sığ | " /> sığ | "/>

En Sıcak Konular

Gazetesi de kendisi gibi sığ

21 Mayıs 2008 09:07 tsi
Gazetesi de kendisi gibi sığ Son olarak Murat Belge'nin de Radikal'den koparak Taraf'a geçmesi bardağı taşırdı. Ulusalcı Oray Eğin'e İsmet Berkan'a vurma fırsatı doğdu ve çok kötü vurdu.

Oray Eğin/Akşam

Gazetesi de kendisi gibi sığ
Ve Murat Belge de Radikal’den gitti. Medyada haziran ayında artık Taraf gazetesinin kapısına kilit vurulur diye tahmin ediliyordu. Halbuki Murat Belge bile orada gelecek görüp, kuruluşundan beri çalıştığı yeri bırakabiliyor. Tuhaf; gerçekten Taraf’ın nasıl çıktığını çok merak ediyorum. Çünkü gazete çıkarmak masraflı bir iş, Taraf da reklam almayan bir gazete.

Mesela Kanaltürk’ün satış gerekçesi olarak ulusalcı, sosyal demokrat işadamlarının kanala reklam vermemesinin etkisinin büyük olduğu söyleniyor. Hadi ulusalcılar reklam vermiyor, liberal işadamları da farklı değil ki. Taraf hem az satıyor hem de bu çevrelere yönelik yayın yapmasına rağmen bir türlü ilan alamıyor. Sayfaları ilansız çıkıyor, arada sırada “Cemaat”e yakın yerler tam sayfa kapatıyor o kadar. Asla ve asla bir gazetenin kendisini döndürmesi için yeterli değil.

Ama bir şekilde de ayakta kalmaya, insanları işe almaya devam ediyor Taraf. Varsa bu işin sırrını bilen, belki büyük medya patronlarına da yol gösterir. Zira büyük grupların desteklediği gazeteler bile günden güne küçülüyor, ekonomik tedbirler alıyor.

En başta da Murat Belge’nin bıraktığı Radikal. Koskoca Doğan Grubu’nu arkasına almasına rağmen ne transfer yapan, ne de tazminatlardan dolayı kimseyi işten çıkartabilen bir gazete.

Alt tarafı yayınevinin sahipliği olan ve Radikal’den bile çok daha az satan Taraf ise harcamalarında çok daha cömert. Bu mali yapıyı hakikaten incelemek lazım.

Neyse... Her şeyi bir yana bırakalım, Murat Belge’nin Taraf tercihinin de ne kadar doğru olduğunu teslim edelim. Taraf kuşkulu mali yapısını yayın çizgisine taşımayan bir gazete. Kırmızı çizgileri, duruşu, neyin ‘tarafı’ olduğu belli. Bugün liberale dönüşen eski solcuların çizgisinde, AKP’ye yakın bir gazete. Yazarları da bu şekilde belirlemiş durumda. Sonuçta Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan’ın kafasındaki çizgiye göre şekillenmiş.

Radikal ise neye hizmet ettiği belli olmayan savruk bir yayın organı. Hiçbir duruşu, hiçbir özelliği kalmadı. Sol-liberal diye çıktı ama ne liberal, ne de sol olduğundan söz edilemez. Hele hele Hasan Celal Güzel, Namık Kemal Zeybek gibi sağcı yazarlarıyla kafa karışıklığını iyice belli etmeye başlamış.

Bir oradan, bir buradan çalıyor. Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan, eskiden abilerinden öğrendiği üzere sıkı bir Demirel’ciydi şimdi ise AKP’ye yanaşmaya çalışıyor. Ama asla bir Sabah gazetesi gibi de kabul göremiyor. Ne de olsa Doğan Grubu’nun genel politikasıyla eli kolu bağlı.

Nedir peki Radikal?

Hiçbir şey. Başındaki adam ne kadar omurgasız, ne kadar ideolojiden yoksun ve akademik derinlikten mahrumsa yaptığı gazete de aynı yüzeysel çizgisini koruyor. İşte bugünlerde İnternet’te başlayan “Radikal’i okumayı bırakalım” kampanyası da bu yüzden anlamlı.

Peki nasıl oluyor da Radikal’i hâlâ bu vasıfsız yönetici yönetiyor, bu gazete bu şekilde çıkıyor?

Patronlar bazen ortalama gazeteciliğe ihtiyaç duyar da ondan. Gerçekten “radikal” yayın çizgisini belirlemiş bir gazete iyi haberci ve muhalif olmak zorunda, bu da Doğan Grubu’nun yer yer başını ağrıtabilir, bugünün şartlarında fazla gelebilir. Bugün o fonksiyonu en iyi Milliyet yapıyor ve hükümetin bu gazeteye tahammülü olmadığı ortada - içinde Hasan Cemal ve Taha Akyol gibi iki “arabulucu” olmasına rağmen. Erdoğan her fırsatını bulduğunda Milliyet’le inatlaşıyor.

Radikal ise birkaç kitap haberi, birkaç yabancı albüme ve filme yer vermesiyle entelektüellerin önüne atılan bir havuç. Bir büyük grup hem entelektüel gazete çıkartıyormuş gibi görünüyor ama içinde entelekt’e dair ne varsa boşaltıyor. Adı Radikal ama hiç kimseyi rahatsız etmiyor. İçinde radikale dair hiçbir şey de yok.

Bunu da en iyi yapacak kişiyi de bulmuşlar, kımıldatmıyorlar. Çünkü iyi bir gazetecinin Radikal’de gazetecilik yapması gerekecek. Halbuki bu çocuğa kartivizitinde Genel Yayın Yönetmeni yazması yetiyor, akşam sofralarında reklamcı arkadaşlarına bu sayede hava atıyor. O titr eksikliğini duyduğu başka unvanların, mesela üniversite diplomasının da yerine geçiyor. Karşılığında da hiçbir şey yapmama görevini başarıyla idare ediyor.

Böylece Doğan Grubu, zaten tirajı giderek eriyen ve etkinliği de kalmayan bir gazeteyi sadece belli çevreleri de elinde tutmak adına Radikal’le avutuyor. İleride lazım olabilir diye. Bu arada bazı hatırlı “arkadaşlar” da köşe yazarlığında vakit dolduruyor, emeklilik günlerini değerlendiriyor orada.

Ama şunu da unutmamak şart. Bugün ortalamaya ihtiyaç duyan patronlar, yarın öbür gün de iyi gazeteciliğe ve güçlü gazetecilere ihtiyaç duyar.



Bu haber 616 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,925 µs