Öymen: Niçin Avrupa rahatsız oluyor?

9 Nisan 2008 16:41 tsi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Türk Ceza Kanununun (TCK) 301. maddesindeki değişiklik teklifinin, ''Yabancıların gözüne girmek, yabancıları memnun etmek için'' gündeme geldiğini, dış baskıların ürünü olduğunu savundu

Öymen, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'nun Türkiye ziyaretine ilişkin bir soru üzerine Öymen, Barroso'nun, bir taraftan, ''Türk hukukunu bilmiyorum'' derken, diğer yandan yorumlar yaptığını söyledi. Öymen, ''Türk hukukunu daha iyi öğrenince, daha sağlıklı yorumlar yapacak duruma gelecektir'' dedi.

Türk hukukunun bu konudaki hükümlerinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine tamamen uygun olduğunu ifade eden Öymen, Anayasa Mahkemesinin daha önce aldığı benzer bir kararın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince onaylandığını anımsattı.

Bazı Avrupa parlamentosu üyelerinin, ''Türkiye'de yargı darbesinden'' bahsetmesini, ''Son derece haksız ve insafsız'' şeklinde değerlendiren Onur Öymen, bu gibi demeçlerle, Türk yargısını etkileyebileceklerini düşünenlerin yanıldığını kaydetti. Öymen, Türk yargıçlarının, iç ve dış baskıları göğüsleyecek kadar yürekli olduğunu dile getirdi.

Öymen, görülen bir dava hakkında görüş ifade etmediklerini, aynı şeyi başkalarının da yapması gerektiğini vurgulayarak, ''İktidara da tavsiye ediyoruz: Kendi söyleyemediklerini, yabancılar üzerinden söyletmeye kalkışmasın, Türk yargısını bu yolla etkilemeye teşebbüs etmesinler'' diye konuştu.

-''NİÇİN AVRUPA'YI BU KADAR RAHATSIZ EDİYOR?''-

''TCK'nın 301. maddesinde değişiklik teklifine ilişkin CHP'nin tavrının'' sorulması üzerine CHP Genel Başkan Yardımcısı Öymen, iktidarın bu konudaki yaklaşımını açıklamanın çok zor olduğunu belirtti.

Öymen, maddenin bu hale 2004'te getirildiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İktidar ile muhalefet arasında bu konu görüşüldü ve Mecliste bu şekliyle onaylandı. Hükümet, niçin bir kere daha getiriyor? Çünkü Avrupa'nın baskılarına dayanamıyor. Dış baskıların ürünüdür bu. TBMM'nin dış baskılar altında bir yasa değişikliğini görüşmesi, hazindir. Bir taraftan Meclisin arkasındaki yazıyı göstererek, 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' diyeceksiniz, bir taraftan da o milletin temsilcisi olan Meclise, yabancıların baskısı altında kanun kabul ettirmeye çalışacaksınız. Yanlış, hazin olan budur.

Bu kanunun yanlış olduğuna inanıyorduysanız, 2004'te niye oy verdiniz? Kanunda, bizim önerimiz üzerine konulan çok açık bir madde var: Eleştiri amacıyla yapılan beyanlar, hiçbir şekilde suç teşkil etmez. Daha ne istiyorsunuz? Eleştiriyi yasaklamayan bir kanun maddesi, niçin bütün Avrupa'yı bu kadar rahatsız ediyor? 301. maddeyle ilgili bir iki dava açıldığında kıyameti koparan yabancılar, sadece bir kaç isim söylüyorlar, o isimler hakkında dava açıldığı için rahatsızlar. Aynı maddeden Cüneyt Arcayürek, Melih Aşık için dava açılmış, hiç kimsenin ağzında isimleri yok. Çünkü himaye etmek istedikleri insanlar aleyhine dava açılınca tepki gösteriyorlar. Bu çifte standarttır.''

-''ADALETE, CUMHURBAŞKANININ MÜDAHALESİ''-

Onur Öymen, Avrupa ülkelerinde de 301. maddeye benzer hükümler bulunduğunu dile getirerek, ''Bu hükümleri görmezden geleceksiniz, sadece Türkiye'yi mercek altına alacaksınız, sadece sizin yandaş gördüğünüz, desteklemek istediğiniz insanlar aleyhine dava açılınca dünyayı ayağa kalkacaksınız. Bu Avrupa uygarlığına yakışmıyor'' dedi.

Teklife göre, kimin hakkında dava açılıp açılmayacağına cumhurbaşkanının karar vereceğine işaret eden Öymen, ''Bu kuvvetler ayrımı ilkesine uyuyor mu? Adalete cumhurbaşkanının müdahalesi anlamına gelmiyor mu? Cumhurbaşkanı, mahkemeler üzerinde bir mahkeme gibi mi görev yapacak?'' diye sordu.

Öymen, cumhurbaşkanının sorumsuz bir mevkide olmasına rağmen, başka ülkelerde örneği bulunmayan bir yetki verildiğini kaydetti.

''Amaç, bütün bunları yabancıların gözüne girmek için, yabancıları memnun etmek için yapıyorsunuz'' diyen Öymen, aksi takdirde 2004'de farklı bir tutum izleneceğini söyledi.

Öymen, bunların, ulusal bağımsızlığa, bağımsızlık duygusuna zarar veren girişimler olduğunu öne sürerek, ''Eğer 'Hukuk reformu yapmak lazım' diyorsanız, bunu sizden önce söylüyoruz. AB'nin başka talepleri de var, mesela dokunulmazlıkların kaldırılması, niye kaldırmıyorsunuz?'' diye konuştu.

''TBMM Başkanı Vekili Güldal Mumcu'nun 301. maddeye ilişkin teklifi imzalamamasına'' ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine CHP Genel Başkan Yardımcısı Öymen, ''Kendi takdiridir. Takdir hakkına karışmak, müdahale etmek görevimiz değildir, hakkımız da yoktur. Meclis Başkanı'nın bu konuyu ele almasını uygun görmüşse, o kararına saygı göstereceksiniz'' diye konuştu.

Haber 10

Bu haber 546 defa okundu.