Erkan Mumcu'ya 'O Soru' soruldu

22 Haziran 2008 15:46 tsi
Hafta sonu tatilini memleketi Isparta'da geçiren Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu Çay Parkı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Mumcu'ya, siyaseti bırakacağı yönündeki iddialar hatırlatıldı. Peki Mumcu ne dedi?

Mumcu siyaseti bırakıyor mu?   

ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, ''Gördüğüm kadarıyla bugün iktidar partisinde, Türkiye'yi gerçek manada çağdaş, sivil ve demokratik bir anayasayla bütünleştirecek ne cesaret ne de samimiyet var'' dedi.

Hafta sonu tatilini memleketi Isparta'da geçiren Erkan Mumcu, bir partilinin düğününe katıldıktan sonra Isparta'nın son şehidi Gökhan Üçler'in Anadolu Mahallesi'ndeki ailesini ziyaret etti.

Çay Parkı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Mumcu, siyaseti bırakacağı yönündeki iddialarla ilgili olarak ''Böyle bir durum söz konusu değil'' dedi.

Sözlerinin yanlış anlaşıldığını vurgulayan Mumcu, şunları kaydetti:

''Hiçbir zaman siyaseti topyekun bırakacağım şeklinde bir açıklamam olmadı. Ülke siyaseti yapan bir insanın, ülke sorumluluğunda bilinç sahibi bir insanın bu sorumluluğundan vazgeçmesi mümkün değildir. Söylediğim şey şudur: Türkiye'de yeni yapılanmaların, yeni açılımların önünü açmak için üzerimize düşen fedakarlığı içtenlikle yapmaya hazır olduğumu ifade ettim.''

Kendini ön plana koyan ve ''ben olmazsam hiçbir şey olmaz'' veya ''küçük olsun benim olsun'' diyen bir anlayışa sahip olmadıklarını ifade eden Mumcu, içinde fedakarlık, özveri, samimiyet ve sorumluluk olan bir davranışı topluma göstermek istediklerini kaydetti.

-''KRİZİN NEDENİ CUMHURBAŞKANLIĞI''-

Kapsamlı bir anayasa reformunun gerçekleştirilmesi ve cumhurbaşkanının halka seçtirilmesi gerektiğini ifade eden Mumcu, krizin gerçek nedeninin Cumhurbaşkanlığı olduğunu söyledi.

Mumcu, şunları kaydetti:

''Bu makamın bir siyasi kadronun belirleyiciliğiyle seçilmiş olması Türkiye'deki sistemin zaaflarını açığa çıkarmıştır. Türkiye'de kuvvetler ayrılığını işlememektedir. Bunun temel nedeni 12 Eylül rejiminin kendi kafasına göre kurduğu anayasal düzendir.

Dün, bunu kuranların işine yarayan bir sistem olarak çalışıyordu. Bugün AKP'nin işine yarayan bir sistem olarak çalışmaya başlayınca kriz baş gösterdi. Dün işine yaradığı için buna ses çıkarmayanlar bugün itiraz ediyor. Dün itiraz edenler de bugün işine yaradığı için bunu değiştirmek istemiyor.''

Erkan Mumcu, AK Parti iktidarının sistemi demokratikleştirme yönünde adım atmadığı, sistemi sıhhatli hale getirmek yerine sistemin zaaflarından faydalanmayı ön planda tuttuğu için başına gelenleri hak ettiğini öne sürdü.

Erkan Mumcu, şöyle devam etti:

''Ama Türkiye bunu hak etmiyor. Türkiye, daha demokratik ve çağdaş bir sistemi hak ediyor. Bu da anayasa değiştirme çoğunluğuna sahip bir siyasi parti olarak iktidar partisinin sorumluluğundadır. İktidar partisi cesur ve samimi olmak gereğiyle karşı karşıyadır. Gördüğüm kadarıyla bugün iktidar partisinde, Türkiye'yi gerçek manada çağdaş, sivil ve demokratik bir anayasayla bütünleştirecek ne cesaret ne de samimiyet var. Bu ikisinin olmadığı yerde de çözüm değil kaos çıkıyor. Mağdur olan Türkiye, mağdur eden iktidardır.''

-ÜNİVERSİTELERDE KIYAFET SORUNU-

Üniversitelerde kıyafet sorununun çözümsüzlüğe gittiği yönündeki itirazına ''peruk takıp gitsinler'' diye cevap verildiğini belirten Mumcu, sözlerini şöyle tamamladı:

''Son anayasa değişikliğiyle kalkıştıkları şey gerçek bir çözüm bulmak değil. Bunlar Anayasa Mahkemesinin böyle bir tavır takınacağını biliyorlardı. Buna rağmen değişikliği bu şekilde yapmaları bu mağduriyetlerin kökleşmesi, kutuplaşmanın, kamplaşmanın kökleşmesi içindir.''

AA/cafesiyaset.com

Bu haber 465 defa okundu.