Baykal Erdoğan'a niye güvenmiyor?

15 Nisan 2008 15:15 tsi
Grup toplantısında gündeme ilişkin öenmli konuları yorumlayan CHP Genel Başkanı Baykal, takdir ettiği halde Erdoğan'a yine de güvenmediğini söyledi. Peki ama neden?

Deniz Baykal'ın konuşmasından bazı satır başları:

Bu hafta yine ilgi çekici tartışmalarla karşı karşıyayız. Önemli bçr dönemden geçiyoruz. Hedef oluyoruz. İftiralara maruz kalıyoruz. Bizim için öenmli olan Türkiye'nin başarısıdır. Biz görevimiz yapıyoruz.

EKONOMİK SIKINTI Ekonomi kaygı verici bir tablo sergiliyor. Biz bunu uzun süreden beri söylüyorduk. Yaşanan sıkıntıları dünyada yaşanan sorunlara bağlamak da elbette mümkün değildir. Türkiye'nin durumu, dünyadaki gelişmelereden farklı olarak olumsuz işaretler vermiştir. Türkiye bu skınıtlı dönemde en ağır darbeyi yemiş ülke konumunda görünüyor. Türkiye benzeri diğer ekonomilerin en altında kaldı. S&P ve MOOYS gerekli uyarıları yapmıştı. Büyüme 2004'den beri sürekli düşmektedir. Büyüme rakamları gerçeği yansıtmıyor. Büyüme çok ciddi bir şekilde düşüş trendi içine girmiştir. Her türlü makyajlama çalışmalarına rağmen işsizlik artmaktadır. Enflasyon artık düşmüyor. Düşme hızını bırakmıştır. Mutfaktaki enflesayon bu açıklanan enflasyon rakamlarından çok çok faklıdır.

DIŞA BAĞIMLILIK Türkiye AKP iktidarı döneminde ekonomisini dış dünyaya teslim etmiştir. AKP iktidarı döneminde Türkiye dışarıya 185 milyar değerinde kaynak transferi yapmıştır. Bunlar elde avuçta ne varsa sattılar. Elde ettikleri dövizleri de kullandılar. AKP Türkiye'den para çıkışının kanallarını açtı. Şu anda altın yumurtlayan tavuğun kesilme noktasına geldik.  Cari açık AKP iktidarı döneminde 1 buçuktan 3,8'lere çıktı. Üretimde ithalat bağımlılığı yüzde 70 düzeyine çıktı. Özle sektör yatırım yapamaz halde.

GAP NE OLACAK? Yıllardan beri söylüyoruz. Bu GAP nme olacak. Milyarca dolar gelirt getirecek, pamuğu artıracak, pirinci artıracak proje. Sadece yapılacak sulama barajlarını bağlamak. Tamamlanan barajların suyu tarlaya akmadı. Ama yapılamıyor. Neden? Çünkü proje buna destek vermiyor. 1 buçuk milyon insan AKP döneminde tarımdan koparıldı. İşsizlerin arasına yeni işsizler katıldı. İnsanlar büyükşehirlein varoşlarında toplandı. Toprak Malzeme Ofisisi (TMO)'nün piyasyı düzenleyen yetkisi elinden alındı. Bakliyatta fiyatlar dünyada yüzde 20 artarken Tür4kiye'de yüzde 91 arttı. Bakın bu gidişat dünyadaki dengelerle ilgili değil, dolarla ilgili değil AKP'ninm kafasını yanlış şeyelre yormasıyla ilgilidir. Krizin temel sebebi tarımı umursamamasıdır. Tekstil ülkesi Türkiye, pamuğun anavatanı Türkiye Yunanistan'dan pamuk alıyor.
PARADAKİ İNÖNÜ Başbakan herşeyi getiriyor CHP'ye ve sonra da Deniz Baykal'a bağlıyor. herşeyden dolayı, kolayı buldu, sıkıştığı zaman Baykal'ı ve CHp'yi suçluyor. Danıştay cinayeti ile ilgili de bizi suçlamıştı. 1938 yılında paralardan Atatürk'ün resminin çıkarılmasından dolayı beni suçladı. Ben o zaman altı aylıktım. Daha emekliyordum. Erdoğan herşeyi bizi yüklüyor. Keneddy cinayet ile ilgili suçlamayı da bize yüklesin. Diyorlar ki "bunlar Atatürk'ün resimlerini paradan çıkardılar." Daha Atatürk sağken Türkiye birkaç yıl daha yeni devlet olarak para basmamışken, çıkan yasada Atatürk'le birlikte kararlaştırmış ki Reisicumhur'un resmi parada olmalıdır. İnönü şöyle anlatıyor: Atatürk, 'yeni devlet kurduk, devletinin gücünün kanıtlanması, meşruiyetin oturtulması için reisicumhurun resmi olacak demiş... Bunu düzenleyen de Atatürk'ün kendisi...

ERDOĞAN GEL SEN DE YAP Benin hakkımda ne yolsuzluk iddiası var. Ne yalan söylemişin ne de takiyye yapıyorum. Ben kimsenin arkasına saklanmıyorum. Saklanıyorsan sen saklanıyorsun Sayın Tayyip Erdoğan. Ahlakımız, onurumuza siyasetimize güveniyoruz. Bizi, Atatürk'ün arkasından siyaset yapmakla suçluyor. Ben ona diyorum ki gel sen de Atatürk'ün arkasında siyaset yap. Dinin arkasında siyaset yapılmaz ama Atatürk'ün arkasında siyaset yapılır. Geçen haftanın en sevindirici olayı, AKP kongresinde 10. Marşı'nın söylenbmesidiri bence. Ne müthiş olay. Şimdi şöyle diyenler çıkabilir: "Başsavcı iddianameye yazdı ya ondandır..." Hayır bence öyle değil, Atatürk o kadar büyük ki, 80 yıl sonra bile kendisini bunalra kabul ettirdi. Başbakan ne zaman sıkışsa, "CHP Atatürk'ün resimlkerini sildi" diyor. Paradaki İnönü resmi Erdoğan'ın kurtulma stratejisi oldu. Bunu Sebahattin Önkibat da yazısında hatırlattı. Erdoğan Belediye Başkanı iken yine aynı şeyi söylemişti.

ERDOĞAN'A GÜVENMİYORUZ Başbakan geçen hafta 'Milletimizin laiklikle problemi yoktur' dedi. Erdoğan'ın halk laikliği benimsedi tespiti çok öenmli ve güzel. Başbakan'ın laikliğe sahip çıkar konuma gelmesi çok önemli. Başbakan daha önce, "Biz hazmettire hazmettire geliyoruz" demişti. Yine 2005'te 23 Nisan'da 'Laikliği yeniden yorumlamak gerekli' dedi. Şimdi milletimiz anladı diyor. Şunu bir anlasaydın. Bu lafları söyledin ya, ne kadar inanalım diye aklımızdan geçiyor.  Açıkcası Erdoğan'ın laiklik konusundaki görüşlerine güvenmiyoruz.

Erbakan 'Milli Görüşçü'dür, Erdoğan 'işbirlikçidir.' Erbakan Milli Görüşçü olmanın bedelini ödedi. Bunlar işbirlikiçi olamının siyasetini güdüyorlar.

(AYRINTILAR GELECEK)
Haber 7

Bu haber 619 defa okundu.