı verilen iki tanığın anlattıkları Türkiye'yi sarsacak türden iddiaları da beraberinde getirdi. 'Dilovası' kod adıyla anılan gizli tanığa bu ismin, Gebze'deki olaylarla ilgili çok önemli bilgiler aktarması nedeniyle verildiği ifade edildi. 'Tanık Dilovası, Veli Küçük'ün bir dönem çalıştığı Kocaeli bölgesindeki faaliyetleriyle ilgili bilgiler verdi.

PERİNÇEK VE KÜÇÜK YÖNETİCİ

İddianamede, İşçi Partisi Başkanı Doğu Perinçek ile Veli Küçük dışında başka yöneticiler olduğu da öğrenildi. Kod adı verilen gizli tanıklardan " Tanık Dilovası" ve "Tanık İsmet"'in ifadelerinin Türkiye'yi sarsacak nitelikte olduğu öne sürüldü.

Soruşturma çerçevesinde açıklamalarıyla yankı uyandıran eski gazeteci Tuncay Güney'in Ergenekon dosyasında zanlı olarak yer aldığı öğrenildi.

Tanık olarak ifade vermek üzere hazır olduğunu defalarca açıklayan Güney hakkında, sığınma talebinde bulunmaması için 'yakalama kararı'nın çıkarılmadığı öğrenildi.

İDDİANAMEDE YER ALAN BAZI ÖNEMLİ BAŞLIKLAR

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde yaptığı basın açıklamasında, ''Ergenekon Soruşturması''na ilişkin soruşturmanın önemli bir bölümünün tamamlandığını ve iddianamenin hazırlanarak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiğini belirtti.

13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen iddianamenin satır aralarından bazı ara başlıklar şu şekilde:

TİT, İBDA/C VE HİZBULLAH ANLATILIYOR

Türk İntikam Tugayı'nın anlatıldığı iddianamede, İBDA/C ve Hizbullah'ın eylemlerine de yer verildi. İddianamenin bazı yerlerinde ise Necip Hablemitoğlu cinayetine değinildiği belirtildi. Ayrıca, bugüne kadar bilinmeyen ve açıklanmayan bir çok olaya ilişkin bilgilere de iddianamede yer verildi.

ÇETE LİDERLERİNİ KULLANIYORLAR

Çete lideri olmak suçundan tutuklu olan Alaattin Çakıcı'nın tanık olarak yer aldığı iddianamede, soruşturma sürecinde ifadeleri alınan çete liderlerinin Ergenekon örgütü tarafından kullanıldığı tespitine yer verildiği de kaydedildi.

ÖRGÜT DEPARTMANLARDAN OLUŞUYOR

İddianamede örgüt şeması, telefon irtibat şeması ve bir krokiye yer verildiği ifade edildi. Örgütün hücre yapılanması şeklinde örgütlendiği örgütün medya, mafya, istihbarat gibi farklı yaklaşık 20 departmandan oluşup her departmanın başında bir başkan ve bir yardımcının bulunduğu iddianamede yer aldı.

KEMALİZMİ ARKALARINA ALIYORLAR

İddianamede örgütün Kemalist ve Atatürkçü ideolojinin arkasına saklanarak, bu ideolojilerden farklı hareketler yaptıkları tespitine de yer verildiği kaydedildi. İddianamede Kuvayi Milliye Derneği'nin de detaylı bir şekilde anlatıldığı ifade edildi.

BEHİÇ AŞÇI'YI ÖLÜM ORUCUNDAN KÜÇÜK VAZGEÇİRDİ

Soruşturma sürecinde bir kişinin ifadesinde ölüm oruçlarının Veli Küçük'le ilgili olduğu, şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarında ele geçirilen belgelerde derin devlet olduklarına yer verildiği de tespit edildi. Öte yandan iddianamede ölüm orucuna başlayan Avukat Behiç Aşçı'yı bu kararından Veli Küçük'ün vazgeçirdiği de belirtildi.

TARİKATVARİ ÖRGÜT

Elde edilen bazı belgelerde örgütün bir tarikatvari olup 600 yıllık geçmişe dayandığı ve tarikatın isminin Agarta yani Ergenekon olduğu ifade edildi. Ayrıca devam eden soruşturmada birçok olay üzerinde çalışma yapıldığı ve şu ana kadar yapılan tespitlerde olayların Gazi olaylarına kadar uzandığı ve bunun somutlaştırılmaya çalışıldığı kaydedildi. Örgütün finansörlerinin bir kısmının tutuklandığı bir kısmının da hala yakalanamadığı öğrenildi. Bazı şüphelilerin bilgisayarlarında çıkan belgelerin darbe günlüğü ile aynı olup bazı yerlerinde farklı bilgiler olduğu da tespit edildi.

HER SANIĞA FOTOĞRAFLI DOSYA

Her sanığın emniyet veya cezaevinde çekilmiş son halini yansıtan fotoğraflarının kendilerine ait dosyaların üzerine konulduğu ifade edildi. Böylece dava sürecinde yoğun olan evrakların içinde kişilerin dosyaları ayırt edilebileceği belirtildi.

GENELKURMAY'IN HER ŞEYDEN HABERİ VAR

Soruşturma süresi boyunca bütün Genelkurmay Başkanlığı ile yazışma halinde bulunularak gerek görevde gerekse emekli olan askerlere ilişkin bilgilendirmenin yapıldığı öğrenildi. Genelkurmay'ın da bu yazışmalara cevaplarda bulunduğu öğrenildi. Verilen bu bilgilendirmeler sonucunda askeri mahkemede Fikret Emek hakkında "gizli evrakları ele geçirmek ve askeri malzemeleri gizlemek", Oktay Yıldırım hakkında "askeri malzemeleri zimmete geçirmek" suçlarından dava açıldığı ifade edildi. Yıldırım ve Emek hakkındaki iddianamelerin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na bilgilendirme amacıyla gönderildiği belirtildi.

Soruşturma süresi boyunca bütün Genelkurmay Başkanlığı ile yazışma halinde bulunularak gerek görevde gerekse emekli olan askerlere ilişkin bilgilendirmenin yapıldığı öğrenildi. Genelkurmay'ın da bu yazışmalara cevaplarda bulunduğu öğrenildi. Verilen bu bilgilendirmeler sonucunda askeri mahkemede Fikret Emek hakkında "gizli evrakları ele geçirmek ve askeri malzemeleri gizlemek", Oktay Yıldırım hakkında "askeri malzemeleri zimmete geçirmek" suçlarından dava açıldığı ifade edildi. Yıldırım ve Emek hakkındaki iddianamelerin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na bilgilendirme amacıyla gönderildiği belirtildi.

SAVCI TEHDİT EDİLMİŞ

Öte yandan soruşturma savcısı Zekeriya Öz'ün bir hafta önce tehdit aldığı ortaya çıktı. Bir hafta önce emekli bir cezaevi müdürünün, Veli Küçük'ün arkadaşı olduğunu belirterek Öz'e tehdit mektubu gönderdiği, ardından aynı içerikli telgraflar çektiği ortaya çıktı. Bu kişi hakkında soruşturma başlatıldı.

TUNCAY GÜNEY ZANLI

Soruşturmada ismi tartışma konusu olan ve yurt dışında bulunduğu iddia edilen Tuncay Güney hakkında sığınma talebinde bulunmaması için yakalama kararı çıkarılmadığı belirtildi. Güney'in ifadesinin alınabilmesi için Türkiye'ye getirilmeye çalışıldığı öğrenildi. Güney'in Kanada'dan gelmek için savcılardan tutuklanmaması için garanti istediği, ancak bu isteğe sıcak bakmadığı öne sürüldü.

Ergenekon soruşturmasının Güney'in ifadeleri olmadan yapıldığı ve ardından Güney'in ifadeleri incelendikten sonra soruşturma kapsamında ele geçirilen belgeler ve ifadelerle Güney'in ifadelerinin örtüştüğü ortaya çıktı.

GİZLİ TANIKLAR

Bugün açıklanan iddianamede çok sayıda gizli tanığın ifadelerinin yer aldığı öğrenildi. Bu tanıklardan bazılarına numara bazılarına da isim takıldığı kaydedildi.

İki gizli tanığa "Tanık İsmet" ve "Tanık Dilovası" kod adı verildi. Bu tanıkların ifadelerinin Türkiye'yi sarsacak bilgiler içerdiği ileri sürüldü. "Dilovası" kodlu tanığa bu ismin Gebze'deki olaylarla ilgili aktardığı bilgiler nedeniyle verildiği belirtildi. Tanık Dilovası'nın Veli Küçük'ün bir dönem çalıştığı Kocaeli bölgesindeki faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdiği ileri sürülüyor.

BELGELER VE GÜNEY'İN İFADELERİ ÖRTÜŞÜYOR

Ergenekon soruşturmasının temeli olduğu belirtilen Tuncay Güney'in ifadeleri olmadan soruşturmanın yapıldığı ancak Güney'in ifadeleri incelendikten sonra soruşturma kapsamında ele geçirilen belgeler ve ifadelerle Güney'in ifadelerinin birebir örtüştüğü ortaya çıktı.

SAÇAN'IN NOTLARI KÜÇÜK'TEN ÇIKTI

Soruşturma çerçevesinde, Tuncay Güney'in evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde yer alan "Ergenekon "yapılanmasına ilişkin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in araştırılması  yönünde talimat verdiği, Adil Serdar Saçan'ın sürdürdüğü soruşturmanın, 1 yıl sonra savcılık tarafından delil yetersizliğinden takipsizlikle sonuçlandığı belirtildi.


Ayrıca Saçan'ın, Aykut Cengiz Engin'e gönderdiği "çok gizli" ibareleri belgelerin soruşturma kapsamında tutuklanan Behiç Gürcihan'ın evinde bulunması da dikkat çekti.

ERSÖZ OPERASYON GÜNÜ KAÇTI

Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün 1 Temmuz'da yapılan operasyon günü Türkiye'den kaçtığı iddia edilirken eski AKP Milletvekili Turan Çömez'in ise 20 gün önce yurtdışına çıktığı ve ikisi hakkında da arama kararı olduğu belirtildi. Operasyondan kısa süre önce yurt dışına çıkan iki zanlıya operasyonu yapan devlet görevlileri içinden bilgi sızdırıldığı da belirtildi.

SEDAT PEKER DE SANIK

Sedat Peker'in de iddianamede sanık olarak yer aldığı öğrenildi. Ergenekon terör örgütünün yöneticisi olduğu iddia edilen emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün, Peker'den avukat giderleri için havuz oluşturmasını istediği öne sürüldü.

KÜÇÜK NEDEN KANDIRA'DA?

Öte yandan Kandıra F Tipi Cezaevi tutuklu olan Küçük'ün bunu kendisinin talep ettiği, bunun nedeninin de daha önce o bölgede çalışıyor olmasına bağlanıyor. Soruşturma çerçevesinde Küçük'ün evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde, Küçük'ün o bölgede 100-150 kişiye iş bulduğunun  anlaşıldığı öne sürülüyor.

KISACA SUÇLAMALAR:

Silahlı terör örgütü kurmak,

Hükümeti devirmek,

Hükümeti görev yapamaz hale getirmek,

Terör örgütü kurmak ve yönetmek,

Silahlı terör örgütüne üye olmak,

Silahlı terör örgütüne yardım etmek,

Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmak veya görev yapmasını engellemeye teşebbüs,

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne karşı halkı isyana tahrik,

Patlayıcı madde bulundurmak atmak ve bu suçlara azmettirmek,

Danıştay saldırısına ve Cumhuriyet Gazetesi'ne patlayıcı madde atmak suçlarına azmettirmek,

Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etmek, kişisel verileri kaydetmek, askeri itaatsizliğe teşvik, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik vb. suçlarından kamu davası açıldı.
 

ajanslar



Bu haber 1,147 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,266 µs