En Sıcak Konular

Takip olabilir de, olmayabilir de! Garantisi yok!

16 Mayıs 2008 12:55 tsi
Takip olabilir de, olmayabilir de! Garantisi yok! Anayasa Mahtemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ün takip öyküsü, buraya dikkat, ‘herkesi rahatsız’ etti! İpucu sayarsanız, ‘olağan şüpheliler’den hiçbiri takipte yer almıyor denebilir! Daha ilginç olan kimsenin aklından geçeni sö

Kimse ağzındaki baklayı ortaya çıkaramıyor ama aslında “herkesi rahatsız” eden, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osmam Paksüt’ün takip edilmesi olayında, “olağan şüpheliler”in hiçbirinin şüpheli olmaması durumu var.

Fakat önce bu şüphelilerin kim olduğunun söylenmesi gerekiyor. Ama tarafların hiçbirisi
“kimin takip edildiği veya ettirildiği” konusunda ağzını açmıyor. Fakat akıllardan geçen öyle yoğun ki, neredeyse elle tutulacak durumda.

Tabii ki birinci “ikircikli soru” düşüncesi şu; AKP’nan kapatma davasının tam ortasında böyle bir takip vakasının çıkması, siyasi iktidarın mahkeme üzerinde bir baskı yaratma hamlesi olabilir mi?

Bu elbette ağır bir iddia ve ispatlanması çok zor olduğu gibi, “gerçek olması” da hayli şaşırtıcı sayılmalı. Ama akıllardan geçiyor işte. 

İkincisi yani tersi ise, daha da vahim. Ortada yüksek mahkemenin bir üyesine yönelik takip yoksa, Paksüt’ün tavrı nasıl değerlendirilmeli? Tabii özellikle hükümet üyeleri tarafından bu bakışın alenen dillendirilmesi zor.

Zor olsa da söylenmiyor da değil. Örneğin Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin şöyle diyor; “Resmen böyle birşeyin olması mümkün değil. İçişleri Bakanımız açıklama yapıyor, Emniyet Genel Müdürümüz açıklama yapıyor. Ama kendisini (Osman Paksüt) bu izlenime, böyle bir intibaya iten nedenleri araştırmakta yarar var.”

Şimdi ne demek bu? Devlet Bakanı Cemil Çiçek ise daha da esrarengiz bir açıkla yapmış durumda: “Mahkeme üzerinde kimse tezgahın peşinde olmasın. Tezgah kurmakta üstümüze yok. Mahkeme üyelerini rahat bırakalım. Dinleme yargı teminatı altındadır. Savcılar harekete geçer, biz kanunsuzluğun keyfiliğin arkasında olmayız.”

Çok güzel ama kritik soru şu; O “kimse”, kim? Sonuç olarak bu tatsız olay herkesi rahatsız etmiş durumda. Esasen, emniyetin belirttiği gibi olayın bölgedeki bir başka takip nedeniyle ortaya çıktığı iddiası da gerçek olabilir.

Neticede bir ülkede yüksek mahkemenin bir üyesinin takip edilmesi veya dinlenmesi ihtimali son derece çirkin ve rahatsız edici. Tersine, bu olayın o ülkedeki iktidar erki eliyle yaratıldığı “zımni” göndermesi de aynı ölçüde çirkin ve kabul edilemez.

Peki sonuç? Sonucu bize şu an resen soruşturma başlatmış olan Savcılık söyleyecek.



Bu haber 1,313 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,056 µs