1 Mayıs ve Taksim Semboldür, Kapatılsın | " /> 1 Mayıs ve Taksim Semboldür, Kapatılsın | "/>

En Sıcak Konular

1 Mayıs ve Taksim Semboldür, Kapatılsın

3 Mayıs 2008 11:43 tsi
1 Mayıs ve Taksim Semboldür, Kapatılsın “Nasıl türban, bir siyasal simge ise, ‘1 Mayıs-Taksim Meydanı’ ilişkisi de 1977’den beri siyasî semboldür; Kapatılsın!... Yok yok, türban değil kapatılacak olan; o, siyasî sembol olduğu için açılsın; Taksim meydanı 1 Mayıs gösteri

Prof. Dr. Namık Açıkgöz/Boyut Haber  

1 Mayıs ve Taksim Semboldür, Kapatılsın!

Evet, kapatılsın!...

Ve hattâ Taksim’de meydan diye bir şey bırakılmasın. (“Cami yapılsın” diyeceğimi zannediyorsunuz ama unutmayın, sizin değil, benim soyadım “Açıkgöz”J) Tarlabaşı tarafından başlayıp tarla yapılsın ve her zerresine iklim ve toprağına uygun koca koca ağaçlar; Sıraselviler tarafına da sıra sıra selvi dikilip manzara güzelleştirilsin. Asker Ocağı caddesi tarafı askerî kışla yapılsın; 7 Kuyular caddesinin tamamında kuyular açılsın; Gazhane Bostanı Caddesine biber gazı sıkalım…

Ben ne diyorum ya!...

Ciddi ciddi bir analiz yapacaktım; tuşlarım sapıtıp nerelere gitti?...

Neyse, sadede gelelim…

Cuma günkü 1 Mayıs gösterileri evlere şenlikti…

Beklenen yaşandı: Maskeli göstericiler, polisle karşılaşınca, çift amaçlı pankart sopalarını asıl amacında kullanmaya başladılar; o yetmedi, boş zamanlarında kaldırım taşı vazifesi görevi gören taşlar da, kendiliklerinden fırlayıp polislerin üstüne doğru gitmeye başladırlar. (Tıpış tıpış değil canım; havadan ve baya fırlatma hızında.) Mitingi düzenleyenler de, “İlle de Taksim’e!...” demeyi bırakıp pankart sopalarını ikinci fonksiyonuyla kullananların önüne gerçek, “Yapmayın, etmeyin! Bayramımızı zehir etmeyin!...” demekten göbekleri çatladı; 1 Mayıs’tan beri çatlak göbekle geziyorlar.

İşte zurnanın zırt dediği yer burası; polisler, ikinci fonksiyonlarıyla kullanılan pankart sopalarını ve kaldırım taşlarını görmezden gelip dükkân ve mağazalarında masum masum iş-güçlerinde olan; sokaklarda eeeyle aylak aylak dolaşan, sevgilileriyle el ele gezinti yapan insancıkları coplamaya bi başlasın, bi başlasın!... Televizyonda görünce içim cız etti yavrucuklara.

Ya hu, benim bu tuşlar da, 1 Mayıs deyince bir türlü ciddi olamıyor ha!...

Ben ne güzel ve ne ciddi şeyler yazacaktım oysa!...

Diyecektim ki, “Gireceğizciler ne kazandı; sokmayızcılar ne kazandı?”

Diyecektim ki, “Dünyanın her yerinde bayram havasında kutlanan bu bayram, Türkiye’de niye kavga ve kan’a endekslidir?"

 Diyecektim ki, “Nasıl türban, bir siyasal simge ise, ‘1 Mayıs-Taksim Meydanı’ ilişkisi de  1977’den beri siyasî semboldür; Kapatılsın!... Yok yok, türban değil kapatılacak olan; o, siyasî sembol olduğu için açılsın; Taksim meydanı 1 Mayıs gösterilerine kapatılsın.

***

-İyi de aga, her şeyi anladık; tamam… Fakat sokaklarda gördüğümüz yüzleri kapalı gençler, biber gazından korunmak için mi öyle yapmışlardı; yoksa “Suç işleyeceğiz; polisler bizi tanımasın.” diyerek mi yüzlerini kapatmışlardı?

-Valla, Ekmek Teknesi bittiği için bu suâlin cevabını ben veremeyeceğim. Sen bunu en iyisi Hasan Kaçan’a sor. O şimdi Star’da; yazar…

-Aga, o zaman şunu sorayım: Gaziantepteki 1 Mayısçılar, tam miting başlayacakken “İstiklal Marşı söylenecek mi, söylenmeyecek mi?” diye tartışmışlar ve bir karara varılamayınca da, “İstiklal Marşını söylemektense, mitingden vaz geçeriz.” diyerek alanı terk etmişler. Bu ne demek oluyor?

-Bak bu soru tehlikeli. Bunu pek yüksek sesle söyleme, 12 Eylülcüler duymasın!...

-Aga!….

-Kes!...

***

Ve fakir konuşuyor:

Fakir, bu yazıyı yazarken, gündüz ! Mayıs için sokağa dökülenlerden bazıları, karakollarda, kahramanlığa doğru ilk adımı atamanın heyecanı ile tir tir titriyorlardı.

18-20 yaşlarındaki mitingciler, loş varoş kahvelerinde, torunlarına anlatacakları kahramanlık hikâyelerinin ilk satırlarını konuşuyorlardı.

Miting tertip heyeti mensupları amaçlarına ulaşamamış olmanın kızgınlığıyla, hırslarını gazetecilerden çıkarırcasına telefonlara sarılıp yazar yazar dolaşıyorlardı.

Gazete yazarlarından bazıları, 1 Mayıs üzerinden iktidara tüfek atmak için namluyu yağlıyor; bir kısmı da yaşanan olayları ufak tefek görüp alınan tedbirlerin, provokasyonları engellediğiyle ilgili inciler dizmek üzere bilgisayarlarının başına oturuyorlar ve bir haftalık konu çıktığı için ağızlarının sularını zabt edemiyorlardı.

İktidar erkânı “Oh beeee!..” sohbetinin tadını çıkarıyordu.

İşçiler, emekçiler ve tüm vatandaşlar, 1 Mayıs’ı umursamadan Kurtlar Vadisi’ne dalıyordu…

Fakir?…

Fakir de bu yazıyı yazıyordu.

 



Bu haber 604 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,310 µs