Savaş pilici Hillary!

28 Nisan 2008 19:30 tsi
ABD Başkan adayları neden Ortadoğu’da yüzlerce nükleer silaha sahip olan ve bunları kullanmakta hiç bir sorun görmeyen İsrail hakkında bir şey söylemiyor?

Beyaz Saray’da gece üçte o telefon çaldığında gerçek bir kızıl kanlı Bayan Başkan ne yapar? Generalleri çağırır ve onlara İran’ı “yok etmelerini” emreder. Diğer bir deyişle, 70 milyon insanın ölmesini emreder.

Saat gecenin 10’u ve dışarıda Philadelphia şehir merkezinde Hyatt’da Demokratik Senatör Hillary Clinton’ın zafer mitingi var ve Mei-ling Wang çok ama çok kızgın. Başkanlık birinciliğinde Philadelphia’da Clinton Obama’yı yendikten sonra sokaklardaki coşkulu Hillary ve Senatör Barack Obama destekçileri birbirlerine daha üstün gelmeye ve seslerini daha çok çıkarmaya çalışıyorlar ancak Wang’ı kızdıran bu değil.

Wang, Asyalı-Amerikan hayalinin en güzel örneğini dışa vuruyor. Harvard’da yüksek lisans, Maryland Üniversitesinde doktora ve Philadelphia Bilim Üniversitesinde yardımcı profesörlük yapmış biri. Ancak kendisi merhum Çinli “Yönetici” Deng Xiaoping tarafından yüceltildiği gibi “zengin olmak görkemlidir” yolunu takip etmeyi seçmedi. Sosyal Dışlama Bilgi Ağı’nın yöneticilerinden biri olarak gelişmekte olan ülkelerdeki fakir, evsiz, haksızlığa uğramış, dışlanmış kişilerle çalışmaktadır. Ve Clinton’lara söyleyecek birkaç cüretkâr sözü var.

"Clinton destekçilerine rastladım ve neden pek çok önemli mesele hakkında Clinton’ın yalan söylediğini sordum. Bana herkesin yalan söylediğini söylediler. Ben bir öğretmenim. Onlara gözümün içine bakın dedim. Çocuklarınıza yalan söylemenin iyi bir şey olduğunu söyleyebilir misiniz? "

Wang “gerçek bir Amerikan kahramanı” olarak Obama’yı savunuyor ve şuna vurgu yapıyor; “başlangıçta hiçbir şeyi yoktu. Biz Amerikalıların takdir ettiği kişiler onun gibi biridir, eşinin (Bill’in) kaynaklarını kullanan ya da (Cumhuriyetçi Senatör John) McCain gibi zengin eşi olan biri değil."

Hillary Pennsylvania’da yaşlı (Florida’dan sonra ikinci) Katolik (oyların %40’ı) kadınlar (oyların neredeyse %60’ı) tarafından desteklenerek kazandı. Mavi yakalı beyaz adamlar da – “acı” ya da değil – yardım ettiler. Ohio’dan daha kırsal olan Pennsylvania, oy kullananların çoğunluğunun (%55) liseyi bile bitirmeyenlerden oluştuğu bir eyalet.

Hillary’nin zafer mitinginde dışarıda toplanan kalabalığın açığa çıkardığı şey pek çok anketin teyit ettiği şeydir. Hillary’ye oy verenlerin en az dörtte biri inatçı; adaylığını kesinleştirirse asla Obama için oy kullanmayacaklar. Karl Rove’un arazi temizleme siyasi oyun kitabındaki tüm hileleri kullanmakla yetinmeyen, böylece Demokrat Parti içinde potansiyel felaketin sorumlusu olan Hillary arazi temizleme yaklaşımını Orta Doğu’ya da uzatmak zorunda kaldı.

(Nükleer) postacı kapıyı iki kere çalmaz

ABC'nin Good Morning America programında, Hillary’ye İran İsrail’e nükleer silahlarla saldırırsa başkan olarak ne yapacağı soruldu. Sorunun kendi içindeki öncülü zaten mantığa aykırı. İran’ın tek bir nükleer silahı yok; nükleer silah toplamaya çalışmıyor bile (ABD istihbaratı da bunu kabul ediyor); ve İslam İnkılâbı lideri Ayetullah Humeyni’yi hatırlatan Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney sivillerin soykırımı anlamına gelen nükleer silahın “İslami kurallara karşı” olduğuna zaten vurgu yapmıştı. Hamaney “bizim nükleer silahımızla patlayıcı güçlerimiz inancımız, gençliğimiz ve en zor olaylarda en üstün güç ve inancı gösteren halkımızdır ve böyle olmaya devam edecektir” diye belirtti.

Gene de Hillary azimliydi. Şöyle dedi: “Onların İsrail’e ahmakça saldırı çıkarmayı düşünebilecekleri gelecek 10 yıl içinde, biz onları tamamen yok edebileceğiz.” Bunun “söylenmesi korkunç bir şey olduğunu” kabul ediyor ama çok abartılan İran tehdidini abartı gerçek olduğu için sorgulamıyor ve “İran’ı yöneten insanların” sert konuşmasını anlamaları gerektiğini ekliyor. Böylece kendini “onları pervasız, ahmakça ve trajik bir şey yapmaktan belki caydıracak” zekice bir mesaj göndermiş durumuna koyuyor.

Batı Şeria ve Gazze’deki İsrail’in neo-kolonileşme ve toplu cezalandırması hakkında Hillary’den tek bir kelime bile yok. Ortadoğu’da nükleer silahlara gerçekte sahip olan ve bunları kullanmakta bir sorun görmediğini açıkça beyan eden tek ülke olan İsrail’in yüzlerce nükleer savaş başlıklarından tek bir söz yok.

Mei-ling Wang Hillary’nin “yalanları” olarak nitelendirdiği şeye kızgın olmakta mantıklı. Demokrat Parti içindeki sertliğin zehirli bir virüs gibi yayılmasının bu açık bir delildir. Hillary şu anda neredeyse muhtemel Cumhuriyetçi adayı McCain’den ayırt edilemez duruma geldi. McCain, Irak’ta sadece yüzyıllık savaşı düşünmekle memnun olmayarak Beach Boys’dan çaldığı ünlü “bombala, bombala İran’ı bombala” şarkısını söylüyor. Hillary Irak’taki savaşı bitirmek istediğini playback yapıp duruyor ama sonra İran’ın “yok edilmesinden” bahsediyor.

Her iki aday açıkça Siyonist yeni muhafazakârları ve ABD’deki Amerikan İsrail Kamu İlişkileri Komitesi lobisini tatmin etmeye çalışıyor. Ama hepsinden çok Hillary İran’a olası bir saldırıyı geliştirmek bağlamında iki taraflı bahse giriyor. Artık Başkan Yardımcısı Dick Cheney nihai hedefini ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığına atanan itaatkâr, fırsatçı, karşı isyan uzmanı General David Petraeus ile sürdürmekte serbest.

Hillary'nin konumlandırması tüm ihtişamıyla ve kibriyle Washington İmparatorluğunu ifade ediyor. Sadece McCain’in değil Hillary’nin de başkan olması Ortadoğu’da daha çok savaş anlamına gelecektir. Hillary’nin “Ortadoğu’da barış” hakkında abartılı sözleri için bu kadarı fazla. Ancak gerçek trajedi Philadelphia şehir merkezindeki zafer partisi mitingindeki gürültücü sokak destekçilerinden hiçbiri ya da daha geniş kapsamlı olarak ona oy verenlerin hiç biri savaş pilici Hillary’nin gerçek renginin farkında değil.

 

Pepe Escobar  Globalistan: How the Globalized World is Dissolving into Liquid War (Küreselleşme: Küreselleşen Dünya Nasıl Sıvı Savaşında Çözülüyor) (Nimble Books, 2007) ve Red Zone Blues: a snapshot of Baghdad during the surge (Kızıl Bölge Mavileşiyor: Kuvvetlerin geçici olarak güçlendirilmesi sırasında bir Bağdat enstantanesi) kitaplarının yazarıdır. Yazara pepeasia@yahoo.com. adresinden ulaşılabilir.

Bu makale Hale Kaplan tarafından TİMETURK için tercüme edilmiştir.

 

Bu haber 448 defa okundu.