3 ülke? | " /> 3 ülke? | "/>

En Sıcak Konular

İran’dan sonra nükleer yapacak 3 ülke?

4 Haziran 2008 12:36 tsi
İran’dan sonra nükleer yapacak 3 ülke? Amerika’nın Tahran’ın nükleer arzusuna bakışında bir değişiklik yok. Muhtemelen yeni Başkan da aynı tavizsiz tutumu gösterecek. Ama İran’ın geri adım atmasını bekleyen de yok. O zaman ne olacak? İki yol var. Ya İran vurulacak veya ‘

Barack Obama’nın yeni Başkan olma ihtimalinin iyice sezilmesi durumunda hali hazırdaki Beyaz Saray yönetiminin, “giderayak” İran’ı vurabileceği bile söyleniyor. Ama şu veya bu şekilde, ABD’nin başında kim bulunursa bulunsun, Tahran’ın nükleer arzusunu engellemekten vazgeçmeyeceği de bir gerçek.

Zamanlama bir yana, Tahran cephesinin de nükleer faaliyetlerinden geri adım atmayacağı belli. Gelecek ne getirir bilinmez ama en krizli ABD-İran günlerinde bile taviz vermeyen İran’ın, siyasi değişim sürecindeki Amerika’ya bakarak, “şimdi” geri çekilmesi de zaten anlamsız.

Bu durumda geriye iki yol kalıyor. Birincisi şimdi veya Kasım ayından sonraki bir zamanda İran’ın vurulması. Bunun tartışmaları hala sürüyor ve bazı yorumculara göre, “Amerika’ya bile gerek kalmadan bu işi İsrail” yapabilir.

Ancak bu yolların kullanılmaması durumunda ne yapılacağı da tartışmalı. Ortadoğu’da nükleer dengeyi daha doğrusu “artık alışılmış” nükleer güçleri rahatsız eden İran çalışmalarının çatışmayla engellenmesi oldukça riskli.

Bölgeye etkilerinin ne olacağı, komplikasyonlarının nerelere kadar sirayet edebileceği eksiksiz kestirilemiyor. Peki bu durumda Batı bakış açısıyla sorulursa, İran nasıl durdurulacak?

Bu sorunun B Planı üzerinden yanıtı, aslında durdurmayı değil yeni bir denge süreci geliştirmeyi şekillendiriyor gibi.

Rahatsızlar ve müttefikler!

İran’ın nükleer gelişiminden huzursuzluk duyanlar sadece İsrail ve ABD değil. Bölgedeki ülkelerin neredeyse tamamı bu riskten hoşnut değil. Kimi ABD’ye yakın olduğundan kimi de zaten İran’a sınır olduğundan, askeri denklemin bozulma ihtimalinden huysuzlanıyor.

İran’a yönelik herhangi bir müdehalenin gerçekleşmemesi durumunda geriye sadece bir yol kalıyor gibi. Şimdilik açık biçimde söylenmiyor ama satır aralarında bu türden bakışların gizlendiğini görmek de zor değil.

Bu bakışların söylediği, İran’la, güvenilir ülkeler arasında bir “denge” kurmak. Peki kim bu ülkeler. Özellikle 3 ülkenin ismi geçiyor. Mısır, Suudi Arabistan ve Türkiye. Bu ülkeler öncelikle ABD’nin müttefiki ama aynı zamanda İran’ın yeni silahının dengeleri de bozacağına inanan ülkeler.

Yani soru şu; bu ülkelerin de nükleer silah yapma kapasitesine erişmeleri veya yapmaları planlanıyor olabilir mi?

Dediğimiz gibi resmi söylemler yok ortada ama işaretler mevcut. Örneğin, ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa Dairesi eski Başkan Yardımcısı ama daha önemlisi, Başkan adayı John McCain’in danışmanı Richard Burt-üstelik Türkiye’de bulunurken-şöyle diyor;

“İran’ın nükleer silah sahibi olmasının önüne geçilmeli. Durdurulamazsa, Türkiye dahil, Mısır, Suudi Arabistan ve Mısır da nükleer silah geliştirme çalışmaları başlatabilir.”

“Bundan daha açık ne olabilir” diyebilirsiniz ama söylediğimiz gibi resmi bir işaret henüz yok ortada. Öte yandan, bu zamanlamaya oldukça denk düşen ama Türkiye’nin günlük hengameleri arasında görülmeyen başka adımlar da var.

Daha geçtiğimiz Pazartesi yürürlüğe giren “ABD-Türkiye Nükleer Enerjinin Barışçı Kullanımı Anlaşması”.

Daha anlaşmanın isminde “barışçı” geçiyor ve iki ülke de anlaşmanın maddeleri arasında “nükleer silahların yayılmasının önlenmesi koşulları”na uyacaklarına imza atıyorlar ama neticede bu anlaşma, “teknoloji, malzeme, reaktör ve parçalarının nükleer araştırma ve nükleer enerji üretimi amacıyla transferinin önünü açıyor”.

Zaten Tahran’ın “ben silah değil nükleer enerji istiyorum” söylemi de bu değil mi? Yine da anlaşma bu bakış ile yapılsın veya yapılmasın, Tahran’ın nükleer emellerine yönelik ciddi sorunların yaşandığı bir dönemde, ABD ile İran’a komşu bir ülkenin nükleer anlaşması elbette önemli görülmeli.

Acaba aynı zamanlama ile Mısır ve Suudi Arabistan’da nükleer gelişmeler ne yönde?



Bu haber 1,700 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,234 µs