methiye! | " /> methiye! | "/>

En Sıcak Konular

Özkök'ten Baykal'a methiye!

11 Nisan 2008 09:20 tsi
Özkök'ten Baykal'a methiye! Ertuğrul Özkök, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı Ahmet Hakan'ın programında izledi ve "Baykal methiyesi" olarak nitelenebilecek bir köşe yazısı kaleme aldı.

Ertuğrul Özkök / Hürriyet

Haksız mı Allah aşkına

Şunu çok merak ediyorum.Acaba Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın söylediklerini, tarafsız biçimde değerlendirebiliyor mu?

Önceki akşam CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın programında Deniz Baykal'ı dinlerken bu soru aklıma geldi.

Baykal'ın bazı konulardaki tutumu benim de hoşuma gitmiyor.

Ama önceki akşam onu izlerken, söylediği iki şey var ki, kendi kendime, "Evet son derece haklı" dedim.

Gelin bu cümleleri birlikte bir kere daha okuyalım.

* * *

Baykal, kendine yüklenenlere şunu söylüyor:

"Yaşadığımız krizin nedeni ben miyim? Niye çözümü benden bekliyorsunuz?"

Samimi olalım.

Bunu söylemekte haksız mı?

Türban kararıyla başlayıp Anayasa Mahkemesi'ne açılan davayla devam eden krizden sorumlu siyasetçi Deniz Baykal mıdır?

Baykal'a istediğiniz kadar kızın, ama biraz vicdanınız varsa bu soruya "Evet" demeniz mümkün değil.

Ama önceki gecenin bence en önemli saptaması bu değildi.

Baykal bir şey daha söyledi ki, bence, bu krizin aşılmasını sağlayacak sihirli anahtar onda saklı.

Bugün o anahtar üzerinde durmak istiyorum.

* * *

Cümleleri değişik olabilir.

Ben, anlattıklarını biraz özetleyerek ve keskinleştirerek aktarıyorum.

CHP Genel Başkanı şunu söylüyor:

"Başbakan Erdoğan işine geldiği zaman ABD ile uzlaşabiliyor, anlaşabiliyor. İşine geldiği zaman AB ile uzlaşıp onun istediklerini yapıyor. Bunu yapabilen bir insan, Türkiye Cumhuriyeti'nin değerleriyle niye anlaşamıyor, niye barışamıyor, niye onun temel ilkelerini benimseyemiyor?"

İtiraf edeyim, bu soruyu sormak bugüne kadar aklıma gelmedi.

Oysa öyle çok ince, çok zeká isteyen bir soru değil.

Ama son derece önemli, hayati bir soru.

İşittiğim an, ben de aynı soruyu sormaya başladım:

"Neden?"

Yani AB üyeliği için, kendi tabanından tepki geleceğini bildiği halde 301'inci maddede değişiklik yapmayı göze alan bir siyasetçi, Cumhuriyet'in temel değerleri üzerinde nihai bir barışı sağlayacak tavrı niye benimseyemez?

Tabii bu soru daha gaddarca da sorulabilir.

Türklükle ilgili meseleler, İslam'la ilgili meselelerden daha mı az önemlidir?

Ben böyle bir soruyu sormam.

Çünkü hiçbir insanın bu ikilem içinde kalmasını, bunlardan birini tercih etmek zorunda bırakılmasını içime sindiremem.

Ben sormam ama böyle bir sorunun aklıma gelmesine de mani olamam.

* * *

Deniz Baykal'ın bu sorusunu çok, ama tahmininizden çok önemsedim.

Çünkü uzun süredir aradığımız uzlaşmanın sihirli anahtarının bu cümlede saklı olduğuna inanıyorum.

Tabii aynı soruyu, dönüp kendime de soruyorum.

AB'nin temel değerleri üzerinde uzlaşmayı kabul eden bir laik, onun Avrupai yorumları üzerinde tartışmayı neden kabul edemez?

Bence buradaki sorun, gerçek olmaktan çok psikolojik.

Yani güvensizlikten kaynaklanan bir iletişim eksikliği.

O yüzden önce Türk toplumunun çeşitli kesimleri arasında kesilen iletişimi yeniden kurmamız lazım.

İşte sorunun en temel noktası burada kendini gösteriyor.

Bu güveni kim kuracak?

Bunu herkes ötekinin üstüne atmaya kalkarsa, kriz çözülemiyor.

Onun için yine Deniz Baykal'ın ilk sorusuna geliyorum.

"Krizin nedeni ben miyim ki bana geliyorsunuz?"

Bence bu soru önemli.

Çünkü güveni sağlama görevi önce Başbakan Tayyip Erdoğan ve AKP'nin.

O nedenle kendisinden rica ediyorum.

Baykal'dan geldi diye bir kenara itmeyip bu iki soru üzerinde biraz kafa yorsun.

Çünkü çıkış yolu, bu iki sorunun cevabından geçiyor.

 



Bu haber 487 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,235 µs