Talabani-Öcalan-PKK-Abant: Kürt sorunu?

7 Temmuz 2008 18:54 tsi
Talabani PKK'ya sert çıktı. Öcalan muğlak açıklamalarda bulundu. İran PJAK'a saldırılarını artırdı. Abant Platformu tarihi bir toplantı yaptı. Cevdet Aşkın gelişmeleri değerlendiriyor.

Cevdet Aşkın/Referans

Talabani'den PKK'ya çağrı, Öcalan'dan 'işler kötü' sinyali

Abant Platformu'nun "Kürt Sorunu: Barışı ve Geleceği Birlikte Aramak" konulu 17. toplantısının dün açıklanan sonuç değerlendirmesi belgesinde, Kürt sorununun Türkiye'nin öncelikli ve en önemli sorunlarından biri olduğu belirtildi. Sorunun çözüm yoluna girmesinin, sağlıklı bir diyalog ortamının oluşması, önyargıların yıkılması ve karşılıklı güvenin tesis edilmesine bağlı olduğu kaydedilen metinde; kapsamlı bir af kanunu koşullarının oluşturulması, anadilde eğitim hakkının tanınması ve Kuzey Irak yönetimiyle ilişkilerin geliştirilmesi de istendi.
 
IRAK
 
Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, Türkiye'ye karşı saldırılarını sürdürmesi durumunda PKK'nın Kuzey Irak'ı terk etmesini istedi. Talabani, Atina'da yayımlanan Elefterotipia gazetesindeki demecinde "Şimdi diyalog zamanıdır. Birçok kez Türkiye'deki Kürt kardeşlerimizden savaşı bırakarak, siyasi mücadeleye geçmelerini istedik. Eğer bunu yapmazlarsa ülkemizi terk ederek, kendi vatanlarına gitmelerini istiyoruz. Türkiye'deki Kürt bölgelerinde Kandil Dağı'ndan daha çok dağ var. Irak Kürdistanı'nda kalacaklarsa, Kürt halkının seçtiği yerel hükümete uymaları gerekir" diye konuştu.
 
İRAN
 
İran Devrim Muhafızları Komutanlığı; İran-Türkiye-Irak sınırında düzenlenen operasyonlarda PJAK'ın liderlerinden birinin öldürüldüğünü, dördünün de yaralandığını açıkladı.
 
PKK
 
Öcalan, Ergenekon Operasyonu'nun temelinde demokrasinin yatmadığını, dışarıdan dayatılan bir girişim olduğunu ileri sürerek "O güçler ABD, İngiltere ve İsrail'dir" dedi. Fırat Haber Ajansı tarafından cuma günü verilen haberde Öcalan "Ne şimdilik onlar (devlet) beni tasfiye edebilecek pozisyondalar ne de biz devleti dönüştürebilecek bir pozisyondayız. Bu nereye kadar sürecek bilmiyorum. Ne çok umutsuzum ne çok umutluyum. Belki iyi şeyler de olur, belki kötüye gider bilemiyorum. PKK'ya ilişkin bir şey diyemem, onların bileceği şeydir, ben karışmam. Şu an gelinen noktada ne ben bir şey yapabilirim ne de benimle görüşülebilir" dedi.
 
GELİŞMELER NEYE İŞARET EDİYOR
 
Abant Platformu'nun sağlıklı diyalog ortamının oluşturulması talebi, bugün PKK'nın tasfiyesi ile çakışan Kürt sorununun çözüm sürecindeki temel ihtiyacı yansıtıyor. Platformun bu talebi, Öcalan'ın açıklamalarındaki son cümleyle paralellik arz ediyor. Zira karşılıklı olarak yıpratma savaşı niteliği sergileyen sürecin askeri yönü az, siyasi/kültürel yönü çok hale getirilmesi ilk planda böyle bir ortamın oluşturulmasını gerektiriyor.
Öcalan'ın geleceğe ilişkin kendince belirsizlik taşıyan sözleri; Ankara'nın PKK'nın tasfiyesine yönelik olarak oluşturduğu uluslararası ittifakın ve bu ittifakın Talabani'nin çağrısında ve İran'ın operasyonlarında görüldüğü gibi pratikteki yansımalarının örgüt açısından yarattığı sıkıntıyı yansıtıyor.
Kendisini örgütün daha da ötesinde Kürtlerin lideri olarak gören ve konuşmalarının anında CIA ve İsrail tarafından değerlendirildiğini söyleyen Öcalan'ın sürece ilişkin kendi açısından ilk kez bu kadar net ifade ettiği "karamsarlığı", Ankara'nın çözüm için askeri yönteme daha da ağırlık vermesine zemin hazırlıyor.

Bu haber 348 defa okundu.