‘Türkiye'de tüm sivil toplum tehlike altında’

4 Haziran 2008 11:54 tsi
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Lambda İstanbul’un “ahlaka aykırı olduğu gerekçesiyle” kapatılmasını “keyfi ve önyargılı” bularak eleştirdi

Taksim Hill Otel’de düzenlenen basın toplantısına ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, İnsan Hakları İzleme Örgütü Temsilcisi Emma Sinclair-Webb, Amargi Kadın Platformu’ndan Pınar Selek katıldı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch/HRW) Temsilcisi Emma Sinclair-Webb, Lambdaİstanbul Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Travesti, Transseksüel (LGBTT) Dayanışma Derneği hakkındaki kapatma kararına tepki gösterdi.

‘Kendi önyargıları’

Derneğin, geçen hafta “ahlaka aykırı olduğu” gerekçesiyle kapatılmasını eleştiren Webb, “Yargıçların keyfi kararı, kendi önyargılarını yansıtmaktadır. Eğer Türkiye’de bir örgütlenme hukuka uygun hale getirilerek kapatabiliyorsa, tüm sivil toplum tehlike altında demektir” dedi.

ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, “Herkesi tek tipleştirmeye, herkesi birbirine benzetmeye çalışan bir dünyada, hayatın çeşitli renklerinin hiçbir yasa kalıbına sokulamayacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Taksim Hill Otel’deki basın toplantısına Uras, Emma Sinclair-Webb, Amargi Kadın Platformu’ndan Pınar Selek, Lambdaİstanbul gönüllüsü Sedef Çakmak, Mor ve Ötesi grubunun bataristi Kerem Kabaday katıldı. 

Mesajların samimiyeti

Webb, konuşmasında, kararı “keyfi ve önyargılı” diye nitelendirerek, “Türkiye’de bir örgütlenme hukuka uygun hale getirilerek kapatabiliyorsa, tüm sivil toplum tehlike altında demektir” dedi.
Bir süre önce İstanbul Vali Yardımcısı’yla yapılan bir görüşmede Lambdaİstanbul’a, İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne olumlu mesajlar aktarıldığını belirten Webb, açıklanan mahkeme kararının bu yöndeki mesajların samimiyeti konusunda soru işaretlerine yol açtığını vurguladı.

Yetkililerin iradesi

Webb, insan hakları ihlallerini rapor etme çabası yönündeki mesleklerinin gereklerini yerine getirmekte olan Türkiye’deki insan hakları savunucuları ile gazetecilerin birçok kez, “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” iddiasıyla yargılandığını kaydetti.
Webb, hükümetin siyasi iradesi ve onun adına hareket etmesi gereken devlet yetkililerinin iradesi sayesinde, Türkiye’de bazı sosyal gruplar ile azınlıklara karşı keyfi ve ayrımcı mahkeme kararlarının bu kadar kolay olmayacağına inançlarını da dile getirdi.

‘Kimse herkes gibi olamaz’

“Kimse herkes gibi olmak zorunda değildir” diyen Uras, Anayasa’nın 90’ıncı maddesinin, uluslararası hukuk kurallarının da amir hüküm olduğunu söylediğini vurguladı.
Uras, “Yani hukukun, insan haklarının ve demokrasinin evrensel kuralları iç hukuk hükmü olsa, savcılar ve yargıçlar buna uygun davransalar, Türkiye’yi ‘deli gömleğine’ sokmaya çalışan bu yaklaşımlardan kurtulacağız” dedi. Sedef Çakmak da temyiz süreci çerçevesinde Yargıtay’a başvuracaklarını açıkladı.

Milliyet

Bu haber 396 defa okundu.