Bugün anket olsa...

27 Mart 2008 14:34 tsi
Yasin Doğan / Yeni Şafak

Siyasi alandaki son gelişmeler halk üzerinde iki önemli etkiye sebep oluyor. Birincisi demokrasiye gölge düşürüldüğü düşüncesiyle toplumsal tepki tırmanıyor, ikincisi de yaşanan olaylar ve doğabilecek riskler geleceğe yönelik karamsarlığı artırıyor.

Toplumların gelişmesi için ümit ve özgüven önemlidir. Toplumlar karamsar psikolojiye girince önemli bir enerji kaybına uğruyorlar. Siyasi alandaki kırılganlık, ekonomideki kadar zarar verici oluyor.

Siyasi tepkiler ve duyarlılık da aynı oranda "kestirilemez" boyutlara ulaşıyor.

AK Parti'yle ilgili kapatma girişiminin başladığı hafta yapılan bir kamuoyu araştırması toplumun nabzını yansıtıyor. Bundan sonraki dönemlerde yapılacak araştırmalar için, bu önemli hafta bir milat hükmünde.

ANAR'ın Türkiye Gündem Araştırması'na göre AK Parti geçen hafta itibariyle oy oranını koruyor.

AK Parti yüzde 46.8, CHP yüzde 21.7, MHP yüzde 13.4, DTP yüzde 5.7 ve yüzde 5'in altındaki diğer partiler…

Hükümetin en başarılı görülen icraatları, ücretsiz kitap dağıtımı, çiftçilere mazot yardımı, KÖYDES çalışmaları, duble yollar, toplu konut, kömür yardımı, çetelerle mücadele, terörle mücadele şeklinde sıralanıyor.

Liderlerin performansı sıralaması ise şöyle: Erdoğan yüzde 61, Bahçeli yüzde 43, Baykal yüzde 37, Zeki Sezer yüzde 36, Süleyman Soylu yüzde 34.

Kara harekatıyla ilgili düşünceler de hükümetin bu süreçten olumsuz etkilenerek çıkmadığını gösteriyor.

TSK'nın Kuzey Irak'a sınır ötesi operasyon yapmasını destekleyenlerin oranı yüzde 77.6, desteklemeyenlerin oranı yüzde 16.

Hükümetin sınır ötesi operasyon sürecini başarıyla yönettiğini düşünenlerin oranı yüzde 55, başarısız görenler yüzde 37.

CHP'lilerin yüzde 41'i, DP'lilerin yüzde 56'sı, MHP'lilerin yüzde 50'si, SP'lilerin yüzde 54'ü hükümeti operasyonların yönetiminde başarılı buluyor. Parti yönetimleri operasyonla ilgili olumsuz görüş beyan etmelerine rağmen, vatandaş operasyonu ve hükümetin yönetimini başarılı buluyor.

Kara harekatının terörle mücadeleye faydası olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 60.

Genelkurmay ile siyasi partiler arasında yaşanan tartışmada Genelkurmay'ı haklı bulanların oranı yüzde 56, muhalefet partilerini haklı bulanların oranı yüzde 28.

CHP'lilerin yüzde 31'i, MHP'lilerin yüzde 46'sı tartışmalarda Genelkurmay'ı haklı görüyor.

Toplumun çok duyarlı ve siyasi polemiklerin üzerinde tutulması gereken bir konuda CHP ve MHP'nin eleştirel tavrı kendi seçmenlerin tarafından da yeterince desteklenmiyor.

Araştırmada milliyetçilikle ilgili konular da önemli bir bölümü oluşturyor.

"Türkler ve Kürtler bin yıldır kardeştir" diyenler yüzde 80.

"Her türlü milliyetçiliğe karşıyım" diyenler yüzde 50.

"Benimle aynı ırktan olmayan bir esnaftan asla alışveriş yapmam": Yüzde 12.

"Benimle aynı ırktan olmayanlardan kız alıp vermeye karşıyım": Yüzde 14.9.

Toplumun yüzde 85-90'ı bu tür olumsuz yargılara açıktan karşı bir duruş içinde…

Bölücü örgütün toplumda bir ayrışma ve kamplaşma üretme arayışlarına karşı Türkiye toplumu son derece sağduyulu bir yaklaşım sergiliyor.

Başörtüsü meselesiyle ilgili kanaatler yaşanan siyasi gerilimin baskısı altında kalmış.

"Başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasının Türkiye'de laikliği tehlikeye düşüreceğine inanıyor musunuz" sorusuna "hayır" diyenlerin oranı yüzde 62, "evet" diyenler yüzde 34.

Üniversitelerde başörtüsü serbestliği için Anayasa değişikliği yapılmasını destekleyenlerin oranı yüzde 59, karşı olanlar yüzde 36.

CHP ve DSP'nin düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmasını doğru bulanlar yüzde 33, yanlış bulanlar yüzde 57.

Başörtüsü meselesinde yüzde 30-35 arasında olumsuz kanaat sahibi bir blok oluşmuyor görünüyor. CHP'nin gerilim üreterek kendi tabanını toparlama ve parti içi tartışmaları gündemden düşürme çabası başarılı olmuş gibi…

Kapatma konusuyla ilgili sürecin siyasi tabloyu nasıl değiştirdiğini bundan sonra göreceğiz. Ancak girişimin başladığı hafta siyasi atmosferi anlamamız açısından bu araştırma iyi bir veri sağlıyor.

Bu haber 575 defa okundu.