Vakit'in bilgisayarlarında ne vardı?

19 Haziran 2008 18:27 tsi
Son günlerde "ses getiren" manşetleriyle dikkat çeken Vakit gazetesinin bilgisayarları çok ilginç ve sıradışı bir gerekçe ve uygulamayla haczedildi. Vakit yöneticileri haczin "yasadışı" olduğunu söyleyerek tepki gösteriyorlar. Peki neden? Dahası, o bi

Bugünlerde "ses getiren manşetler atan" Vakit Gazetesi'nin bilgisayarları "çok ilginç bir gerekçe ve aceleyle" haczedilip, sökülüp götürüldü.

Vakit Gazetesi'nden hacize sert tepki: Yasadışı

Anadolu'da Vakit gazetesi Ankara Temsilcisi Serdar Arseven, gazetesinin Ankara bürosuna yapılan haciz işlemi ile ilgili olarak, ''İcra İflas Yasası'na göre kişinin mesleğini yaparken kullandığı cihazlara el konulamaz'' dedi.

 Arseven, gazetenin Ankara Bürosunda, Basın Konseyi Başkanı ve Hürriyet gazetesi Başyazarı Oktay Ekşi'nin Anadolu'da Vakit gazetesinden kazandığı tazminata ilişkin başlattığı haciz işlemiyle ilgili basın toplantısı düzenledi.

''Sayın Önder Sav ile Vali arasındaki biçimsiz diyaloğun ortaya çıkarılmasından sonra gazetemizin Ankara bürosu özellikle ön plana çıktı'' diyen Arseven, bu sürecin ardından büyük baskı altında kaldıklarını iddia etti.

Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerinde yapılan değişikliğin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesinin ardından birçok yazar tarafından yazılar yazıldığını, ancak sadece kendi gazetesinin üç yazarı hakkında dava açıldığını ifad eden Arseven, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Burada Aydın Doğan'ın 4 milyar, Oktay Ekşi'nin 3 milyar liraya ihtiyaç duyması gibi bir durum söz konusu olamaz. Bilgisayarlarımıza el koydular. İçeride bir buzdolabımız var el koyabilecekleri ve bu hukuki olurdu. Onu almış olsalardı biz soğuk su içmeden de yaşıyor olabilirdik ancak bizim bilgisayarlarımızı aldılar.

Bir başka dikkat çekici nokta, gazetemizin merkezi İstanbul'da, bilgisayarlara el konulmasına neden olan haber de İstanbul büromuz tarafından yapılmış. Özellikle Ankara bürosuna böyle bir baskın yapılması ve ısrarla bilgisayarlarımıza el konulması bir mesajdır.''

Gazeteci Oktay Ekşi'nin aynı zamanda Basın Konseyi Başkanı olduğunu anımsatan Arseven, ''Köşe yazarı ve muhabir arkadaşlarımızın ellerindeki kalemin alınmasına karşı çıkması gereken bir kimlikte ama kendisi özellikle bizim bilgisayarlarımızı aldırtıyor'' dedi.

 İcra İflas Yasası'na göre kişinin mesleğini yaparken kullandığı cihazlara el konulamayacağının belirtildiğini ifade eden Arseven, haber yazmakta kullanılan bilgisayarlara el konularak bu yasanın ihlal edildiğini kaydetti. Arseven, Yargıtay'a yaptıkları itiraz sonuçlanmadan bilgisayarların icrada satışa çıkarılacağını öne sürdü.

Serdar Arseven, ''Burada verilmek istenen mesaj, (Ey Vakit Gazetesi, sen yanlışların üzerine bu kadar gitme, bunları yapma, bizi rahatsız ediyorsun, bizim çıkarlarımızı rahatsız ediyorsun, bak seni uyarıyoruz). Son derece açık bir mesajdır. Bunun aksini düşünmemizi hiçbir veri telkin etmiyor bize'' diye konuştu.

Basın kanunu atlanarak haciz mi?
Basın Konseyi Başkanı ve Hürriyet Başyazarı Oktay Ekşi ile Hürriyet Gazetesi'nin açtığı tazminat davasını kaybeden Vakit Gazetesi'nin Ankara bürosundaki bilgisayarlar haczedildi.

Ancak Vakit Gazetesi ile Oktay Ekşi arasındaki dava temyiz aşamasında ve henüz sonuçlanmamıştı.

Bu hızlı haczin, Org. Başbuğ'la ilgili Ağlama Duvarı ve Büyük Kulüp üyelik belgesinin yayınlanmasının ertesine gelmesi dikkat çekti.

Bilgisayarların hacizden satıştan önce teknik takibe sokulacağı iddia ediliyor.

HACİZ DAVASI NEYDİ?
AK Parti İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Ömer Dinçer'in Başbakanlık Müsteşarı olduğu dönemde Hürriyet Gazetesi'nin aleyhte haberleri üzerine, Vakit Gazetesi'nin 'Ömer Dinçer haberlerinin arka planı' başlıklı yayını, gazetenin bilgisayarlarının haczedilmesiyle sonuçlandı.

Haberde Doğan Medya'nın patronu Aydın Doğan ve Başyazar Oktay Ekşi'nin fotoğraflarını kullanan gazeteye, Hürriyet Gazetesi ve Oktay Ekşi 30'ar bin YTL tazminat davası açtı. Mahkemenin Hürriyet'e 4, Ekşi'ye 3 bin YTL tazminata hükmetmesi üzerine dün gazetenin Ankara bürosuna gelen memurlar 5 bilgisayarı haczetti.

Kendi bilgisayarının da haczedildiğini belirten Vakit Gazetesi Ankara Temsilcisi Serdar Arseven, mahkeme kararının temyiz edildiğini, sonuç beklenmeden haciz memuru gönderildiğini ileri sürdü. Arseven, "Basın Konseyi başkanının gazeteyi çalışamaz hale getirmesini anlayamadım." dedi.

Anayasa'nın "Basın araçları, suç aleti olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemez" hükmü ve İcra ve İflas Kanunu'nun ise "Haczi Caiz Olmayan Mallar ve Haklar" maddesi bulunuyor.

samanyoluhaber

Bu haber 719 defa okundu.