En Sıcak Konular

İş dünyası hükümeti topa tuttu

17 Haziran 2008 14:25 tsi
TÜRKONFED hükümeti ekonomiyi başıboş bırakmakla, popülizm yapmakla ve enflasyonla mücadeleden vazgeçmekle suçladı. TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel, hükümetin elinde iç tutarlığı olan güncellenebilecek bir programın varolduğundan bile şüphe ettiğini vurgula

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) üyeleri hükümeti eleştiri yağmuruna tuttu. TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel hükümetin hükümetin ilk 4 yılındaki başarılı performansına bakarak yarın da işlerin iyi gideceğini söylemenin mümkün olmadığına dikkat çekerek, "Bugün gelinen noktada, bırakınız programın güncellenmesini, elde iç tutarlılığı olan herhangi bir programın var olduğu bile şüphelidir" diye konuştu.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanlar Konseyi toplantısı Çorum'da yapıldı. Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan'ın konuk olarak katıldığı toplantıda TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel, iş dünyasından hükümete gelen eleştirileri aktararak hükümetten gol atmasını beklediklerini söyledi. Beysel, "Bütün projelerin, eylem planlarının kağıt üzerinde kalmamasının önemli bir ön koşulu var: Genel olarak ekonominin iyi gitmesi. Çark durursa, yeniden hareket ettirmenin güç olduğunu yakın tarihimizde acı tecrübelerle hep birlikte yaşadık. Çok şükür henüz bu noktada değiliz ama ciddi risklerle yüz yüze olduğumuz açıktır" diyerek, 2008 yılında eskisi gibi büyüme olmayacağının kesinleştiğini söyledi.
Ekonomik yavaşlamanın daha şimdiden, KOBİ'leri etkisi altına almaya başladığına dikkat çeken Beysel, ekonomik program konusunda belirsizlik olduğunu belirtti. Beysel, "Oysa bugün gelinen noktada bırakınız programın güncellenmesini, elde iç tutarlılığı olan herhangi bir programın var olduğu bile şüphelidir. Öncelikle geçmiş dönemin parlak ekonomik performansının temel belirleyici çapalardan hiçbiri bu dönemde mevcut değildir" dedi.
Ekonominin yakın gelecek açısından olumlu belirtiler göstermediğini belirten Beysel, "Siyaseti yeniden çağdaş rayına oturtmak hayati önem taşımaktadır" diye konuştu. Beysel, demokrasilerde "kuvvetler ayrımı", kuvvetlerin birbiriyle çatışmaları için değil, demokratik prensipler içinde birbirlerini bütünlemeleri için olduğunu kaydederek şöyle devam etti: "Toplumların iyi yönetilmesi için elzem olan kurumların hiçbiri kolay oluşmuyor. Demokratik gelenek kolay yerleşmiyor. Türkiye bu süreçten hem demokrasiye olan inancı zedelemeden, hem de kurumlarını yıpratmadan çıkmak zorundadır. Bunun için tüm kesimlerin el ele vermesi, özellikle de siyaset alanı çerçevesinde tutmaya çalışması gerekiyor. Unutmayalım, taraflar birbirlerini tüketmeye gayret gösterirken, el birliği ile güzel ülkemizi tüketmektedirler. Sistemi aşırı derecede zorlamanın da, ülkenin değişim ihtiyacının önüne set çekmenin de çıkış yolu olmadığı aşikardır."
Şanlıurfa Başkanlar Konseyi'nde yaptıkları çağrıyı bir kez daha tekrarlayan Celal Beysel, "Şimdi toplumsal ve siyasal mutabakat içinde, demokrasimizi çağdaşlaştırma, hukukumuzu demokratikleştirme; kuvvetler ayrımına dayalı, laik, demokratik hukuk devleti anlayışını ve bireysel özgürlükleri geliştirme zamanıdır. Şimdi siyasal sorunları mutabakatla çözerek, ekonomiyi siyasetin ve toplumsal hayatın odağına koyma ve el birliğiyle gelişme, refah ve huzur için çalışma zamanıdır" dedi.
 
EKONOMİ BAKANLARI TOPLANIP ÇAY İÇMİYORUZ
İş dünyasının eleştirilerine yanıt veren Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan ise ekonominin başıboş bırakılmadığını belirtti. Çağlayan, "Hükümetin ekonomiden sorumlu bakanları olarak her hafta çay, kahve içmek için bir araya gelmiyoruz. Sadece benim bakanlığım yıl sonuna kadar 25 adet yasa tasarısını Meclis'e getirecek. Eskiden bu, bir hükümet döneminde yapılırdı" dedi.
dünyada ekonomik bir kriz yaşandığını belirterek otobüse benzettiği dünya ekonomisi içinde Türkiye'nin iyi koltuklarda seyahat ettiğini söyledi. "İş hayatımın ilk yıllarında sık sık otobüs ile seyahat ettim. Ancak çok sarsıntı olduğu için tekerleğin üstünde bulunan 5 ve 6 numaralı koltukları tercih etmedim" diyen Çağlayan, şöyle konuştu: "Ben bütün dünyayı otobüse benzetiyorum. Hepimiz aynı otobüsün yolcularıyız. Otobüs zaman zaman kasise giriyor, çukura düşüyor. Hepimiz bundan farklı etkileniyoruz. Mali disiplinin olmadığını söylüyorsunuz. Mali ve bütçe disiplininden dolayı biz o otobüsün içinde oturuyoruz. Üstelik, Türkiye de 5-6 no'lu koltukta oturmuyor, daha iyi yerde oturuyor. Dünyadaki mortgage krizinden Türkiye en az etkilenen ülkeler arasında."
"Türkiye'de enflasyonla mücadele politikalarından vaz mı geçiliyor" eleştirilerini de yanıtlayan Çağlayan, gıda ve enerji fiyatlarındaki yüksek artış nedeniyle enflasyonun tüm dünyanın sorunu haline geldiğini ifade etti.
Çağlayan, işadamlarından gelen Türkiye'de büyümenin yavaşladığı ve piyasada ciddi durgunluk yaşandığı yolundaki eleştirilere "Sakın ha moralinizi bozmayın" şeklinde karşılık vererek şunları söyledi: "Moral bozmaya hakkımız yok, moral bozarsanız kendi ayağınıza sıkarsınız. Türkiye büyümede yüzde 7,5'lerden yüzde 4,5'e geldi. Geçen yıl Türkiye'ye 21 milyar dolar yabancı sermaye geldi."
 
 
TÜRKONFED ÜYELERİNİN ELEŞTİRİLERİ
 
1- Ekonomi çıpasız gidiyor
Enflasyon hedeflemesi, çeşitli etkenler sonucu artık eskisi gibi etkili olamayacak. IMF anlaşması da sonuçlandı. AB'ye girme süreci eski hız ve heyecanını yitirdi.
 
2- Popülizme geri dönüldü
Tarım ve enerji reformlarında yapılan değişiklikler, kamu ihale kanununda yapılması gündeme getirilen düzenlemeler, popülizm endişelerine yol açıyor.
 
3- Enflasyonla mücadeleden vazgeçildi
Enflasyon yeniden çift haneli rakamları gördü. Bu risk karşısında para politikası araçları ile mücadelenin çok etkili olması mümkün değil.
 
4- Maliye politikası gevşetildi
Maliye politikasında daha sıkı bir duruş bekleniyor. Ama Orta Vadeli Mali Çerçeve'de faiz dışı fazla hedefleri aşağı çekildi, bu da politika gevşetilecek biçiminde yorumlanıyor.
 
5- Hükümet siyasi gelişmeleri göz ardı ediyor
Hükümet, ekonomik durumun analizine siyasi gelişmeleri katmak zorunda. Siyaset çağdaş rayına oturtulmalı ve ülkenin hedefleri istikametinde bir rotaya oturması sağlanmalı.
 
6- Ülkeyi daha fazla yıpratmayalım
Ülke daha fazla yıpranmadan çatışma ortamından çıkarılmalı. Kapsamlı bir anayasa değişikliğine ihtiyaç var. Bunun en geniş biçimde mutabakat sağlanmadan yapılması ciddi çatışmalara yol açıyor.
TÜRKONFED hükümeti ekonomiyi başıboş bırakmakla, popülizm yapmakla ve enflasyonla mücadeleden vazgeçmekle suçladı. TÜRKONFED Başkanı Celal Beysel, hük...
 ( KB)

Referans



Bu haber 486 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,592 µs