sivil anayasa ister ki? | " /> sivil anayasa ister ki? | "/>

En Sıcak Konular

TÜSİAD niye sivil anayasa ister ki?

19 Haziran 2008 11:58 tsi
TÜSİAD niye sivil anayasa ister ki? TÜSİAD hem yargı darbesine ses çıkartmıyor, "uzlaşma" çağrılarıyla statükoyu koruyor, hem de sivil anayasa istiyor. AB'yi destekliyor ama Meclis'i savunmuyor. Bu arada Derviş'le yeni parti arayışları var sanki? Ekonomi profesörü Erol Katırcıoğlu'na

TÜSİAD, yeni anayasa için Meclis, sivil toplum, akademi, yüksek yargının eşit katılımını içeren konvansiyon kurma çalışmalarını başlatıyor. Şu anda içinden geçtiğimiz yargı darbesi de aslında sivil Anayasa sürecini de engellemeye yönelik. Buna ses çıkarmayan ve hatta desteklediğini ifade eden, Ergenekon operasyonlarından geri adım atın diyen TÜSİAD neden şimdi böyle bir çalışma içerisinde? TÜSİAD nasıl bir anayasa istiyor? Sivil elle yapılmış, resmi içerikli bir anayasa mı istiyorlar? Ya da samimiler mi gerçekten? Eski raporlarını da beraber düşünürsek…

TÜSİAD’ın anayasa konusunda bir zamandan beri duyarlılığı olduğunu söyleyebiliriz. Daha önce rahmetli Bülent Tanör’e rapor hazırlatmışlardı mesela. AB perspektifi içinde bir şey olmasını istiyorlar.  Ama bunun tam olarak neyi içerdiğini tam olarak bilmiyorum. Çünkü AB’nin ima ettiği Türkiye geleceği perspektifi ile bürokrasinin perspektifi farklı. Bu mevcut yapıya hayır demeden, yeni bir anayasa yapmak çok anlamlı değil. Dolayısıyla ben bir tür “arabuluculuk”, mevcut rejimin lehine bir uzlaşma arayışında olduklarını düşünüyorum.

TÜSİAD gibi güçlü bir aktörün rejim lehine bu tür bir uzlaşma çabası içinde olması değişimin bu kadar güçlü bir şekilde kapıya dayandığını da gösteriyor mu?

Tabii… Daha önceki gerilimde “herkes bir adım geri atsın” demişlerdi. Şimdi herkesin geri çekilmesiyle düzelecek bir durum yok. Ayrıca mevcut rejimin bekçileri beş adım atmış durumdaysa, tarafların birer adım geri çekilmesi uzlaşma açısından anlamlı değil…

TÜSİAD’ın klasik burjuvaziden farklılaşan bu tutumlarını neye bağlıyorsunuz?

Marks’ın devletin işveren sınıfları lehine bir baskı aracı olduğuna dair analizi Batılı ülkeler için doğru. Fakat bunu bizim ülkemize getirdiğiniz zaman çok geçerli değil. Türkiye’deki dengelerin belirlenmesinde işçi-işveren çelişkisi belirlemiyor. Büyük ölçüde ordunun getirdiği perspektif hakim ve burada işçi sınıfı da, işveren sınıfı da siyaseten çok belirleyici değil…

Rahmi Koç’un geçen haftaki “demokrasi geldi herkes otomobil üretir oldu” açıklamasını bu bağlamda nereye oturtuyorsunuz?

TÜSİAD’ın devlete karşı bir duruşu kaldırması, dillendirmesi mümkün değil. Metin Göktepe’nin polis tarafından öldürülmesiyle ile ilgili Hamis Komili o zamanlar bir bildiri sundu Genel Kurul’a, fakat onaylanmadı. Sonuç olarak iş dünyası mevcut bürokratik gücün türevi gibi duruyor; Batı’daki gibi bir ayrışma değil, ona bağlı duruyor. Son zamanlarda AB’nin kendi lehlerine olduğunu düşünüyorlar ama AB’nin gerektirdiklerini istemiyorlar.

Kemal Derviş bugün konuşmacı olarak geliyor. Derviş-Abdüllatif Şener-Sarıgül-Hisarcıklıoğlu’nun bir araya gelebileceği merkez sağ-sol karışımı yeni bir parti senaryosu dillendiriliyor. Ne düşünüyorsunuz, tutar mı böyle çabalar, ara-rejim arayışları?

Derviş’in tekrar siyasete döneceğini sanmıyorum ama Sarıgül, Hisarcıklıoğlu, Abdüllatif Şener arayış içindeler. Bunlar konuşuluyor fakat bu isimlerin oluşturacağı bir siyasetle amaç, AK Parti’ye %47’yi bir daha göstermemek ve koalisyon dönemine geri dönmek. O zaman da Türkiye’yi manipüle etmek daha kolay çünkü tek başına olan iktidar hükümet kendi programını uygulamak istediğinde buna ters düşen gruplar arasında sürtüşmeler oluşuyor. Bu planlar var fakat bunlar Temmuz’un sonuna doğru Mahkeme’nin kararına bağlı ve karardan sonra aktörlerin nasıl davranacaklarına bağlı.

Parti kurarlarsa başarılı olabilirler mi?

Kurabilirler ve barajı aşacak kadar bir alan oluşturabilirler diye düşünüyorlar ama AK Parti Erdoğan seçimlere giremezse nasıl bir arada duracak bilemeyiz ancak seçim havasına girilmiş durumda…

AK Parti %47’yi geçer mi sizce?

Şimdiden bir şey söylemek zor fakat kendisinin daha mağdur olduğunu hissettirecek gelişme olursa arkasında daha güçlü bir destek bulabilir. Ancak statüko daha zayıf, kontrol edebileceği bir AK Parti’yi tercih etmek için kapatmayabilir belki ama düşük ihtimal gibi geliyor bana. Bu noktadan sonra kapatmama kararını almaları zor bence…

www.iyibilgi.com özel İlhan Döğüş



Bu haber 1,190 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,639 µs