Obama’dan kaç Bush çıkar?

8 Temmuz 2008 15:28 tsi
Minimum 1. O da yeter. Anlaşılıyor ki, ABD Başkanlık seçimleri öncesi gizli servis brifingleri başlamış. Diğer ülkelerden farklı olarak ABD’de, lider adayları göreve gelmeden önce ‘milli güvenlik’ dersleri alır. Seçim kampanyasında kendi

Milli Güvenlik dersleri kadar son bindiği uçağın “zorunlu iniş” yapmış olması Barack Obama’nın siyasi kişiliği üzerinde ne denli etkilidir bilinmez ama, beklendiği gibi Obama dönüşüyor.

Obama içinde bulunduğu uçağın “yere göre açısı”nı belirleyen mekanizmada arıza olduğu için zorunlu iniş yaptı. Bu açı önemlidir. Pilotlar, tıpkı politikada olduğu gibi “uçarken yere nasıl inileceğini” bu aygıttan görürler.

Yoksa, çakılırsınız. Tıpkı politikadaki gibi. Obama Demokrat Parti tarafından Başkan adayı olarak seçilmeyi garantiledikten sonra kimine göre ilginç kimine göre de son derece normal bir değişimden geçiyor.

Bunu en iyi anlatan örnekler seri biçimde ardı sıra dizilmeye başlamış durumda. Henüz taze, “Irak politikasını refine etme” sözü bunlardan sonuncusu.

Demokrat politikacı Irak politikasını ''rafine edeceği'' yönündeki sözlerinin, bu ülkedeki savaşı kısa sürede sona erdirme yönündeki kararlılığından vazgeçtiği anlamına gelmediğini söyledi.

Oysa başkan seçildiği takdirde ABD ordusunu 16 ay içinde Irak'tan çekme sözünü vermişti. Rafine etmekle sona erdirmek arasındaki fark ABD politikasında şu günlerde hayli tartışılıyor.

Ama bu çok basit bir örnek ve aleni olduğu için herkes tarafından fark edildi. Tersine, daha basit ama örtülü görünen duruşları daha önemli.

Örneğin göreve geldikten sonra şu an Savunma Bakanı olarak görev yapar Robert Gates’i ellemeyeceğini söyledi. Obama’nın muhakkak bir izahı vardır kendi kafasında ama ne ABD’de ne de dünya ülkeleri içinde, “neo-con” olarak bilinen bir ismin yerinde kalmasını anlayacak pek az kişi olmalı.

Keza, rakibi McCain’e hayli sert çıkan ve askeri geçmişini eleştiri konusu yapan yakın bir danışmanını da kamuoyu önünde hırpaladı Obama. Bu tutum yaşanacak seçimlerde kendisine yönelik “bel altı” vuruşların önünü kesmek politikası da olabilir elbette.

Ama başka ipuçları da var.  Bush yönetiminin başlattığı gizli telefon dinlemelere de karşı çıkıyordu Obama. Bugün ise uygulamada yer alan telefon şirketlerine yargı muafiyeti sağlayacak yasaya ses etmeyeceğini söylüyor.

Barack Obama’ya neredeyse tutucu ölçüde bağlı olan seçmen kitlesinin bu dönüşüme de ses çıkarmayacağı varsayılabilir. Ama halkın silah bulundurmasına yönelik sınırlamaları desteklemek nasıl izah edilicek o meçhul.

Çünkü Obama silah serbestisinden yana da açıklama yapmış bulunuyor. Tekrarda fayda var. Bu dramatik dönüşlerin büyük kısmı seçim süreci ile ilgili. Cumhuriyetçiler’in hakim olduğu (Bush’un seçildiği dönemde) bazı eyaletlerde şimdi McCain ve Obama başabaş görünüyor.

Obama da “açı”sını biraz buna göre ayarlıyor. Ancak Irak ve Gates gibi konular aslında her iki tarafın seçmen kitlesi tarafından da tam anlaşılmıyor.

Washington Post Gazetesi’nin tanınmış yazarı Charles Krauthammer’in, ''Obama, politikalarını gayet kolay değiştirmeye çok erkenden başladı'' diye yazmasının sebebi de bu.

Bu haber 419 defa okundu.