Transfer sezonu açılıyor

0 0 0000 00:00 tsi
Milletvekili transfer sezonu açılıyor. Cumhurbaşkanı’nın ‘tüm yetkilerini kullanabilir’ iddiasının ayrıntıları ortaya çıktı. İddiaya göre ‘Çengel operasyonu’ düzenlenecek: 82 AK Partili Cumhurbaşkanı seçiminde oy vermez, 276 bulunamazsa seçim zorunlu olur

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in yeni cumhurbaşkanı seçimi sürecinde bütün Anayasal yetkilerini kullanacağı yönündeki iddialar üzerine başlayan tartışmaların perde arkası ortaya çıktı. Bugün gazetesinde yer alan bir habere göre, Başbakan Erdoğan’ın ya da AK Parti’den başka bir ismin cumhurbaşkanı olmaması ve “Bu Meclis’in cumhurbaşkanı seçmemesi” için şimdiden harekete geçen ‘siyaset mühendisleri’ erken seçim için bütün kozları oynayacak. Erken seçim için yapılan girişimlerin başarısızlıkla sonuçlanması halinde son silah olarak cumhurbaşkanlığı seçiminin kilitlenmesi gündeme getirilecek.

O tarihe kadar erken seçim için yapılan girişimler başarısızlıkla sonuçlanırsa, cumhurbaşkanlığı seçiminin kilitlenmesi yolu denenecek. Anayasa’nın 102. maddesine göre seçim süreci şöyle işliyor:

“En az üçer gün ara ile yapılacak oylamaların ilk ikisinde üye tam sayısının üçte iki çoğunluk oyu sağlanamazsa üçüncü oylamaya geçiliyor, üçüncü oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğunu sağlayan aday Cumhurbaşkanı seçiliyor. Bu oylamada üye tam sayısının salt çoğunluğu sağlanamadığı takdirde üçüncü oylamada en çok oy almış bulunan iki aday arasında dördüncü oylama yapılıyor, bu oylamada da üye tamsayısının salt çoğunluğu ile cumhurbaşkanı seçilemediği takdirde derhal TBMM seçimleri yenileniyor. Seçilen yeni cumhurbaşkanı göreve başlayıncaya kadar görev süresi dolan cumhurbaşkanının görevi ise devam ediyor.”

Yeni cumhurbaşkanı seçimi için en az 276 oy gerekiyor. Yapılan plana göre, şu anda 357 milletvekiline sahip AK Parti’de 82 milletvekili cumhurbaşkanlığı seçiminde partisinin belirleyeceği adaya oy vermez ve 276 bulunamazsa otomatikman erken seçime gidilmesi gerekecek.

Bu plana göre, 82 milletvekilinin partiden istifa etmesi de gerekmiyor. Bu milletvekillerinin, cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti adayına oy vermeyerek gerekli en az oy olan 276’nın bulunmasını engellemeleri yeterli olacak. Ancak, 82 milletvekilinin AK Parti’den istifa ettirilerek, TBMM’de bir başka grubun daha oluşturulması senaryoları da konuşuluyor. Bütün bu hesapların hükümeti yıkmaktan veya bir hükümet değişikliği gerçekleşmesinden çok tamamen cumhurbaşkanının mevcut parlamento tarafından seçilmemesine yönelik yapıldığına dikkat çekiliyor. Yüksek Seçim Kurulu kaynakları, bu zamana kadar pek rastlanmayan böyle bir durumun yaşanması halinde seçim için en az 3 ay süre gerektiğini ifade ettiler. Bu senaryonun gerçekleşmesi halinde 10. Cumhurbaşkanı Sezer’in en az üç ay daha görev başında kalabileceğine işaret ediliyor.

Refahyol Hükümeti’nin Başbakanı Necmettin Erbakan 18 Haziran 1997’de Çankaya Köşkü’ne çıkarak istifasını verdi. RP, DYP ve BBP’li milletvekillerinin imzalarının yer aldığı bir protokolü de istifasıyla birlikte Demirel’e veren Erbakan, “Görevi Çiller’e verin hükümetimiz hazır” dedi. Erbakan’ın istifasını vermesinin ardından Çiller, “Cumhurbaşkanı Anayasa’nın gereğini aynen uygulayacaktır. Benim partimde hiç kimse genel başkanının Başbakan olduğu bir hükümete ‘hayır’ demez. Meclis ne isterse o olacaktır” dedi. Cumhurbaşkanı Demirel, Erbakan -Çiller ikilisinin protokolünü dikkate almayarak 20 Haziran’da hükümet kurma görevini ANAP lideri Mesut Yılmaz’a verdi. Bu arada DYP’li milletvekillerinin istifasına yönelik operasyon da start aldı. DYP’den 42 milletvekili çeşitli sebeplerle istifa etti. Büyük bölümü DYP’den istifa eden milletvekillerinden oluşan DTP’nin Genel Başkanı Cindoruk’tan Yılmaz’a destek geldi. ANAP, DSP ve DTP’nin oluşturduğu, bağımsızlarla CHP’nin desteklediği 55. hükümet işbaşı yaptı. Yılmaz - Ecevit - Cindoruk üçlüsünün oluşturduğu ANASOL-D hükümeti 30 Haziran’da Demirel tarafından onaylandı.

kaynak Bugün

Bu haber 283 defa okundu.