'Küresel Ergenekon' Cehennem Kartını açtı!

26 Mart 2008 18:53 tsi
Protestan rahipler Ahiret inancı üzerinden Yaratıcı’nın varlığını tartışmaya açtı. Danimarka’da açılan bu kartı iyibilgi’ye yorumlayan Ömer Türker ve Ali Ünal, ‘Küresel Ergenekoncular’ın Filistin’den Malta’ya ve T

İslam Peygamberi’ne hakaret içeren karikatürlerin yayınlandığı Danimarka, son günlerde yeni bir hastalığı Batı’dan Doğu’ya doğru yaymaya başladı.

Geçtiğimiz günlerde, Danimarkalı Protestan din adamları Cehennem’in varlığının yeniden tartışılmasını önererek Hıristiyan dünyasında yeni bir dalgalanmaya neden oldular.

Aslında olayın geçmişi var. Sık sık ilahi kitaplarını ‘güncelleme’ (!) adı altında tahrif eden Protestan Hıristiyanlar, son yıllarda İncil’in yeniden kaleme alınmasını tartışıyor. İddiaları, ilahi başvuru kaynaklarını ‘güncel ihtiyaçlara’ (!) cevap verir hale getirmek. Ama kazın ayağı çok başka!

Bilindiği üzere Kabala’nın ve Kuantum teolojisinin uzantısı olan sekülerizm, bireyin bu dünyada yaptıklarının yanına kar kaldığı öğretisine dayanıyor. Sekülerizm de, Kabala ve new age öğretileri adı altında janjanlı paketler içinde genç neslin aklını bulandırmaya çalışan öteki öğretiler de bireye şunu diyor: ‘Kader diye, ahiret diye, yaratıcı diye bir şey yoktur.’

Şekerli haplardan alır mısınız?

‘Kaderinizi etkileyin, kaderinizi değiştirin, kader sizin elinizde’ başlığı altında toplanan kitaplar, türlü türlü yayınlar, işin deyim yerinde ise 'Yeni başlayanlar için İtalyanca' kısmı. Yani bunlar bir nevi, hastaya büyük hapı yutturup mevta etmeden hemen önce verilen şekerli, renkli haplar.

Konuyu çok fazla dağıtmadan, güncel gelişmeye dönelim. Danimarkalı din adamları, konuyla ilgili haberi iki gündür en güzel şekilde sayfalarına yerleştiren Hürriyet’in anlatımı ile ‘Cehennem yoktur’ diyerek güya ‘yeni’ bir tartışmaya imza attılar.

Dün ‘Cehennem yoktur’ tartışmasını (!) gündeme getiren gazete, bugün ‘Cehennem yoksa Cennet de yoktur. O yoksa Yaratıcı hiç yoktur (!)‘ düşüncesi ile bir haber hazırladı.

Mantık korkunç. Yarın öbür gün ‘Madem yaptıklarımızdan hesaba çekilmeyeceğiz, öyleyse her şey serbest’ mantığından yola çıkılarak iş, ‘Savaş da meşrudur’ boyutuna gelebilir.

‘Küresel Ergenekon’

İddialar, korkunç bir senaryo hazırlandığı yönünde. Bugünkü, ‘Tapınakçılar Kudüs’e yürüyor: 'Mayıs’ şifresi!' haberinde de değindiğimiz üzere bu gelişmenin ABD seçimlerinde son virajın alındığı, Pakistan’daki atom bombalarının, İsrail-Filistin çekişmesinin ve İran’a açılması muhtemel bir savaşın tartışıldığı bir dönemde yaşanması hayli ilginç.

‘Cennet-Cehennem-Yaratıcı’ yoktur (!) kartı, hele de Danimarka’dan niye açıldı? Kimse farkında değil ama bugünün en temel sorusu bu. Bazı senaryolara göre ‘Dünya Krallığı’nın yeni planında düğmeye basıldı!

Yukarıda linkini verdiğimiz haberde de uzun uzadıya anlattığımız üzere Haçlı Seferleri’nin eli kanlı savaşçıları Tapınakçılar’ın torunları birleşip Kudüs’e gitmek için geçtiğimiz günlerde gazetelere çarşaf çarşaf ilanlar verdiler.

Bazı uzmanlar bu planı ‘Küresel Ergenekon’ diye niteliyor. Akıllara takılan sorulardan biri de şu: ‘Öyleyse niye Ergenekon? Niye şimdi?’ Ergenekon, bu büyük dünya planının Türkiye ayağı olabilir mi? Bu zor soruların cevabını vermek zor.

Ama cevap aramak bizden. iyibilgi, son 'Cehennem yok' hamlesinin dini ve siyasi açılımlarını iki uzmana sordu.

İSAM’dan Ömer Türker ve Zaman Gazetesi Yazarı Ali Ünal’ın görüşleri şöyle:

Ömer Türker: Amaç dini, hayatın dışına atmak

Bütün bunlar sekülerleşme sürecinin yeni halkaları. Aydınlanma döneminden beri yapılan bir çaba içinde metafizik olanı, görünür olmayanı bilemeyeceğimiz iddia edildi. İlahi olanı, insan hayatının dışına atmaya çalışıyorlar.

Kartezyen felsefe dediğimiz, bireyi her şeyin önüne alan bir mantığın giderek genişlediğini görüyoruz. Doğumda, bilimsel araştırmalarda bunun örneklerini görüyoruz.

Temel tartışma şu: Biz ahlaki davranışlarımızın hesabını bir yerde verecek miyiz? Olay bu. Bunun uzantısında biz ilahi bir iradenin gözetimin de yaşıyoruz tartışması var.

Özellikle sekülerizm, bizim üst bir irade tarafından kontrol edilmediğimizi ve varlık kaynağımızın sorgulanamayacağını, yani bilinemeyeceğini iddia ediyor.

Varlık kaynağımızı sorgulamayınca, sonumuzu ve gideceğimiz yeri de sorgulayamıyoruz.

Ali Ünal: Niye Danimarka, niye rahipler?

Burada dikkat çeken birkaç nokta var. Bu olayın, karikatür krizinin gündeme geldiği Danimarka’da ortaya çıkması ve birkaç Protestan rahip tarafından ortaya atılması dikkat çekici. Bilindiği gibi Hz. İsa’dan hemen sonra İncil tahrif oldu. İncil korunamadı ve 3 asır içinde 300 İncil ortaya çıktı.

Hıristiyanlarda esas olan İncil değil de Papa’nın sözü. Zaten Protestanlık papanın bu hâkimiyetine protesto olarak çıkmıştır. Papa çıkıp yeni bir şey söylediğinde dini hüküm aniden değişebiliyor. Çünkü onlarda bir hükmün akıl ve mantıkla izahına ya da İncil’de olup olmamasına gerek aranmıyor.

Papa Darvinizm’i de kabul etmişti

Bundan bir önceki Papa, Hıristiyanlığın yıllarca mücadele ettiği Darvinizm’i kabul etti. Üstelik de Hz. İsa'nın Yahudiler tarafından öldürülmediğine hükmetti! Hıristiyanlar demek 2 yüzyıl boyunca aldatılmış.

İslam aleyhine haberlere atlayanlar var

Türkiye’de de maalesef İslam aleyhine her türlü habere mal bulmuş mağrip gibi atlayan, onu çarpıtarak sunan bir grup var. Bunun medyada da bir karşılığı var. Müslümanların 14 asırlık inançlarını tahrif etmek için var güçleri ile çalışıyor.

Kuran’ın değiştirilmesi, Allah ve Cennet-Cehennem inançlarının tahrif edilmesi söz konusu değil. Ama Müslüman gençliğin bu tür yapay ve çarpıtma dinlerden, inançlardan korumak için kendi dinimizi anlatmamız lazım.

www.iyibilgi.com özel Ömer Çakkal

Bu haber 2,880 defa okundu.