En Sıcak Konular

30 Ağustos ve YAŞ

19 Haziran 2008 15:57 tsi
30 Ağustos ve YAŞ "Türkiye, AB reformları sürecine ağırlık verdiği dönemde 30 Ağustos haberleri arka sayfalara düşmüştü. Bugüne dönüp baktığımızda ise başta Genelkurmay Başkanlığı olmak üzere tayin ve terfilerin yeniden birinci sayfalara çıktığını, köşe yazılarına konu ol

Ergun Babahan/Sabah

30 Ağustos ve YAŞ

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde terfi sisteminin kendine özgü bir yapısı var.
İktidardaki partinin kimliğinden, gücünden bağımsız bir gerçeklik bu.
Siyasi iktidarlar asker atamalarına fazla karışmamaya özen gösteriyor, bu işi Yüksek Askeri Şura'ya bırakıyor.
Türkiye, AB reformları sürecine ağırlık verdiği dönemde 30 Ağustos haberleri arka sayfalara düşmüştü.
Kimin hangi göreve geleceği daha çok meraklısını ilgilendiren bir konuydu.
Bugüne dönüp baktığımızda ise başta Genelkurmay Başkanlığı olmak üzere tayin ve terfilerin yeniden birinci sayfalara çıktığını, köşe yazılarına konu oluşturduğunu görüyoruz.
Bunu neye bağlayabiliriz?
Görünüşün aksine, sivil siyasetin zayıflamasına.
Kimi çevreler, iktidarın terfilerde söz sahibi olmaya çalıştığını, bu nedenle kimi komutanları karalamaya yönelik bir çaba içinde olduğunu iddia ediyor.
Vakit gazetesinde yayınlanan İlker Başbuğ fotoğraflarını bunun bir delili olarak gösteriyor.
Kimileri bunu TSK'ya yönelik psikolojik savaşın bir parçası olarak da değerlendiriyor.
AK Parti'ye yönelik kapatma davasıyla birlikte ele alındığında insanın bu senaryoya inanası geliyor açıkçası.
Ancak konunun uzmanları işin bu kadar basit olmadığının altını çiziyor.
Açıkçası özellikle bu hükümet açısından hangi komutanın rütbe aldığı son kertede çok önemli değil.
Çünkü bütün komuta kademesi aynı değer ve ilkeler silsilesi içinde yetişmiş insanlar ve laiklik, sivil-asker ilişkileri konusundaki bakış açıları da aynı.
Ama ayrıştıkları bir nokta var artık.
Batı ile ilişkiler meselesi.
Tuncer Kılınç ilk seslendirdiğinde herkesin kahkahalarla güldüğü "Rusya-İran-Hindistan-Çin" ile işbirliği bugün komuta kademesindeki kimi askerler tarafından çok ciddi bir opsiyon olarak görülüyor.
İşi NATO ile ilişkileri koparma noktasına götürmek isteyenler bile var.
Bu akımlardan hangisinin tayin ve terfilerde etkili olacağı Türkiye'nin orta ve uzun vadeli geleceğini çok yakından ilgilendiriyor.
Rusya'nın petrolden gelen gelirle giderek güç kazandığı, demokrasinin tüm dünyada güç kaybettiği böyle bir dönemde, NATO-Washington kriterleri ile Ankara kriterleri arasında da bir çekişme söz konusu.
Sızdırılan haberleri, fotoğrafları, görüşmeleri bir de bu gözle görmek gerekir diye düşünüyorum.



Bu haber 310 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,318 µs