AK Parti'den dinlemeye ağır tepki

28 Mayıs 2008 17:25 tsi
CHP lideri Baykal'ın dinlemeye yönelik yaptığı açıklamasını AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, 1940'lı yıllardaki CHP-Valiler olayına benzetti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, CHP'nin telekulak iddiaları ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi.

İŞTE FIRAT'IN KONUŞMASINDAN BAŞLIKLAR

- Ne söylersek düşündüğümüz ve yaptığımız şeylerdir ancak birileri nedense bir türlü halkı ikna edememenin sıkıntısıyla çeşitli ajitasyonlara başvurmaktan geri kalmıyor

- Dinleme suçuyla ilgili birçok yasal düzenlemeyi bu hükümet yapmıştır...

- Yasal olmayan düzenlemeler ve buna sebep olanlar hakkında ağır cezalar bu hükümet zamanında gerçekleşmiştir.

- Ancak bugünkü teknik şartlar içinde maalesef yasal olmayan dinlemeler yapılmaktadır. YouTube gibi ortamlarda görebiliyoruz.

- Bu tür açıklamalarının zamanlaması dikkat çekicidir. Böylesine dayanaktan yoksun iftiraların gündeme getirilmesi zamanlama itibariyle önemli bir konudur.

- GAP projemizin hayata geçirildiği zamanda bu şüphelerin ortaya çıkması ilginçtir.

- Sayın Baykal ne diyor... "Anamuhalefet Genel Merkezi'nde Genel Sekreterin konuşması dinlendi. Cuma günkü görüşme Pazartesi günü bir gazetede yayınlandı" diyor. Bu cümleden benim çıkarabildiğim "ortam dinlemesi" olduğudur. Demek ki Sayın Baykal dinleyenin kim olduğunu da belirlemiş demektir.

- Baykal'ın açıklamaları kelime kelime irdelenmeli... Dinlemenin kimin tarafından yapıldığı sayın Baykal tarafından bilinmektedir...

- Eğer bu belgeler var ise mutlak surette kamuoyuna açıklanmalıdır. Aksi halde CHP genel Başkanı müfteri sıfıdanı üstünden atamayacaktır.
Ayrıca bu iddia CHP Genel Sekreteri ile bir bürokrat arasında yapılan konuşmada alenen ortaya çıkmıştır. Acaba bu açıklama 1940'lı yıllardaki Valiler ile CHP arasındaki görüşmenin halk gözünden uzaklaştırılması ve bunu kamufle edilmesi mi hedeflenmektedir.
Bir Vali ile bir Genel Sekreterin arasında suç oluşturan konuşmanın kapatılmaya çalışılması beni endişeye sevketti.

- Böylesine çirkin bir konuşma halk gözünden gizlenmeye mi çalışılıyor...

- Bir yerde toplumu provoke ederek toplumda korku yaratarak devletle halk arasında güven duygusunu sarsarak ortamın bulanıklaşması ve bunun oya yansıması da gözlerden uzak tutulması gerekir

- Baykal'ın bu açıklamasını peşini bırakmayacağız. Bunu yargıya taşıyacağız ve yargı önünde onunla hesaplaşacağız. Bunu orda ispat edemezte yargı kararı ile müfteri kararını alarak bunu CHP'nin boynuna asmak en büyük iyiliklerden biri olacak.

- Dinleme cihazlarının satıldığını bunun tespitinin imkansız olduğunu öğrendim. Bunlar doğrudan devlet istihbarat güçleri tarafından yapıldığını söylemek abes. Bunu bir çok kişi yapıyor. Bunu önlemenin cezai yöntemlerin uygulanması ile ilgili. Bu da yargınıni işi. Çok ciddi düzenlemeler yapıldı. Bugün özel sektöre aittir mobil telefonlar. Orda dinleme olabilir. Ortam dinlenebilir. Bunu kimin yaptığı çok entrasan. Devlet güçleri tarafından deniliyorsa delillendirilmiş demektir. Bu kadar kesin konuşmasının başka anlamı olamaz. İspat da edilemezse halk dilinde adı var.

- Derin devletin hangi anlamda. Hukukka aykırı devletse AK Partinin onlardan uzak olduğunu biliyorsunuz. Şu konuşmada dahi o ilişkilerin kimin tarafından sağlandığı ortada.

- Paranoya hiç bir şeye çare değildir. Sadece siz rahatsız olursunuz. Korkacak şeyiniz yoksa lanet olsun dinleyene derim. Ondan rahatsızlık hissetmem.

- CHP'nin yapması gereken gazete hakkında işlem yapmasıdır. Bunun muhatabı ne hükümet ne de AK Parti'dir. Gündemi meşgul etmek için gensoru veriliyorsa bilemiyorum. Önümüzdeki hafta piyangodan ne çıkacak bilemiyorum. Bu yeni meclisin çalıştırılmaması yöntem. Başvurulacak yeri kendileri iyi biliyor. Mahkemelerdir. Devletin ilgili yerleridir. Nedense buralara başvurulmadan basın toplantıları düzenleniyor.

- BİTTİ - AYRINTILAR GELİYOR

İçişleri Bakanı Beşir Atalay da düzenlediği basın toplantısı ile "Böyle bir olayı üzüntü ile karşılarız olduysa... Konu araştırılmamış, neyin nasıl olduğu belirlenmemiş bir durumdayken çok ileri töhmet altında bırakıcı ifadeler kullanılması bizi üzer. T.C. Devleti, bir hukuk devletidir. Hiçbir şey keyfiliğe bırakılamaz. Biz AK Parti hükümeti olarak Türkiye'yi açık toplum yapmak için uğraştık. Katiyen hukuk dışı, kişi özgürlüğünü zedeleyen dinleme diye bir olayın tasvip edilmesi söz konusu olamaz. Bu sadece hukuka aykırı değil, gayri ahlakidir." diyerek CHP lideri Baykal'ın iddialarına cevap vermişti.

Samanyolu haber

Bu haber 580 defa okundu.