En Sıcak Konular

Avrupa Barış Meclisi kuruldu

28 Nisan 2008 13:38 tsi
Avrupa Barış Meclisi (ABM) önceki gün Almanya’nın Düsseldorf kentinde gerçekleştirdiği kongre ile kuruluşunu ilan etti.

Avrupa Barış Meclisi kuruluşunu duyurduğu kongrede, iç işleyiş kurallarını; 51kişiden oluşan Koordinasyon Kurulu ve 11 kişiden oluşan Sekreteryasını delegelerin onayı ile belirledi. Kongre, barış aktivisti Pippa Baca’ya adandı. Düsseldorf kentindeki Dieter-Forte Gesamtschule’de 26 Nisan 2008 Cumartesi günü gerçekleştirilen kuruluş kongresine Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden yaklaşık 300 kişi katıldı. Saat 11:00’de başlayan kuruluş kongresinde ilk olarak kongreyi yönetecek divan oluşturuldu. Doğan Özgüden, Turgut Öker, Koray Düzgören, Aysel Kılavuz, Kemal Uzun ve Hüseyin Avgan oybirliğiyle divana seçildiler. Toplantıya, Türkiye Barış Meclisi adına Prof. Dr. Cengiz Güleç, Alman Sol Parti Milletvekili Hüseyin Aydın, Norman Paech ile Prof Dr. Andreas Buro ve Almanya Barış Konseyi sözcülerinden Dr. Peter Strutynski’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda barış aktivisti katıldı. Kuruluş kongresinde, Almanya Kürt Dernekleri Federasyonu (YEK-KOM), Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF), Göçmen Dernekleri Federasyonu, Dersim Federasyonu, Kürdistan İslam Hareketi (CİK), Alman Sol Parti NRW temsilcileri, Êzidî Federasyonu, Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF), Kürt Enstitüsü, Alman Birleşik Hizmet Sendikası (ver.di) ve birçok dernek ve kurum temsilcileri de hazır bulundu.

Çakır, Meclis’in gerekliliğini anlattı

Kongrede ilk sözü ABM Girişim Komitesi üyesi Murat Çakır aldı. ABM kuruluş çalışmaları hakkında katılımcıları bilgilendiren Çakır, Türkiye ve Almanya’nın Kürtlere ve insan hakları temsilcilerine yaklaşımını eleştirerek başladığı konuşmasında bu örneklerin ABM’nin oluşturulmasının, sosyal, politik ve kültürel alanlarda barış dilinin egemen kılınmasının ne denli gerekli olduğunu kanıtladığını söyledi. Karşı karşıya bulundukları ikili göreve dikkat çeken Çakır, şunları söyledi: “Bu görevlerin bir tanesinin, başta eşgüdümlü çalışmak durumunda olduğumuz Türkiye Barış Meclisi ve barış ile demokrasiden yana olan güçlerle dayanışmada bulunmak, onları desteklemek, Avrupa Parlamentosu ve AB Komisyonu, Avrupa’daki hükümetler, parlamentolar, partiler, sendikalar ve sosyal hareketler nezdinde Kürt sorununun barışçıl çözümü, barış ve demokrasinin gerçekleştirilmesi için girişimlerde bulunmak ve etkin bir kamuoyu çalışması yapmak olduğunu düşünüyoruz.” Çakır, Avrupa’daki farklı etnik ve dinsel kökenli göçmenlerin Türkiye Barış Meclisi Kuruluş Bildirgesi temelinde birer barış elçisi olarak ortak çalışmalar yapmalarını sağlayacak platformların yaratılmasının son derece önemli olduğunu belirtti. Kürdün kazanımının Türkün de kazanımı olduğunun bilinciyle hareket edilmesi gerektiğini söyleyen Çakır devamla; “Kürt sorununun barışçıl çözümünün salt Kürtlerin değil, başta Türkler olmak üzere, bölgenin tüm halklarının bugünü ve geleceğini aydınlatacak bir adım olacağı inancı ile üstlendiğimiz görevi yerine getirmeliyiz” diye konuştu.

Güleç: Barış ruhu dayanışma yarattı

Türkiye Barış Meclisi adına katılan Prof. M. Cengiz Güleç ise Türkiye Barış Meclisi’nin açılış konuşmasını okuyarak başladığı konuşmasında, “İnsanların içinde savaş korkusunu besleyip büyütmek, savaşa ticaret, kazanç ve iktidar gözüyle bakan kurnazlığa gereken cevabı, barış savunucuları, ödeyecekleri bedel ve ortaya koyacakları özveri ile verceklerdir” diye konuştu. Barış ruhunun, farklı kişilikler ve yapılanmalardan gelen insanların arasında dil birliği, dostluk, mizah ve dayanışma duygularını açığa çıkardığını söyleyen Güleç, “Bizler çelişkilerimizi çözemesek de toprağa gömmeyi, birbirimize kapattığımız kapıları açmayı, iyi niyetle birbirimizi anlamayı, çatışmanın yerine birlik kültürünü yeşertmeyi başardık” dedi. Çok yoğun ilginin olduğu ve tartışmalı geçen kongrede, AABF Başkanı Turgut Öker ve Doğan Özgüden de birer konuşma yaptı.

Avrupa Barış Hareketi’nin çözüme katkıları

Konuşmaların ardından Frankfurter Rundschau gazetesinden Edgar Auth’un moderatörlüğünü yaptığı “Avrupa Barış Hareketi’nin Kürt Sorunu’nun Barışçıl Çözümüne Katkıları” başlıklı bir panel yapıldı. Panele konuşmacı olarak Prof. Andreas Buro, Prof. Norman Paech (Sol Parti Milletvekili) ve Peter Strutynski katıldı. Panelin açılış konuşmasını yapan Edgar Auth, “Barış hareketi olarak kamuoyu yaratmak durumundayız. Türk ve Kürtler arasında barışı geliştirmek, terörize edilmemeleri, düşüncelerini özgürce ifade etmeleri, Avrupa’da Kürt ve Türk barışı için çalışmalıyız” dedi. Barış mücadelelerinin zorlaştığını, herşeye rağmen barış mücadelelerinin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Norman Peach ise şunları dile getirdi: “Bizim yapmak istediğimiz Türkiye’yi demokratikleşme yolunda desteklemek ve bu Kürt sorununun barışçıl çözümüyle mümkün. Bu AB süreci ile mümkün. Terör kelimesi daha zor. NATO ve ABD öncelikle bu kelimeyi yarattılar ve bunun üzerinden dünya çapında yeni dünya düzenini oluşturmaya çalıştılar. Halkların, hareketlerin damgalanması üzerinden bu düzen sağlanmaya çalışılıyor. Bana bir davada PKK terör örgütü mü değil mi konusunda bir uzman raporu yazmam istenmişti. Yazdım ve o zaman demiştim ki; PKK kendi kaderini tayin hakkı için mücadele eden bir örgüt. Temel hakları elinden alınan bir halkın silahlı mücadele de dahil mücadele hakkı vardır. Ben Kürt hareketini gelişim kültürü için önemli buluyorum ki silahlı mücadeleyi sonuçlandırmak için çaba içinde olması da çok önemli.”

Diğer panelist Prof. Andreas Buro da Türkiye’nin askeri metotlarla yaklaşarak Kürt mücadelesini bitirmeyi amaçladığını anımsattı. Prof. Buro, terör kavramının devletler tarafından tek taraflı kullanıldığını ve ulusal ve kimlik mücadelesi veren güçlerin bu kavramla suçlandığını kaydederek, “Kürt Hareketi’ne karşı kullanılan bu kavrama karşı bizler burada olduğu gibi çeşitli mücadele yöntemleri geliştirmeli ve amacımız değişik devletleri ve barış yanlılarını da kazanmak olmalıdır. Merkezi çalışmalarımızda bu bir madde olarak alınmalıdır” dedi.

ABM’nin işleyiş kuralları belirlendi

Verilen aranın ardından Girişim Komitesi tarafından hazırlanan ABM’nin İşleyiş Kuralları taslağı okunarak, katılımcıların tartışmasına sunuldu. Kongrenin en tartışmalı ve heyecanlı geçen bu bölümünde eleştiri ve öneriler sonucunda “Avrupa Barış Meclisi İç İşleyiş Kuralları” belirlendi. İç İşleyiş Kuralları’nda özetle; ABM’nin bağımsız bir meclis olduğu, her türlü şiddet ve ayrımcılığı reddettiği, ABM’nin üyelerinin, çeşitli meslek grupları ve kitle örgütleri temsilcileri ile aydınlar olduğu, ABM’nin sorun çözen ve sorunu taraflarıyla paylaşan bir yöntemi benimsediği, kadın temsili konusunda tam eşitlik sağlanacağı, oturumlarında çok dilliliği benimsediği, ülke barış meclisleri ile ona bağlı kent barış girişimlerinin kurulmasını teşvik edeceği vb. hususlar karar altına alındı.

Kongre Pippa Bacca’ya adandı

Avrupa Barış Meclisi İç İşleyiş Kuralları’nın oylanarak kabul edilmesinin ardından ABM Koordinasyon Kurulu üyelerinin seçimine geçildi. Girişim komitesinin değişik ülkelerden en az ikişer kişinin katılımı ile 35 kişiden oluşmasını önerdiği Koordinasyon Kurulu’na delegelerin yoğun ilgisi nedeniyle toplam 63 kişi aday oldu. Aday tespiti konusunda yaşanan tartışma, eleştiri ve önerilerin ardından bazı delegelerin adaylıklarını geri çektiği görüldü. 35 kişi olarak düşünülen Koordinasyon Kurulu; delegelerin onayı ile 51 kişi olarak tespit edildi. Birçok delegenin söz alarak eleştiri ve öneriler getirdiği kongrede, bir delegenin önerisi ile ABM Kuruluş Kongresi, geçtiğimiz haftalarda İtalya’dan barış için yola çıkan ve 5 ülkenin ardından gittiği Türkiye’de tecavüz edilerek öldürülen barış savunucusu sanatçı Pippa Bacca’ya adandı. Karar bütün delegeler tarafından alkışlarla karşılandı.

Koordinasyon Kurulu

Koordinasyon Kurulu’na seçilen isimler şöyle: Murat Çakır, Günay Aslan, Hüseyin Avgan, Turgut Öker, Ömer Polat, Mehmet Şahin, Kemal Uzun, Işık İşcanlı, Koray Düzgören, Doğan Özgüden, Mustafa Peköz, Engin Erkiner, Yaşar Kaya, Erkan Demirtaş, Veli Yadırgı, Gule Karahasan, Mustafa Yaşacan, Mehmet Özgül, Fuat Kav, Songül Karabulut, Özlem Alev Demirel, Ali Can, Fırat Yurtsever, Kenan Azizoğlu, Derviş Ferho, Ender Karataş, Ahmet Karamus, Kemal Görgülü, Bülent Gündüz, Nuray Şen, Erkan Kobanlı, Mehmet Güven, Ömer Kıral, Ayhan Demir, Behçet Kızılyel, Haşim Kutlu, Veli Roj, İlhami Erdoğan, Hasan Kutlu, Ali Gürsu, Gül Güzel, Necati Akın, İhsan Gedik, Baki Coşkun, Nihal Bayram, Vasfi Varol, Pınar Tuğcu, Mesut Demirkaya ve Kemal Göktepe. Sekreteryada ise; Murat Çakır, Turgut Öker, Yücel Özdemir, Günay Aslan, Pınar Tuğcu, Mehmet Şahin, Songül Karabulut, Işık İşcanlı, Doğan Özgüden, Koray Düzgören, Mustafa Peköz yer aldı.



Bu haber 1,510 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,247 µs