En Sıcak Konular

Aleviler yol ayrımında...

7 Mayıs 2008 15:50 tsi
Aleviler yol ayrımında...
Türkiye'deki derin yapıyı deşifre eden Yusuf Gezgin şimdi de aleviler üzerinde oynanan tehlikeli oyunu açığa çıkardı.

Aleviler yol ayrımında

Aleviler Türkiye’de toplumun ana unsurlarından birisidir ve Kara Türk sınıfındandırlar. Kimi mağduriyetler yaşamalarına ve bazı ayrımlara, provakatif saldırılara maruz kalmalarına rağmen ülkeye, devlete sadakatlerini korumuşlardır. Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda diğer vatan evlatları gibi mücadele vermiş, ülkeleri için şehit olmuşlardır.

Aleviler Kürdüyle, Türküyle yerli Anadolu insanıdır ve Müslümandır. Toplumun genel dokusundan nüanslarla ayrılan özelliklere sahip, fakat aynı mayadan, aynı harçtandırlar. Ne var ki bazı Aleviler giderek ana gövdeden koparılmaktadır. Alevilerin de içine girmiş bazı kripto ecnebiler ülkede Alevi-Sünni farklılığını sürekli işleyerek bu iki kesimi birbirinden uzaklaştırmaya çalışmaktadır.

1980 öncesi Maraş’ta, Malatya’da, Çorum’da çıkarılan Alevi-Sünni kavgalarının; Madımak felaketinin; hemen ardından aynı sayıda insanın öldürüldüğü Başbağlar cinayetinin bu uzaklaşmayı ve kopmayı arzu eden kesimlerce planladığı ve icra edildiği açıktır.

Yıllardır bu kesime yatırım yapan, Alevilerin eğitimli insanlarına el atan, “kökü dışarıda” odaklar önemli miktarda Alevi vatandaşımızı İslam’dan ve bu ülkenin değerlerinden koparmayı başarmışlardır. Bir dönem üzerine bombalar yağdıracak ve haritadan silmeyi deneyecek kadar bu kesime düşman olan Sebataylar çok partili sisteme geçilince Alevilere yatırım yapmaya, Alevileri oy deposu olarak görmeye başlamışlardır. Kara Türklerin uyanışı karşısında Alevi-Sünni nüansını istismar ederek bu kesimi hep yanlarında tutmaya çalışmışlardır. Beyaz Türklerin nüfus ve nüfuzunun kifayet etmediği noktalarda Alevi kesim bir dolgu maddesi, kalabalık olarak kara Türklere karşı kullanılmak istenmiştir.

Anadolu insanının uyanışına paralel, derin yapılar Alevi-Sünni ayrımına ve Alevilere yönelik yatırımlarını artırmaktadır. Kripto Ecnebiler bu gün pek çok Alevi dernek ve oluşum içinde etkindirler. İçine sızdıkları Alevi kesimleri her geçen gün İslam’dan, Hz. Ali’den, Hacı Bektaşi Veli’nin tasavvuf ve edep yolundan uzaklaştırmakta, radikalleştirmektedirler. Bu kesim Aleviliği İslam’dan ayrı bir din, Alevileri Müslüman’dan başka bir şey haline getirmek istemektedir.

Derin odaklar son yıllarda yaşadığımız pek çok olayda da bazı alevi kesimleri sahneye sürmeyi başarmıştır. Antidemokratik mitinglerin, aristokratik ayrıcalıkları korumaya yönelik gösterilerin, darbe taraftarı nümayişlerin kitlesi çoğunlukla alevi kesimden devşirilmiştir. Atatürk’ün ve Cumhuriyetin cumhura karşı istismar edildiği pek çok olayın içine çekilmiştir Aleviler.

Toplumun bazı kesimlerinin Alevilere olumsuz davranmasının da etkisiyle Aleviler giderek toplumdan, İslam’dan ve gerçek Alevilikten kopuş yaşamaktadır. Bütün Alevileri töhmet altında bırakmak istemiyorum, ama Aleviler bir tercihte bulunmalılar. Bir yol ayrımında olduklarının, giderek Türk toplumunun ana kütlesinden uzaklaştırıldıklarının farkına varmalılar.

Aleviler yol ayrımındalar zira;

Ya Beyaz Türkleri tercih edecekler veya Anadolu insanı Kara Türklerin yanında yer alacaklar….

Ya asıl Aleviliğe dönüp Hacı Bektaşların, Ahmet Yesevilerin, Pir Sultanların yoluna girecekler; veya içlerine sızmış kripto ecnebilerin yönlendirmesiyle ateizme, Marksizme, anarşizme kayacaklar….

Ya Avrupalıların telkinleriyle hareket ederek, “Alisiz Alevilik” yorumuna kayarak Anadolu’dan, İslamiyetten uzaklaşarak batı güdümüne girecekler; veya Anadolu kültürünün İslam’ın bir parçası kalacaklar….

Ya aykırı, marjinal, militan ve militarist bir yapıyı tercih edecekler; veya bütünleştirici, kucaklayıcı bir yolu tercih edecekler…

Ya seçkinci, aristokratik, laik-çi kurum ve kuruluşların öncü kuvveti, altyapısı, tabanı; veya halkın parçası olacaklar….

Ya içlerindeki safraları atarak saf bir Anadolu Alevi yorumu kalacaklar; veya kripto ecnebilerin, Ermenilerin içinde barındığı Anadolu insanına karşı kullanılan bir yapı olacaklar…

Ya “devletin en hayati kurumlarında ısrarla temerküz ederek” Suriye tarzı, despotik, azınlıkçı bir idarenin peşinde koşacaklar; veya hakkını arayan, ama kendini toplumun diğer kesimleriyle eşit gören vatandaşlar olacaklar….

Ya toplumun hassasiyetlerine, değerlerine organize şekilde muhalefet ederek ayrışacaklar, marjinal bir kesimin irtica çığırtkanlıklarına malzeme olacaklar; veya kendi kültür ve değerleri yanında inançlı insanların haklarına da sahip çıkacaklar…

Ya giderek katılaşan, marjinalleşen, halktan kopuk bir partinin tapulu elemanları gibi davranacaklar; veya geniş katılımlı ve ılımlı siyaset yapmayı deneyecekler….

Ya derin kesimlerin organize ettiği (Çorum, Malatya, Taksim, Madımak vs.) provokasyonların kinci ve intikamcı takipçileri olarak dış güçlerin (özellikle Almanya) toplumu ayrıştırmaya yönelik uygulamalarının parçası olacaklar; veya bu provokasyonların arkasındaki gerçekleri araştırarak ülke kaynaşmasına katkıda bulunacaklar.

Aleviler bir taraftan hak talebiyle devleti eleştirirken diğer taraftan Sünni kesimimin en tabii haklarına karşı aristokratik devletin yanında durmakta, irtica, laiklik sopasını Sünni kesime karşı alabildiğine kullanmaktadır.

Aleviler devletin en stratejik organlarında, Orduda, Yargıda nüfuslarının çok ötesinde bir orana sahiptirler; ama (bir kısım aleviler) devletin kendilerine baskı uyguladığı konusunda şikayetten geri durmazlar, azınlık gibi davranmaya devam ederler.

Aleviler ve Türkiye bir yol ayrımında.
Gelecek yıllar farklılıklarını korumakla birlikte, ya Alevi-Sünni kucaklaşmasının yaşanacağı, mesafelerin kapatılacağı bir dönem olacak; veya husumetlerin devam ettirileceği, zenginliklerimizin, farklılıklarımızın başkaları tarafından istismar edilmeye devam edildiği yıllar olacak...

aktif haber



Bu haber 714 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,661 µs