Yunan gazetesinden Mugabe- AKP kıyaslaması!

2 Temmuz 2008 23:39 tsi
Etnos: Avrupa Mugabe'ye İngiliz sömürge toprakları için çok sert tepki gösteriyor ama AKP karşıtlarından tepkisini esirgiyor.

Yunanistan'da yayınlanan Etnos gazetesinin bugünkü nüshasında yer alan haber yorumda, Türkiye'de artık okun yaydan çıktığı, Avrupa'nın sömürgeci İngiliz toprakları yüzünden Mugabe'ye çok sert tepki gösterdiği ama bu tepkinin çok daha azını Erdoğan karşıtı güçlere göstermediği belirtildi, 'Yakında bu Türk faşistlerle AB içinde birlik olursunuz' dendi.

"ANKARA'DA YARGI 'TANKLARI'"

Her şey okun yaydan çıktığını gösteriyor. Yargıtay Başsavcısı AKP'nin kapatılmasını, halkın seçtiği Başbakan ile Cumhurbaşkanı'nın görevlerinden alınması ve siyasi faaliyetlerinin yasaklanmasını istiyor! Bu katı bir darbenin hazırlığıdır.

Avrupa'nın, askeri darbecileri durdurup sözde koruması altındaki Erdoğan ile Batı'nın çıkarlarına daha fazla hizmet eden Gül'ü desteklememesi de oldukça şaşırtıcıdır.

Ülke dışındaki müttefikleri tarafından dışlanan Başbakan Erdoğan dün "faşist bir çetenin" en az 21 üyesini tutuklattı. Tutuklanan "çete liderleri" arasında emekli general Hurşit Tolon ve ordunun "vitrin örgütünün" başkanı emekli general Şener Eruygur var. Bu örgüt geçen sene ilkbaharda Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı seçilmesine karşı yüzbinlerce Türkü harekete geçirmekte kullanılmıştı. Erdoğan, anılan emekli generallerle birlikte, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün ve sol eğilimli Cumhuriyet gazetesi Ankara temsilcisini de tutuklattı. Bütün bu tutuklananlar hükümeti yıkmak amacıyla komplo kurma suçlamasıyla karşı karşıyalar.

Suçluların darbe yapma niyeti açıkça belli olsa da bu, hep bilinen eski bir dava. Bu arada ordu bu davayla hiçbir ilgisi olmadığını söylese de kimse generallere inanmıyor.

Bu girişimiyle ordunun Anayasa Mahkemesi aracılığıyla hazırladığı darbeye bir cevap veren Erdoğan'ın, generalleri bir kez daha mağlup edeceği şüphelidir. Başta ordu olmak üzere, Türkiye'nin faşist güçleri artık darbelerini "modernleştirmiş" durumdalar. Ordu 1960'ta, 1971'de ve 1980'de tankları harekete geçirerek, diktatörlük rejimini zorla kabul ettirmek için binlerce insanı öldürdü.Bunların içinden en kötüsü 1980'deki Evren cuntasıdır.

1997'de ise tanklar Ankara ve İstanbul sokaklarında yalnızca "gezmeye" çıktılar. Dönemin bakanlarına Başbakandan ayrılmaları yönünde baskı yapıldı ve İslamcı Başbakan Necmettin Erbakan'ın görevine son verilerek "yargı cuntasına" teslim edildi. Erbakan'a siyaset yasağı getirilerek partisi kapatıldı!

Şimdi generaller ve Kemalist kurulu düzen, tanklar aşamasını bir kenara bırakarak darbeyi yalnızca "yargıçlar cuntası" yoluyla gerçekleştirme girişiminde bulunuyorlar. Bu şekilde hareket edilmesinin nedeni de, Türk ordusunun tanklara sahip olduğunu ve İslamcılar yeni darbeye karşı koydukları takdirde, ordunun bu tankları harekete geçirmekten çekinmeyeceğini bilmeleridir. Uzlaşma sağlanamaması ve generallerin yargı darbesini gerçekleştirmeleri durumunda, sonuç İslamcılar için dramatik olacak.

Yazılanların aksine Erdoğan, Gül ve onlarca milletvekili olmadan İslamcıların yeni bir lidere ve partiyle kazanma olasılığı çok az.

Avrupalı liderlerin, Türk darbecilerin tüyler ürpertici metotları aleyhine açıklama yapmamaları şüphe uyandırıyor.

Avrupalı liderler, otoriter Mugabe, bölgede zorla ırkçı bir rejim uygulayan İngiliz sömürgecilerin mülkiyetlerine el koyduğu için Zimbambwe aleyhine tükenmek bilmeyen ezici kararlar alırken, Türkiye'de gelişen bir darbeyle ilgili olarak önemsiz bir takım yarım yamalak açıklamalarla yetinmemelidir.

Avrupalılar,bu kadar tahrik edici bir darbe hazırlayan bu faşist Türkleri AB'ye kabul etmeyi mi düşünüyorlar? Korkarız ki evet.

dunyabulteni

Bu haber 426 defa okundu.