Toptan neyin peşinde?

12 Haziran 2008 18:27 tsi
Önce senato önerisinde bulunup AK Parti'yi ters köşeye yatırdı. Şimdi parti liderleriyle değil, parti başkan vekilleriyle görüştü. Görüşmeden dişe dokunur birşey çıkmış değil. Peki bunlar hangi hedefe yönelik? Meclis başkanlığına rekor oyla seçilmesiyle

Anayasa Mahkemesi’nin yasamayı gasp eden kararının ardından ortaya çıkan krize çözüm olarak senatoyu öneren Köksal Toptan 22 Temmuz sonrasında Meclis Başkanlığı’na rekor oyla seçildi. Rekor oyla seçilmesi, yani CHP’nin desteğini alması şimdiki pozisyonlarını açıklıyor aslında.

İyibilgi, Toptan’ın önerisinden sonra Türkiye’de konuyla ilk analizi yazmıştı ve doğru noktadan yaklaşmıştı.

Meclis Başkanı olarak Meclis’in ve siyasetin alanının genişletecek önerilerde bulunacağına meclisin kıstırılmasını öngören bu senato önerisini dile getiren Toptan, en son da partilerin liderleriyle değil, başkan vekilleriyle görüştü.

Böylece partiler arası diyalogun ve meclisin ittifakının gücünü ve etkisini kırmış olacak gibi görünüyor?...

Görüşmeden çıkanların söylediği ''Tahmin ettiğiniz konular gündeme gelmedi'' açıklaması bu tezimizi doğrular nitelikte. Başkanvekilleriyle daha teknik konular konuşulmuş galiba.

Gerçekten öyle olmasa bile, “asıl meseleyi konuşmadık” açıklaması bile darbe karşısında partiler arası ittifakı bertaraf eden bir etkiye sahip, denebilir mi?

Toptan ayrıca TBMM Başkanlık Divanı toplantısında da Anayasa Mahkemesi’nin başörtüsü kararırının görüşülmesine izin vermemiş.

İşte Köksal Toptan’ın bu pozisyonları Meclis Başkanlığı’na rekor oyla seçilmesiyle ilgisiz değil. Değil, çünkü CHP’nin desteği, tıpkı Cemil Çiçek, Abdülkadir Aksu, Vecdi Gönül gibi AK Parti’yi frenleyecek bir amaç taşıyor. AK Parti de aslında bu aktörleri devletle köprü mahiyetinde değerlendiriyor. Böyle kriz zamanlarında ise bu aktörler asıl ait oldukları yere göre hareket ediyorlar.

Demirel’le yakın ilişkisi bilinen Köksal Toptan’ın bu pozisyonları da Meclis’in darbeye karşı direnişine ket vurmaya yönelik diye okunabilir muhtemelen?

Bugünkü köşesinde Ruşen Çakır irdelemiş:

“ANAP, DYP gibi partilerden gelenler bir sonraki partide daha üst bir konuma gelmek niyetindeler. Çünkü bir sonraki partinin merkeze daha da yakınlaşacağını varsayıyorlar ve gidecek başka yerleri de yok.”

Doğru…

Bu nokta da Toptan’ın meclisin darbe karşıtı direnişini kırma çabasını destekliyor. Çünkü ancak darbeye direniş göstermeyen bir meclis merkeze daha çok kolunu kaptırır, merkez tarafından daha çok öğütülür ve ancak böyle bir siyasi atmosferde buna katkı sağlayan merkez sağcılar daha öne çıkabilir… Tabi böylece merkez ideoloji ve iktidar da kendini yeniden üretmiş olur…

www.iyibilgi.com analiz İlhan Döğüş

Bu haber 1,060 defa okundu.