Asker topluma kırgın… | " /> Asker topluma kırgın… | "/>

En Sıcak Konular

Asker topluma kırgın…

11 Haziran 2008 09:00 tsi
 Asker topluma kırgın… Asker, yaklaşık 10 aydır (22 temmuz seçimlerinden bu yana) iç politikanın kapsamına giren konularda derin bir sessizliğe büründü. Neden acaba? - Mehmet Ali Birand'ın yazısı...

Mehmet Ali Birand - Hürriyet

Asker topluma kırgın…

Türk Silahlı Kuvvetleri şimdiye kadar hiç bu kadar sessiz kalmamıştı. Geçen hafta Genelkurmay’ın ve üst düzey emekli komutanların katıldıkları bir sempozyumda, nabızlarını tuttum. Asker şu aşamada suskunluğunu sürdürme niyetinde. Ancak, sonrası belli değil.

Herkesin dikkatini çekiyor.


Türk Silahlı Kuvvetleri uzunca bir süredir suskun. Bundan bir süre önce, Genelkurmay Başkanı ya da Kuvvet komutanları, iç siyaset veya dış politika konularında görüşlerini açıklar, gerektiğinde iktidarı eleştirirlerdi.


Hele 2007 yılı, bu açıdan çok fırtınalı geçmişti. Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde, laiklik ile ilgili gelişmelerde, DTP’nin genel seçimlere katılması öncesinde, Asker sık sık görüş açıklayıp, gidişi etkilemeye çalışmıştı.


Bu yaklaşımın en üst noktası, 27 Nisan’daki internet bildirisiydi. Kimine göre “e-muhtıra”, kimine göre ise “görüş açıklamasıydı”


Kuzey Irak’a müdahale ve Kuzey Irak yönetimiyle ilişkiler de, Askerin demeçli tepkisini çekmişti.


Hatırlarsınız, Org. Büyükanıt, Kuzey Irak yönetimi, hatta Talabani’yi kastederek “görüşme yapmanın hiç yarar sağlamayacağını” belirtmişti. Sonradan, “biz konuşmayız., isterse siyasiler konuşabilir” diye, tutumuna ince ayar getirmişti.


Asker, yaklaşık 10 aydır (22 temmuz seçimlerinden bu yana) iç politikanın kapsamına giren konularda derin bir sessizliğe büründü.


Neden acaba?


Bazıları, inanılmaz spekülasyona dayanan gerekçeler ürettiler. Başbakan ile Genelkurmay Başkanının ünlü Dolmabahçe görüşmesinde varıldığı ileri sürülen bir “yeni anlayış” a dikkat çektiler.


Ben, SAREM’in Akademilerdeki yıllık stratejik sempozyumunda direkt nabızlarını tuttum ve ilginç bir manzarayla karşılaştım.


Bu tip askeri toplantılara çok katıldım. Genelkurmay, dikenli konulardaki görüşlerini açıklar. Genelkurmay Başkanları konuşurlar, diğer üst rütbeliler koridorlardaki sohbetlerinde ve emekli komutanlar da daha açık şekilde görüşlerini açıklarlar. Adeta TSK’nın resmi olmayan bir kurultayı gibidir.


Bu defa farklı bir hava vardı.

ASKER, BİRAZ BURUK BİRAZ DA KIRGIN...


Sabah, henüz Anayasa Mahkemesinin kararının çıkmadığı saatlerde, son derece durgun bir hava vardı. Pek belli etmek istemeseler dahi, kaygı duyulduğu yüzlerinden okunuyordu.


“Ya mahkeme değişiklikleri kabul ederse ne yaparız?” cümleleri duyuluyordu.


Dikkat ettim, Genelkurmay Başkanı olsun, kuvvet komutanları olsun, iç politikaya girmemeye büyük çaba harcadılar.


Konuştukça, TSK’nın üst kesiminde biraz burukluk, biraz kırgınlık, biraz da kızgınlık hissettim.


Nedenini, yeni emekli bir kuvvet komutanı bana özetledi.


Yıllardır destek verdikleri, toplumun bir kesiminin şimdi “askerin konuşmamasını istediklerine” değindi. Özellikle bazı liberal, bazı laik çevrelerden gelen tepkilere kırgınlar.


Açıkça alınmışlar.


“Biz sustuk, hadi bakalım çözüm bu sorunu” cümlelerini sık sık duydum. Suskunluklarının diğer bir nedeni de, özellikle 2007’deki uyarılarının ve 27 Nisan bildirisinin ters etki yapması. “Etkinliğimiz tehlikeye giriyor. Artık konuşmamak daha doğru” diyen bir Genelkurmay yetkilisi, hemen eklemeyi de ihmal etmedi:


“Üstelik, artık top yargıda. Biz kenara çekildik. Ön plana çıkınca eleştiriliyoruz. İyisi mi, yargı kararını versin”.


Özetlemek gerekirse, TSK yeni bir yaklaşım arayışında...

* * *

ORG. BAŞBUĞ, FAZLA KONUŞMAYA KARŞI...


İki ay sonra Genelkurmay Başkanı olacak kişi Org. İlker Başbuğ. Yapısı itibarıyla, Org. Büyükanıt’tan çok farklı bir komutan. Uzaktan baktığınızda son derece katı bir görüntü verir. Oysa, hiçte öyle değildir.


Şimdiden söylenebilecek, Başbuğ döneminde Genelkurmay’ın vücut dilinin değişeceğidir. En önemli değişim de, Genelkurmay’ın açıklamalarında görülecek. Gerekmedikçe demeç verilmeyecek, sık sık konuşulmayacak.


Aslında Org. Başbuğ, Türkiye’nin en sorunlu ve en önemli döneminde görev alıyor. AKP’nin nasırına basıldığı bir süreçte TSK’nın başına geçecek. Herşey, Başbakan’ın tutumuna bağlı olacak.


Erdoğan’ın nasıl bir yaklaşımla ortaya çıkacağı henüz belli değil. Sertleşecek mi, yoksa “şeriatın kestiği parmak acımaz” mı diyecek?


Erdoğan sertleştiği taktirde, alt rütbelerden gelecek baskılara nasıl direnecek.


Aslında askeri tamamen susturmak çok güç. İdeali, TSK’nın kendi işini yapması ve siyasete karışmaması. Ancak, henüz bu noktaya varılabilmiş değil.


“... Kardeşim, bu ülkede lezbiyen dernekleri dahi görüş açıklarken, TSK’yı nasıl susturursunuz...” diyenlerin sayısı o kadar fazla ki... Bir gün ideal noktaya varacağız. Ancak o güne kadar TSK’nın 1 inci Başkanlarının en büyük sorunu hep “tepki vermek-vermemek” ikilemi arasında sıkışıp kalacak.



Bu haber 560 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,232 µs