Ankara Barosu da senato önerisine karşı

9 Haziran 2008 13:37 tsi
Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, ''çift meclisli sistemin, Türkiye'nin somut gerçeklerine ve gereksinimlerine uygun olmadığını'' savundu.

Coşar, yaptığı yazılı açıklamada, TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın "çift meclisli sistem" önerisinde bulunduğunu anımsattı.
 
Bu sistemin, Türkiye'nin somut gerçek ve gereksinimlerine uygun olmadığını ileri süren Coşar, sistemin yararlarının yanında, zaafları, sakıncaları ve zararları da bulunduğunu ifade etti.
 
Coşar, "Birinci Meclis'in tercihinin aksine, kimi çevreleri korumak amacıyla tasarrufta bulunarak meclisler arasında kurumsal çatışmaya yol açarlar. Tek Meclis yapısı içinde var olan oligarşik yapıyı ikinci Meclis'e de taşımak suretiyle oligarşik yapıyı fazlaca güçlendirirler. Her iki Meclis'te de aynı partinin çoğunlukta olması durumunda, çoğunluk diktasına gidişi daha da kolaylaştırırlar" dedi.
 
Anayasa Mahkemesi'nin kararı
 
Yüksek mahkemelerin kararları dahil, hiçbir yargı kararının tartışma ve eleştiri dışı olmadığını belirten Coşar, hukukun egemen ve üstün olduğu demokratik toplumlarda yargı kararları ile yasama ve yürütmenin her türlü tasarrufunun eleştiri ve tartışmalara açık olduğuna dikkat çekti.
 
Anayasa Mahkemesi'nin yükseköğretimde başörtüsüyle ilgili iptal kararının, kimi hukukçular, siyasiler ve basın mensuplarınca eleştirildiğine işaret eden Coşar, açıklamasında, "Ne var ki karara karşı özellikle günümüzün siyasi iktidarına yakın kimi basın organlarında yer alan, hakaret ve tehdit niteliği taşımakla hukukun, demokrasinin ve basın etiğinin diline ve ilkelerine uygun olmayan kimi tepkilerin kabul edilmesi mümkün değildir" ifadesine yer verdi.
 
Bu ve benzeri davranışlardan kaçınmak, Cumhuriyet'in ve Anayasa'nın kurumlarına saygılı olmak gerektiğini ifade eden Coşar, bunda en fazla sorumluluğun yasama ve yürütmeye düştüğünü kaydetti.
 
Kuvvetler ayrılığı ilkesi
 
Coşar, "Anayasa Mahkemesi'nin, Anayasa değişikliklerini sadece biçim yönünden incelemekle görevli olduğundan hareketle verdiği kararı eleştirenlerin, yasama organı üyelerinin de Anayasa'yla bağlı olduklarını ve hatta bunun üzerine yemin ettiklerini unutmamaları gerektiğini" bildirdi.
 
Kuvvetler ayrılığı ilkesinin, totaliter bir yönetime gidilmesinin önlenmesini amaçladığını belirten Coşar, "Bugün Türkiye'de olduğu gibi, kuvvetler ayrılığı ilkesiyle yakından uzaktan hiçbir ilgisi olmayan, bu bağlamda yasamayla yürütmenin iç içe geçtiği, sahip olduğu çoğunluğa bağlı olarak yasama organının yürütme erkinin emrinde ve denetiminde olduğu bir anayasal düzen içerisinde, kuvvetler ayrılığı ilkesini referans olarak almak suretiyle yargı organlarına yüklenmeye hakkı olmayan birinci organ yasama organıysa, ikincisi yürütme organıdır" dedi.
 
Coşar, "yürütme erkinin, yargı erki başta olmak üzere başka kurum ve kuruluşları eleştirmeyi ve onlarla kavga etmeyi bir yana bırakıp önce kendisini bir öz eleştiriye tabi tutması, iktidar sorumluluğu içerisinde davranması, ülkeyi içine düştüğü siyasi krizden çıkarması ve normalleştirmesi gerektiğini" ifade etti.

Zaman

Bu haber 576 defa okundu.