'Kayıp Trilyon' davasının asıl adı ne olmalı?

29 Haziran 2008 13:55 tsi
Kayıp trilyon davasının asıl adı bakın ne olmalı... Yeni Şafak gazetesi yazarı Tamer Korkmaz kaleme aldı... İşte o köşe yazısı...

Tamer Korkmaz / Yeni Şafak

'Kayıp Trilyon' değil, 'Kayıp CHP' davası açılmalı

Anayasa Mahkemesi, CHP'nin Kanaltürk televizyonuna verdiği paralarla ilgili herhangi bir usulsüzlük olmadığı sonucuna varmış; buna karşılık partinin dört ayrı hesabında 1 Milyon YTL'lik usulsüzlük tespit etmiş…

Yüksek Mahkeme, CHP'nin 2004, 2005 ve 2006 hesapları için Genel Sekreter Önder Sav ile parti saymanı ve muhasebe müdürü hakkında suç duyurusunda bulunacak!

* * *

CHP hesaplarında ortaya çıkan usulsüzlük için “buzdağının görünen kısmı” nitelemesi yapılıyor.

Hadiseyi vaktiyle Refah Partisi'ne açılan “kayıp trilyon davası”na benzetenler az değil:

Haliyle, CHP için de benzer bir dava bekleyenler var.

Bu arada “CHP kapatılır mı?” diye paniğe kapılanlarınız olabilir…

Anayasamız, yasalarımız gayet açık: Usulsüzlükten dolayı partiler kapatılmıyor…

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç da bu hususu hatırlatarak “Kapatma nedeni olabilecek bir şey yok” dedi:

Yüreklerimize su serpti.

Gereksiz yere heyecanlanmış, endişelenmiş olanlarınız varsa rahatlasınlar…

“Cumhuriyet Halk Seçmesin Partisi” başka konulardan dolayı da kapatılamaz:

Demokrasimizin yazılı olmayan kuralıdır, bu…

CHP'yi, iktidar partileriyle veya başka partilerle lütfen karıştırmayınız!

Tut ki kapatıldı; sonra hangi parti “sabah dokuz akşam beş” mesaiye gider gibi ve de “her harekete faul çalan hakem misali” beş yılda yetmiş kez koşup Anayasa Mahkemesi'ne başvuracak?

Olacak iş değil, yani…

* * *

Dış basında kendisine pek bir isabetle “Teflon Lider” unvanı verilmiş Sayın Baykal, AYM'nin CHP'nin hesaplarında usulsüzlük bulmasına ne diyecek diye merak ettim…

Harikulade bir cevap vermiş, Deniz Bey:

“Her yerde yanlış yapan insan var. CHP'de de olabilir. Biz yanlışa sahip çıkmayız, gerekeni yaparız.”

Hatırlarsanız, Önder Sav'ın “yaşlı bir parti üyesiyle konuşurken dini değerlerle alay etmesi” olayında da yanlışa sahip çıkmamışlardı; Önder Sav'a karşı gereğini yapmışlardı!

Bugüne kadar yaptıkları, bundan sonra yapacaklarının da teminatıdır, müsterih olunuz.

* * *

Sadece içeride sıkıntısı yok; deplasmanda da kimi sorunlar yaşıyor, Baykal'ın partisi…

Avrupalı sosyal demokratlar CHP'ye fena halde kızıyorlar.

Mesela, Alman Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) milletvekilleri Baykal'dan yana epey dertliler…

SPD'nin bazı vekilleri, geçen ay ziyaret ettikleri Baykal'ı bir meslektaşımıza “Bizi kabul etti ama dinlemedi, nefes dahi almadan sadece kendisi konuştu” diye şikayet etmişler!

AKP'li Haluk Özdalga ise Sosyalist Enternasyonal'e gönderdiği mektupta, CHP'den yakınmış; Deniz Bey'in partisini “sosyal demokrat bir parti olarak görmemeleri gerektiğini” anlatmış…

CHP'nin Ergenekon'a sahip çıktığını ve anayasa reformunu engellemeye çalıştığını vurgulamış…

Her ikisi de yerden göğe kadar haklı eleştiriler…

Baykal, bugüne kadar “darbeci” Ergenekon çetesi aleyhine ne diyebildi?

1982 Anayasası'nı da acayip seviyor, Deniz Bey:

CHP liderinin “Sivil Anayasa” isteyecek hali yok, ya!

 

Bu haber 361 defa okundu.