Radikal neden döndü?

Akşam gazetesi Ergenekon operasyonu ile ilgili yaptığı haberde “içerden bilgi yine aynı gazetelere sızdı” başlıklı bir kutu haber kullanmış ve dört gazetenin manşetine atfen operasyonla ilgili bilgilerin bu gazetelere sızdırıldığını belirtmiş. Bu gazeteler Star, Yeni Şafak, Sabah ve Radikal.

Gazetelere bilgi sızdırılması ile ilgili eleştirilerin hangi suçlamayı ima ettiği açık: Hükümete yakın olduğu iddia edilen gazetelere operasyonla ilgili bilgi sızdırılıyor ve psikolojik operasyon yapılıyor. Akşam’ın tekrar sızdırmadan bahsetmesi şüphesiz aynı perspektiften yazılmış.

Bilgi sızdırmayla ilgili eleştirilerin odağında Taraf gazetesinin bulunduğu da su götürmez bir gerçek. Gazetenin özellikle geçtiğimiz hafta yaptığı manşetler ‘bir kısım basını’ haberlerden çok bilgi sızdırma eleştirilerine odakladı. Ahmet Altan’ınsa bu eleştirilere yanıtı ‘Bu bilgiler herkese geliyor. Biz sadece diğerlerinin basmaya cesaret edemediğini haberleştiriyoruz’ mealinde bir savunma yapıyor.

Aslında Ahmet Altan haklı. İsmet Berkan’ın ‘2004’teki hazırlığı bilen birkaç gazeteciden biriydim’ şeklindeki açıklaması Altan’ı doğruluyor.

Biraz ironik ancak Altan’ı doğrulayan diğer bir gelişme Akşam’ın “bilgi sızdırılan gazeteler” arasına Radikal’i de katması.

Demek ki Radikal de başkalarının gözden kaçırdığı haberleri görmeye başlamış. Gazete 7 Temmuz’la ilgili kaos planını ürperten iddialar diye veriyor. Üstelik bugünkü manşeti gazetenin yayın politikasını bir adım öne taşıyor. Bugünkü manşet Kıbrıs görüşmeleri sırasında anlaşmaya zorlanan Rauf Denktaş’ın askeri müdahale beklentisiyle ilgili.

Peki, geçtiğimiz hafta Taraf’ın haberleriyle ilgili “bir garip psikolojik harp” manşeti atan Radikal’in önce “psikolojik operasyon” diye suçladığı bir çizgiye bir hafta içerisinde gelmesi neyle açıklanabilir? Bu sorunun yanıtı yarınki analizi bekleyecek.