İşte o rapor: Obama’nın yol haritası

Yahya Bostan’ın özel haberi:

ABD’de başkanlık yarışı tüm hızıyla sürüyor. Demokratların adayı Obama adaylığı kesinleştikten sonra, Cumhuriyetçi McCain’e özellikle ekonomi alanında yüklenmeye başladı bile. Hatta şimdiden kamuoyu araştırmaları yayınlanma başladı. Bu yoklamalara göre ABD’de “Obama fırtınası” esiyor. Çünkü şimdilik McCain’in altı puan önünde görünüyor.

Obama’yı iktidara zorlayan güç

Elbette ABD’deki yarış sadece iki kişinin, Obama ve McCain’in arasında geçmiyor. Bu iki kişinin etrafında şekillenmiş güç merkezleri var. Ve bu güçmerkezleri ABD’nin geleceğini şekillendirmek için birbirleriyle kıyasıya bir mücadele içerisinde.

ABD’den gelen son haberler birleştirildiğinde Obama’yı iktidara zorlayan, ABD’nin geleceğine yön vermek isteyen çok ilginç bir ‘klik’ ortaya çıkıyor: ABD’nin ‘derin’ demokrat kliği…

Dünya Büyük bir Satranç Tahtası!

Şimdi Obama’nın etrafında şekillenen o ilginç kliği ‘ele veren’ bilgileri resmin bütününü yakalayabilmek için sıralayalım. Bu bilgilerde öne çıkan isme dikkat!

• ABD eski Başkanı Jimmy Carter, son dönemde Ortadoğu konusunda attığı adımlarla dikkatleri üzerine çekiyor. Carter Nisan ayında çıktığı Ortadoğu turunda çok ilginç bir şey yaptı. Tecrit altındaki Suriye devlet Başkanı Esad’la görüştü. Hatta Hamas lideri Halit Meşal’le de… Dahası da var… Ramallah’taki Carter Center, Hamas’la temas kurarak kaçırılan İsrailli askerin ailesine mektup ulaştırmasını sağladı. Carter’ın Ortadoğu’da artan etkisinin aldığı Nobel Barış Ödülü’yle pek ilgisi yok. Carter ön plana çıkmak için ABD’de demokratların başkanlık yarışının sonucu belli olmaya başladığı dönemi seçti…

• Öyle ki Obama’nın adaylığı kesinleşirken, Carter bir adım daha attı. Obama’ya ve dolayısıyla Demokratların önemli bir kısmına selendi: “Hillary’i Başkan Yardımcısı adayı yapma. Bu Büyük bir hata olur.” Yani Carter ve bağlı olduğu klik Clinton’ları istemiyordu. Clinton’ların, iktidara geldiklerinde işlerini zorlaştırabileceğini düşünüyor olmalılar…

• Peki, Carter’ı Carter yapan, Ortadoğu’daki başarısıyla Nobel Ödülü almasını sağlayan, “gölge adam” kim? Bu sorunun yanıtına dikkat: Zbigniew Brzezinski! Brzezinski Jimmy Carter’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı’ydı. Türkiye’nin Ahmet Davutoğlu’su… Carter’ın döneminde ABD Dışpolitikasına damgasını vurdu. Carter sonrasında da pek çok yönetim onun prensiplerinden esinlendi. Büyük Satranç Tahtası kitabını bilirsiniz. Brzezinski sadece Amerikan yönetimlerini değil, dünyadaki pek çok siyasetçiye ilham kaynağı oldu.

• İşin ‘garip’ yanı Brzezinski, Obama’nın “çok genç, bu işi yapamaz” şeklinde eleştiriler aldığı dönemde de onu kanatlarının altına aldı. Brzezinski’nin desteği ABD basınında büyük yankı uyandırmıştı. Brzezinski’nin Obama’yı yönlendirdiği de basında sık sık vurgulanıyor.

• Bir de bu Brzezinski’nin bir oğlu var… Uluslar arası ilişkiler uzmanı Mark Brzezinski… Adeta babasının izinden gidiyor. Oğul Brzezinski’nin ne iş yaptığını biliyor musunuz? Çok garip ama gerçek: Obama’nın dışpolitika danışmanı.

Herhalde resim kafanızda şekilleniyordur. Obama’yı iktidara taşımaya çalışan klik işte bu!

Brzezinki’nin Türkiye raporu

Demek ki Obama ABD Başkanı olursa dışpolitikada nasıl davranabileceğini aşağı yukarı kestirebiliriz. Brzezinski’yi tanıyanlar daha çok diplomasi, “yumuşak güç”, “çevreleme” gibi kavramlara aşina olmalı.

Peki, Obama’nın başkanlığı döneminde Türk-Amerikan ilişkileri nasıl şekillenecek? İşte Brzezinski ekibi şimdiden bunun üzerinde çalışmaya başladı. Uluslar arası Stratejik Araştırmalar Merkezi CSIS’te “ABD-Türkiye Stratejik Girişimi” adıyla bir grup oluşturuldu. Bu grup bir yıl çalışarak ilişkilere yön vermesi beklenen bir rapor hazırlayacak. VOA’da yer alan bir habere göre CSIS, Türk-Amerikan ilişkilerinin yeniden canlandırılması ve gerginliklerden kaçınılması için yeni bir stratejik yapılanmaya gidilmesi gerektiğini savunuyor. Önerilen yeni stratejik yapılanmayla Türkiye ve dünyadaki değişiklikleri göz önünde bulundurarak ortak çıkarların bulunduğu konularda daha etkili işbirliği yapılması ve görüş ayrılıkları bulunan konuların da daha etkili bir şekilde idare edilmesi öngörülüyor. Bush döneminden sonra yeni yönetimin karşılaşacağı zorlukların bilindiği, ittifakların canlandırılması gerektiği ve Türkiye’nin de bu alanda öncelikli konuma sahip olacağı belirtiliyor. Bu arada hemen belirtelim: Zbigniew Brzezisnki CSIS adlı kuruluştaki en nüfuzlu isim…

Analizimizi son bir rapor haberiyle bitirelim: ABD Başkanı kim olursa olsun, Ocak ayında koltuğa oturacak kişiyi masasında bekleyecek ikinci bir rapor daha hazırlanıyor. O rapor da Pentagon’a ait. Geçtiğimiz hafta Savunma Bakanı Robert Gates “yeni başkana tehditler ve fırsatları” özetleyecek, ABD’nin boğuşması gereken sorunları detaylandıracak, yol haritası niteliğinde bir rapor hazırlanması emrini verdi. Bakalım ABD-Türkiye ilişkilerini hangi raporun sonuçları belirleyecek.

www.iyibilgi.com özel