ABD-İsrail: ‘Masada Efsanesi’nin sırrı’ ne?

23 Mayıs 2008 12:58 tsi
2000 yıl önce İsrail’de bulunan Masada Tepesi’nde dramatik ve garip bir olay yaşandı. Bugün 60’ıncı kuruluş yılını kutlayan İsrail için bu efsane ‘herşey’ demek. Bu yüzden Başkan Bush törende yaptığı konuşmada, ‘bir dah

Kısa süre süre önce İsrail Devleti’nin 60’ıncu kuruluş yıldönümü yaşandı. Tel Aviv bu kutlamalara büyük önem verdi ve bir çok devletin liderini ağırladı. Tabii bunların başında ABD Başkanı geliyor.

Bush, bu kutlamalar vesilesiyle şöyle dedi; “İsrail’in nüfusu 7 milyon olabilir ama 300 milyonluk Amerika’yı da ekleyin”!

ABD-İsrail ortaklığının ne kadar derinlikli ve sağlam olduğunun bir tür şifai andlaşması olan bu beyandan daha açık ne olabilir diye sorulursa, muhtemelen tek yanıt, bu açıklamanın yapıldığı yer olur.

Zira Başkan bu açıklamayı “Masada Kalesi”nde yaptı. Ve Masada Kalesi, İsrail’i temsil eden herşey!

Aslında bu tarihi ikon, salt İsrail’in değil, Ortadoğu’da “kalıcı” olmaya ahdetmiş ABD’nin de misyonunu betimliyor.

Masada Kalesi’nin ilginç öyküsü pek bilindik değil. Oysa İsraillliler için, geçmiş ve ya gelecekteki “varlığının” yaşaması kararlılığının en belirgin örneği. Hal böyle olunca, Masada efsanesi aynı zamanda “siyasi bir düstur” anlamına da geliyor.

Öyküyü anlatacağız. Ama bu politik algıyı biraz daha iyi anlayabilmek için Bush’un sözlerine dönelim; “Bazıları, Ortadoğu’daki sorunlarımızı giderdiğimizde İsrail ile olan bağlarımızı koparacağımızı düşünüyor. Dünyanın en büyük terör sponsorunun dünyanın en ölümcül silahına sahip olmasına izin vermek, gelecek nesillere karşı affedilemez bir hıyanet olacaktır. İsrail 120. yaşını da kutlayacak.”

Görüldüğü gibi Bush’un “Masada söylevi”, bölgedeki İsrail kalıcılığı ve ABD’nin tercihi konusunda, düşman da tarif ederek “gelecek” vaadediyor. İşte bu vaad, Yahudiler’in Masada vakasından çıkardıkları sonuçla örtüyor. O sonuç, İsrail askerlerinin Masada Kalesi’ne gelerek ettikleri yeminle örtüşüyor; “MASADA BİR DAHA ASLA DÜŞMEYECEK”!

İşte ‘Masada’nın dramatik öyküsü!

İsrail'de, Ölü Deniz'in Batı sahiline yakın bir yerde Ölü Deniz'den 430 metre yüksekliğe sahip Masada denilen bir tepe vardır. Tepenin özelliği, dorukta bulunan, yaklaşık 630 metre uzunluk, 220 metre genişlikteki yerde tarihin en büyük kahramanlık öykülerinden birinin yaşanmış olmasıdır.

O dönemi yaşayan Josephius'un ‘‘Yahudi Savaşları'' isimli kitabına göre Masada tepesi yerli halk ile Romalılar arasında birkaç kere el değiştirdi. Ancak Milat'tan sonra 66 yılında Museviler burayı zaptettiler.

Böylece Masada, Roma zulmünden kaçan ve Romalılara karşı savaşan Musevilerin sığındığı bir kale oldu. Ancak 70 yılında Romalılar, Musevi isyanını bastırarak Kudüs'ü ele geçirdiler.

Romalı Komutan Flavius Silva aynen Şaron gibi karşı tarafın tapınaklarına bile tahammül edemeyen biriydi. Musevilerin, harabelerini ortaya çıkarmak için hálá uğraştıkları Tapınağı bu sırada yıktırdı, ama Masada'yı ele geçiremedi.

Çünkü oradaki Museviler teslim olmaktansa ölünceye kadar savaşmaya ant içmişlerdi. Nitekim Silva'nın 10 bin askeri Masada'yı tam üç yıl süreyle kuşatma altında tuttu. Buradan kaçan olmasın diye tepenin etrafını duvarla çevirdi. Yine sonuç alamadı.

"Bırakın karılarımız kötü yola düşmeden, bizden önce ölsünler; bırakın çocuklarımız ölsün, köleliğin acısını tatmadan…Onları öldürdükten sonra da karşılıklı olarak birbirimizi öldürelim" MASADA TOPLU ÖLÜMÜNÜN TANIĞI ANLATIYOR... Lütfen TIKLAYINIZ

Bunun üzerine, daha önce esir aldığı Yahudileri zorla çalıştırarak Masada'nın Batı tarafına Masada'ya saldırı sırasında kullanılmak üzere suni bir yamaç yaptırdı. Ve Masada'ya saldırdı.

Artık son gün gelmişti. Masada'da yaşayan ve kendilerini savunan 960 Yahudi, komutan Eleazar'ın emriyle toplandılar. Eleazar onlara son bir konuşma yaptı. Hepsine ‘‘Romalılara esir olmaktansa ölmeye hazır olmalarını'' söyledi.

Ölenler yiyeceklerini bıraktılar çünkü açlıktan öldükleri sanılmasın istiyorlardı. Masada'nın hurmaları 2000 yıl sonra nasıl canlandı? Lütfen TIKLAYINIZ!

Öykünün bundan sonrası oldukça dramatik. Eleazer, herkesi öldürmek üzere 10 kişi seçti. Bu on kişi 950 kişiyi öldürdükten sonra aralarından bir kişiyi de kalan dokuzu öldürmek için seçtiler. Ve o bir kişi görevini yaparak en sonunda kendini öldürdü. Bu olay, yanına 5 çocuk alıp ölümden kaçan bir kadın sayesinde öğrenildi.

Bugün hemen her İsrailli çocuk Masada'yı okul çağında ziyaret ediyor, her İsrailli asker, eğitimini tamamladıktan sonra yemin törenini Masada'da yapıp, oradaki direnişin anısıyla silah kuşanıyor.

Bu haber 14,747 defa okundu.