En Sıcak Konular
Gül’e siyaset yasağı yolu
1 Nisan 2008 13:57 tsi5 yıl siyaset yasağı gelmesi halinde Cumhurbaşkanı Gül görevini sürdürecek, ancak görev süresi yasaktan önce biterse herhangi bir partiye üye bile olamayacak.
Anayasa Mahkemesi, AKP’nin kapatılması istemine yönelik iddianameyi oybirliğiyle kabul edilebilir bulurken, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün siyasi geleceğine yönelik olarak da önemli bir karara imza attı. Anayasa Mahkemesi, 4 üyenin muhalefetine rağmen görevdeki bir cumhurbaşkanı için de siyaset yasağı istenebileceğine hükmetti. Buna göre, 5 yıllık siyaset yasağı konulması halinde Gül cumhurbaşkanlığını sürdürebilecek, ancak görev süresi siyaset yasağından önce biterse, herhangi bir partiye üye bile olamayacak.
Oybirliğiyle AKP iddianamesinin kabul edilebilir olduğuna karar veren Anayasa Mahkemesi, iddianamede 5 yıl süreyle siyaset yasağı konulması talep edilen Gül hakkında görüş ayrılığı yaşadı.
Başkan Haşim Kılıç, üyeler Sacit Adalı, Serruh Kaleli ve Serdar Özgüldür, Gül’ün AKP ile ilişiğinin kesildiğine, cumhurbaşkanlarına vatana ihanet suçu dışında yaptırım uygulanamayacağına dikkat çekerek, iddianamenin bu yönüyle iadesini istedi. Ancak 7 üye, Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmeden önceki eylemlerinin partinin kapatılması delilleri arasında gösterildiğine dikkat çekti. Üyeler, siyasi parti kapatma davalarının ceza yargılaması olmadığını, siyaset yasağının ceza değil tedbir olduğunu, AKP’nin eylemleri nedeniyle geçmişte ihracına karar vermediği Gül için de siyaset yasağı konulmasının istenebileceğini belirtti.
Böylece, Gül’le ilgili bölüm de iddianamede kaldı. Karar, artık partide görev yapmasa da eylemleriyle partinin kapatılmasına neden olanlara, görevi ne olursa olsun siyaset yasağı konulabileceğinin yolunu açtı. Gül’e siyaset yasağı konulması konusunda, iddianamede yer alan şu eylemlerinin kapatma gerekçesi sayılıp sayılmayacağı belirleyici olacak:
- Dışişleri Bakanı olduğu dönemde, Fethullah Gülen adlı cemaat liderinin, Milli Görüş teşkilatının yurtdışındaki okul ve şirketlerinin temsilcileriyle temas kurulması için elçiliklere genelge göndermesi.
- Türban yasağının AB İlerleme Raporu’nda sorunlar listesine dahil edilmemesini eleştirmesi.
- Leyla Şahin davasında, Türkiye’nin, türbanın şeriat sembolü olduğu yönündeki savunmasını geri çektirmesi.
- Danıştay 2. Daire’nin türban kararına yönelik, “Yarın oruç tutan bir öğretmeni bile suçlarsınız” sözleri.
milliyet
Bu haber 615 defa okundu.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle