En Sıcak Konular

Selçuk Bey'e samimiyet testi

27 Mart 2008 16:42 tsi
Selçuk Bey'e samimiyet testi Seksenüç yaşındaki İlhan Selçuk'un, gecenin bir yarısı gözaltına alınması vicdan sahibi herkesi rahatsız etti mi? Etti. Üzdü mü? Üzdü. Sarstı mı. Sarstı.

Hasan Kaçan / Star

İlhan Selçuk Bey’e samimiyet testi   
 
Seksenüç yaşındaki İlhan Selçuk’un, gecenin bir yarısı gözaltına alınması vicdan sahibi herkesi rahatsız etti mi?

Etti.

Üzdü mü?

Üzdü.

Sarstı mı.

Sarstı.

Elbette ben de rahatsız oldum ve de üzüldüm.

Umarım, İlhan Selçuk hakkındaki suçlamalar asılsız çıkar.

Gözaltı süresine kadar köşesinden ‘ateş topları’ yağdıran İlhan Selçuk Bey, şimdilerde ‘sağduyu’ mesajları veriyor.

Yaşasın!

Madem sağduyu. Madem samimiyet...

O zaman...

Demorkasi’ye, İnsan Hakları’na ve özgürlüklere bağlılığını dile getiren Sayın İlhan Selçuk’tan bir centilmenlik bekliyorum.

Söylediklerinin arkasında olduğunu görmek için.

Samimi olduğuna inanmak için.

Ertuğrul Özkök’ün tabiriyle, bir ‘şövalyelik’ bekliyorum sayın Selçuk’tan.

İstediğim ‘şövalyelik’ çok basit...

Üstelik kendim için bir şey istiyorsam da namerdim.

Bir başkası için istiyorum.

Kimin için mi istiyorum?

Tan Oral için.

Ne mi istiyorum?

Tan Oral’ın yeniden Cumhuriyet gazetesine çağrılmasını...

Kendisinden özür dilenmesini...

Gazete sayfalarında çizmeye devam etmesinin rica edilmesini...

Bir konuda fikrini açıkladı diye, otuz yıl emek vermiş bu usta çizer, Cumhuriyet gazetesinden atılmıştı malumunuz.

Hem de çok yakın bir zamanda.

Geçtiğimiz günlerde bir sürü kalem erbabı, Seksenüç yaşındaki İlhan Selçuk’un gece yarısı evinden alınmasını protesto etmişti ya?

Aynı samimiyeti, aynı şövalyeliği onlardan da bekliyorum.

Hani, İlhan Selçuk’a yapılan ‘insanlık ayıbı’nı kınayanlardan...

Hepsine soruyorum;

Seksenüç yaşındaki İlhan Selçuk’a yapılan ‘bir insanlık ayıbı’dır da, yetmişbir yaşındaki Tan Oral’a, İlhan Selçuk beyler tarafından yapılan bir ‘insanlık ayıbı’ değil midir?

Haydi bakalım, manşetlerinizden ‘Tan Oral’a yapılan ayıbı kınıyoruz’ deyin.

Haydi bakalım, ‘Yetmişbir yaşında, Cumhuriyet gazetesine otuz yılını vermiş Tan Oral’a reva görülen bu muameleyi protesto ediyoruz’ deyin.

‘Yetmişbir yaşındaki usta çizer, bu saatten sonra ne yer, ne içer, nasıl geçinir?’ diye bi derdine düşün.

‘Hasta mıdır, sağlık sorunları var mıdır?’ bi üzülün.

‘Yetmişbir yaşındaki Tan Oral usta, nasıl olur da çalıştığı gazetenin sayfalarından kendini ifade edemez’ diye haykırın.

‘Bu nasıl özgürlükçülüktür?’

‘Bu ne menem bir demokrasi anlayışıdır?’ diye bağırın.

(Üstelik, bilirsiniz ki, Tan Oral naif bir adamdır. Öyle, Emin Çölaşan gibi ‘ağzından alev fışkırtan ejderha’ lık yapmamıştır ömür boyu. Köşesinden hadiseleri ‘kendince’ yorumlayarak tatlı tatlı çizmiştir.)

Bekliyorum.

Bu hadise hiç yaşanmamış gibi gözünü kapatanların, samimiyet açısından gözlerini açmalarını bekliyorum.

İlhan Selçuk Bey’e reva görülene tepki verenlerin, İlhan Selçuk Bey tarafından, Tan Oral ustaya reva görülen muamelenin hesabını sormasını istiyorum.

Yoksa, yetmişbir yaş bir çizerin ‘insani’ haklarını savunmak için erken bir yaş mıdır?

Yoksa ‘seksenüç yaş sınırı’ diye bir sınır mı vardır medyanın tepki vermesi için?

Buyrun, samimiyet testi...

Kendi içimizden, kendi insanımıza, kendi sanatçımıza (ki otuz yıl emek vermiştir Cumhuriyet gazetesine) bu hoşgörüyü gösterebiliyor muyuz, gösteremiyor muyuz?

Sayın İlhan Selçuk’un Tan Oral ustayı çağırıp özür dilemesini, tekrar çizmesi için ricada bulunmasını bekleyeceğim...

Eğer bunu yapmazsa samimiyetine inanmayacağım.

Kafamda hep şöyle bir soru kalacak;

Beraber çalıştığı, dost olduğu, kaderdaş olduğu, otuz yıl beraber yürüdüğü çizerin ufacık bir fikrine dahi tahammül edemeyen, bir kalemde silip atan insan, nasıl olur da başka bir fikrin varlığına tahammül edebilir?

Test hazır.

Buyrun samimiyete...

NOT: Bir süredir midemle ilgili rahatsızlığımdan dolayı yazıp çizemedim.
Yakında da bu rahatsızlığın giderilmesi için bir operasyon geçireceğim.
‘Operasyon’ deyince kafanız başka yerlere gitmesin, ‘ameliyat’ diyelim hadi.
Bu süre zarfında kimi günler yazıp çizemediğim olursa şimdiden affınıza sığınıyorum.



Bu haber 800 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,507 µs