İmzalayacaksın değil mi? İmzala, imzala!

11 Nisan 2008 10:38 tsi
Yazdıklarımızın mürekkebi kurusaydı iyiydi ya, olmadı. Kapatma davası, AB ziyareti, IMF Başkanı’nın açıklamaları, Soros kılçığı derken, bu ülkenin bakanı ‘borcu erken kapatmak yok’ diyebildi. Şimdi IMF’le yeni anlaşma imzalanacak

İyibilgi’nin dün “IMF bir ‘kene’ türü mü?” başlıklı haberi, Türkiye’nin IMF’e olan “az” borcunu kapatarak, ilişkiyi keseceği vaadlerinin ne olduğunu sorgulamıştı.

Dahası, Başbakan’ın daha 2007 yılı başındaki bu vaadinin, IMF ve temsil ettikleri zaviyesinden “tehdit” olarak görülüp, AKP’nin içinde bulunduğu sıkıntılı sürece nasıl katkı yapmış olduğu sorgulanmıştı.

"IMF bir 'Kene' türü mü?" haberi için TIKLAYINIZ

Tabii IMF anlaşmalarının kesilmeyeceği de iddia edilmişti. İşte üzerinden daha 24 saat geçmeden, Bakan Mehmet Şimşek konuya “açıklık” getirdi; “Borcu erken kapatmak yok”!

Aslında bu cümle nasıl bir cümledir üzerinde durmak gerekiyor. “Borcu erken kapatmak yok” nasıl bir ekonomi mantığıdır, borcun devam etmesi ne anlama gelir, Türkiye’nin elini kolunu bağlayan, dış ilişkilerde pranga sayılan borç illetinden bir an evvel kurtuluş yollarını dışlayan bakış nedir sorgulamak icap ediyor.

Ediyor ama durum zaten ortada. Şimşek bu sözleri hangi zamanlama ile söylüyor? Partisinin kapatma davasının kabus gibi üzerlerine çöktüğü, AB “Başbakanı”nın Türkiye’de bulunduğu gerçeklerini yadsıyarak yanıt aranabilir mi?

Soros’un ve IMF Başkanı’nın bir gün arayla verdiği demeçlerin, Türk politik dinamikleri üzerindeki etkisi fark edilmeden, bu gelişmeler anlamlandırılabilir mi?

Peki şimdi ne olacak? Bakan Şimşek’e göre gönümüzde iki yol var. Türkiye IMF ile ilişkilerinde ya program sonrasi izlemeye geçecek ya da “ihtiyati” stand-by anlaşması imzalayacak.

Hangisini yapacak dersiniz? Muhtemelen yine anlaşma imzalayacak. İmzalarsa da bu sözlerimiz anımsansa da kıymetsiz olacak.

Bu haber 2,358 defa okundu.