cep telefonu Yılmaz mı? | " /> cep telefonu Yılmaz mı? | "/>

En Sıcak Konular

Ahmet Türk'ün cep telefonu Yılmaz mı?

21 Haziran 2008 12:24 tsi
Ahmet Türk'ün cep telefonu Yılmaz mı? Gündem yoğun olduğu için gözden kaçabilir fakat iyibilgi tüm ayrıntılara dikkat ediyor. Ahmet Türk geçtiğimiz gün Mesut Yılmaz'ın Japon modeli önerisine sıcak yaklaştı. Ahmet Türk'ü de Yılmaz'ı da biliyoruz. Ahmet Türk gerçekçi miydi? Peki Türk'ün Yıl

Bilindiği gibi DTP, bir süre önce bir “Çatı Partisi Girişimi” başlattı. Girişimciler adına çok sayıda sivil toplum örgütü, aydın ve sol tandanslı (EMEP, ÖDP, SDP) partiyle geçtiğimiz aylar içinde görüşmeler yapıldı.

Bu görüşmelerde “sol bir seçenek oluşturmak” vurgusunun öne çıktığını, gelişmelerden haberdar olan herkes biliyor. Dahasını söyleyeyim, “Çatı Partisi” için oluşturulan heyet, bu kapsamda bazı radikal sol örgütlerle bağlantılı oldukları savunulan legal oluşumlarla da görüşmeler yaptı.

Kuşkusuz bu bir tercih meselesi. Görüşmelerde liberal çevrelerle de temas kurulması gerektiği yönünde görüş belirtenler oldu. Ancak geçtiğimiz Şubat’tan Mayıs ayına kadar yürütülen görüşmelerde “sol” tercih belirgin düzeyde ön plandaydı.

Ne var ki, girişime katılmaları yönünde görüşmeler yapılan parti ve grupların bazıları, örneğin DTP’nin aksine Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkan bir politik çizgiye sahipler. Bu, ister istemez çatı partisi girişiminin anlam ve amaçlarını tartışmalı hale getiren bir soru işaretine yol açıyor.

Dünkü Sabah gazetesinde Muharrem Sarıkaya’nın köşesine taşıdığı Ahmet Türk’e atfen yansıtılan görüşler ise, mevcut soru işaretlerini daha da artıran bir anlama sahip.

Sarıkaya’nın aktardığına göre eski DTP Genel başkanı Türk, eski başbakanlardan Rize Bağımsız Milletvekili Mesut Yılmaz’ın “Japon tarzı bir liberal parti” ile ilgili çabaları için, “Ayrışmanın değil bütünleşmenin, insan haklarının, demokrasinin gelişmesi için bu modelin yararlı olacağına biz de inanıyoruz. Bizim için önemli olan isimler değil, sistemdir. Sayın Yılmaz ile oluruz...” demiş.

Bu sözlerden iki adet arka planı bulunan anlam çıkarmak mümkün.

Birincisi; “Çatı Partisi” konusunda öncelikle DTP’nin kendi içinde fikir birliği içerisinde olup olmadığının bir soru işaretine dönüşmüş olduğudur. Bu çatı partisi solu mu birleştirecek, yoksa sağ-sol bütün muhalif kesimleri bir araya getirmeyi mi hedefliyor? Bir araya getirilmesi hedeflenen kesimlerin birliktelik gerekçeleri ne olacak? Demokrasi mi? AKP karşıtlığı mı? Kürt sorununu çözmek mi? Veya, ne?

Daha da artırılması mümkün olan bu sorular yanıtlarını bulmadan çatı partisinin muğlak bir “niyet” ve “girişim” olmanın fazla ötesine gidemeyeceğini şimdiden öngörebiliriz.

İkincisi ise, “Mesut Yılmaz’la olabiliriz” sözleriyle ilgilidir. Bu sözler Ahmet Türk gibi deneyimli bir politikacıdan değil de bir başkasından gelmiş olsaydı, belki günlük siyaset içerisinde “üzerinde fazla düşünülmeden sarf edilmiş bir söz” der geçerdik. Ama söz konusu olan Ahmet Türk olunca, bunu ciddiye almamak hata olur.

Mesut Yılmaz “Japon tarzı bir liberal parti”den bahsetti. Ama aynı Yılmaz, Avrupa Parlamentosu’nda sarf ettiği “Türkiye’de ordu kışlaya dönemez” sözlerinin de sahibidir. Bu sözler üzerine Yılmaz’ın eski siyasi arkadaşları (mesela Hasan Celal Güzel) “Darbecilerin başbakanı olmak istiyor” şeklinde yorumlar yapıyorlar.

Bu tip spekülatif yorumları bir kenara koysak bile, merak etmemek mümkün değil:

Ordunun siyasetteki rolünü içine sindirmiş bir anlayışın ne tür bir “liberal”, “demokrat” kimlik ve niteliğinden bahsedilebilir? Ordunun örneğin Kürt sorunuyla ilgili yaklaşımları biliniyorken ve gündem Genelkurmay’ın toplumu “dizayn” etme planlarıyla çalkalanıyorken, Ahmet Türk ve DTP, sayın Yılmaz ile hangi bağlamda beraber olabilirler?

Son soru şu: Acaba Türk’ün sözleri bir süredir DTP içerisinde gizlenemez boyutlara gelen “iç” çalkantılarla bağlantılı bir mesaj mıdır? Türk, başka siyasi seçeneklere işaret ederek, “gelinim sana söylüyorum kızım sen anla” diyerek aslında partisinin “içine” mi seslenmektedir?

Bizden sorması…

www.iyibilgi.com analiz Hasan Soylu



Bu haber 844 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,236 µs