En Sıcak Konular

Bir cinayet, iki darbe planı ve fikri takip

15 Nisan 2008 16:32 tsi
Bir cinayet, iki darbe planı ve fikri takip Türkiye'yi sarsan Hrant Dink cinayetini iki serserinin işi olduğuna bizi ikna etmeye çalışanlar gazeteler... Darbe günlüklerine gülüp geçen ya da görmemezlikten gelen köşe yazarları... Hepsi yanıldı, bizleri de yanılttılar. Yasemin Çongar şimdi de Ergene

Yasemin Çongar / Taraf     

Hatırlıyorsunuz değil mi?
Hrant Dink’in katledilmesinden hemen sonraydı.
Ogün Samast, Yasin Hayal, Erhan Tuncel adlarını henüz yeni öğrenirken biz, birileri de bu adamları nasıl bilmemiz, cinayeti nasıl çözümlememiz gerektiğini buyuruyordu köşelerinden.
“Varoş psikopatları” demeliydik bu canilere; her birinin birer “yalnız kurt” olduğuna inanmalıydık.
Hâşâ cinayetin arkasında “derin güçler” aramamalıydık.
Tıpkı Danıştay saldırganı Alparslan Arslan gibi, Ogün Samast’ın da “iklim gereği adam vurası gelen bir yalnız adam” olduğunu yazmalıydık kafamızın bir yerine.
Hatta “Keşke bunlar organize işler olsaydı, o zaman işimiz ne kolaydı” diye yüksek sesle hayıflanmalıydık.
Esas zorluk, tek başına hareket eden bu sersem canilerin psiko-sosyal çözümlemesini yapmaktı zira.
Neyse ki bunu en âlâsından yapacak sosyo-medyatik kalemler vardı.
Bize düşen, onların yazdıklarını dikkatle okuyup yürekten inanmaktı.

    *  *  *

Demokratlığın belki de en önemli şartıdır tevazu.
Demokratsanız, “Düşünüyorum öyleyse yanılırım” dersiniz.
Medyada demokrat tavrın en temel ölçüsü de bu olsa gerek.
Demokrat bir kalem olma çabası mütevazı olmayı gerektiriyor.
Mütevazı bir kalem olmaksa sadece bir konuyu ilk kez yazarkenki ‘belki’ler, ‘galiba’lar, ‘bence’ler ile değil, aynı zamanda dürüst bir fikri takiple mümkün.
Samimi yanılgılarla kasıtlı yanıltmalar arasındaki farkı, en başta peşinen kabullenilen hata payları kadar, netleşen hataları zamanında kabullenmek de ölçüyor.

***

Cinayeti yalnız bir kurdun yalnızlığının fevri bir anında işlemediğini biliyoruz artık.
Hrant Dink’in öldürülmesinin uzun bir zaman, ayrıntılı bir biçimde planlandığını biliyoruz.
Bu planlardan devletin haberdar olduğunu da.
Haberdar devlet görevlilerinin cinayeti durdurmak için parmağını kıpırdatmadığını da.
Eldeki bulgular, yapılan itiraflar gösteriyor ki, yargı sürecinin engelsiz ve adil işlemesine izin verilirse, Hrant Dink’in ‘devletin kurbanı’ olduğu şüphesi sabitlenebilir.
Engelsiz ve adil bir yargı, cinayeti önceden bilen dönemin Trabzon Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Öz başta olmak üzere, bazı muvazzaf subayların da mahkeme önüne çıkarılmasını şart kılıyor.
Peki, burada dürüst bir fikri takip gerekmiyor mu?
Cinayet sonrası “varoş psikopatları” edebiyatını yapanlar, kasıtlı bir yanıltma çabası değil de samimi bir yanılgı içindeydiyseler eğer, şimdi Hrant Dink davasının gerektiği gibi genişleyerek görülmesini en başta onların istemesi gerekmez mi?
Netleşen hatayı kabullenmelerini beklemek çok mu?

    *  *  *

Hatırlıyorsunuz değil mi?
Nokta dergisinin ‘Darbe Günlükleri’ni yayımlamasından hemen sonraydı.
2004’te dönemin dört kuvvet komutanının iki ayrı askerî darbe planladıklarını daha yeni öğrenirken biz, medyadaki başka birileri de bu planları günlüğüne not eden eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli oramiral Özden Örnek’in “Bu günlükler benim değil” demesinden başka bir şeyle ilgilenmiyordu.
Nokta’nın yayınını karalamaktı onların işi.
“Ciddi basın” sayıyorlardı kendilerini ve bu ciddiyetin gereği olarak günlüklere “itibar etmedikleri” için övünüyorlardı.
Örnek’in yalanlamasına değil de, “Elimizde belgesi var” diyen gazeteci Alper Görmüş’e inananları hedef alıyorlardı hatta.
Günlük hakkındaki yayınları “sivil andıç” ilan etmekten geri durmuyorlardı.
Bize düşen başkalarının yazıp onların ısrarla yazmadıklarına hâşâ inanmamaktı.

    *  *  *

Alper Görmüş geçen cuma beraat etti.
Mahkeme, Özden Örnek’in Görmüş hakkındaki “neşren hakaret” ve “iftira” suçlamasında, suçun unsurlarının oluşmadığına karar verdi.
Adalet yerini bulmadı.
Zira hukukun işlemesinin önüne mahkeme eliyle set çeken bir hükümdü bu.
Mahkemenin neticesini etkileyen başlıca delile sıcak patates muamelesi yapılmış; hâkim beraat kararını sanki darbenin deliline dokunmamak için vermişti.
Bilişim Suçları Bürosu’nun darbe günlüklerini içeren CD’nin Özden Örnek’in bilgisayarından çıktığını saptamış olmasının üzeri örtülmek istendi böylece.
CD’nin otantisitesini saptayan rapor mahkeme tutanaklarına geçmedi.
Adalet yerini bulmadı.
Ve beraat eden Alper Görmüş şimdi temyize gidiyor.
Israrla, demokratça fikri takip yapıyor.
Çünkü engelsiz ve adil bir yargı, Sarıkız ve Ayışığı darbelerini planladığı günlüklerde yazılan dönemin dört kuvvet komutanının mahkeme önüne çıkarılmasıyla mümkün ancak.
Peki, Görmüş’ün Nokta’sını darbe planlarını açığa çıkaran yayını nedeniyle tukaka edenlerin, bu yayını ciddiye alan gazetecileri “sivil andıç” yazmakla suçlayanların bugünkü tepkisi ne?
“Bahar geldi, ben gidiyorum” demek.
Samimi yanılgılarla kasıtlı yanıltmalar arasındaki farkı ortaya koyacak dürüstlükte bir fikri takip yapıyorlar mı?
Netleşen hatalarını kabulleniyorlar mı?
Hrant Dink cinayetinde, darbe günlüklerinde hep yanıl(t)mışlar, umurlarında mı?
Peki, şimdi aynı taktiği Ergenekon soruşturmasında kullanmalarına, çete haberlerine karartma uygulayıp ısrarla yanıl(t)malarına şaşırıyor muyuz?



Bu haber 756 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,620 µs