En Sıcak Konular

Kemalist solun darbe sevdası bitmedi

26 Mart 2008 10:55 tsi
Kemalist solun darbe sevdası bitmedi Yazar Nihat Genç’i SKY Türk’te yayınlanan programında ağlarken gördüm. Ağlamaktan konuşamıyordu. Genç’in gözyaşlarının nedeni, Ergenekon Operasyonu kapsamında İlhan Selçuk, Kemal Alemdaroğlu ve Doğu Perinçek’in gözaltına alınmasıy

Yazar Nihat Genç’i SKY Türk’te yayınlanan programında ağlarken gördüm.
Ağlamaktan konuşamıyordu…
“Hayatının en kötü günlerinden birini yaşadığını ve içinden hiçbir şey söylemek gelmediğini” ifade ediyordu. …
Partneri Serdar Akinan’ın da başı önde, arkadaşının üzüntüsünü paylaşıyordu.
“Nihat Genç’i bu kadar üzen şey ne olabilir?” diye merak ettim…
Genç’in gözyaşlarının nedeni, Ergenekon Operasyonu kapsamında İlhan Selçuk, Kemal Alemdaroğlu ve Doğu Perinçek’in gözaltına alınmasıydı.
Aslında ben de bu gözaltına alma tarzını çok şık karşılamadım… Keşke gecenin o saati, 83 yaşındaki bir köşe yazarı bu şekilde gözaltına alınmasaydı.
Gece yarısı polis baskınının nasıl bir duygu olduğunu bilirim.
Ama demokrasi dışı örgütlenmelere ve Ergenekon çetesi üyelerine ağlayacak kadar da duygusal biri değilim.
Dediğim gibi gözaltına alınma tarzı hoş değildi. Ancak, daha sonra öğrendik ki operasyon eşzamanlı yapıldığı için 12 kişi ile birlikte İlhan Selçuk da aynı saatte gözaltına alınmış.
Selçuk’un yakın arkadaşlarına anlattığına göre kötü muamele olmadığı gibi çok saygılı davranmışlar…
Neyse konumuz bu değil…
Türkiye, İlhan Selçuk gözaltına alındıktan sonra bir soruya cevap arıyor:
“50 yıllık bir köşe yazarının, Türkiye’yi kaosa sürükleyerek darbeye zemin hazırlayan illegal bir örgütle ne ilişkisi olabilir?”
Eğer sözkonusu kişi Cumhuriyet Gazetesi yazarı İlhan Selçuk ise bal gibi olur…
Çünkü bundan tam 37 sene önce kurulan 9 Mart Cuntası’nın beyin takımının başında yine İlhan Selçuk vardı.
Doğan Avcıoğlu, Altan Öymen, Ali Sirmen, İlhami Soysal, Uğur Mumcu, Hasan Cemal ve Uluç Gürkan da bu hareketin sivil kanadının içindeydi.
Sadece İlhan Selçuk değil, Cumhuriyet gazetesinin birçok çalışanı bu cuntanın içindeydi.
Bakanlık koltuklarını bile paylaşmışlardı.
8 Mart 1971’de Cunta tarafından kaleme alınan darbe bildirisi şu maddeleri içeriyordu:

1-Taraflı oldugu kesinlikle kanıtlanmış olan cumhurbaşkanı çekilmelidir.
2- Yoksul halkımızın sırtına yük olmaktan başka işe yaramayan parlamento dağıtılarak işci, köylü ve devrimcilerden bir halk konseyi kurulmalıdır.
3- Düşük hükümet üyeleri ile parlamenterler ve suçlulukları bilinen yöneticiler yargılanmalı, suçları kesinleşenlerin tüm mallarına el konulmalıdır
4- Bankalar, dış ticaret, sigortalar, ağır sanayi, petrol ve madenler ile tüm yabancı sermaye devletleştirilmelidir..
9- Atatürkçü anti-emperyalist dış politikaya dönülmelidir.
10- Köklü dönüşümleri gerçekleştirecek bir devrim hükümeti kurulmalıdır.

Cunta’nın içine sızan eski MİT’çi Mahir Kaynak, darbe planlarını deşifre etti.
Ardından Faruk Gürler Paşa Cunta’dan desteğini çekince, İlhan Selçuk ve ekibi kendini Ziverbey Köşkü’nde buldu.
İlhan Selçuk’un 12 Mart’ta gözaltına alınmasının nedeni budur.
Günümüzdeki Ergenekon Operasyonu’na ne kadar benziyor değil mi?
“12 Mart 1971 Muhtırası’nda da İlhan Selçuk gözaltına alınmıştı” diyen Aydın Doğan medyası, konunun cuntaya bakan yönünü nedense hiç gündeme getirmiyor…
Tüm bu yaşananlar günümüzdeki Ergenekon Operasyonu’na ne kadar benziyor değil mi?
“Huylu huyundan vazgeçmez” dedikleri kadar varmış.
9 Mart Cuntası’na da ismi karışan Tümgeneral Celil Gürkan o günleri şöyle anlatıyor:

"12 Mart öncesi döneminde Silahlı Kuvvetler içinde olası bir askeri müdahale için bazı hazırlıkların yapılmış olduğu kuşku götürmez bir gerçek. Ama bu arada Silahlı Kuvvetler dışında, genellikle eski asker kökenli kişilerin oluşturdukları, ancak formasyonları itibariyle askerlikle hiçbir ilgisi bulunmayan sivil aydınların da dahil bulundukları grupların, kendi görüşleri doğrultusunda bir faaliyet halinde oldukları da bir gerçek."

“Darbe hazırlığı” gibi bir ağır suçla yargılanan 9 Mart Cuntası nasıl kurtuldu dersiniz. Bu sorunun cevabını 9 Mart Cuntası’nın basın bürosunda çalışan Hasan Cemal’den dinleyelim:

"O zaman beraat etmiş olmamız nereden kaynaklandı? Askerle iş tutmuş olmamızdan değil mi? Örgütlenmemiz derine yani Ordu'nun tepelerine doğru gidiyordu. Çok fazla kurcalanırsa işin içine Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler ile Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur da karıştırılabilecekti. Onun için bir yerde kesmek zorunda kaldılar. Bu nedenle beraat ettik. Yoksa darbe yapmak istemediğimizden, bunun için örgütlenmediğimizden değil..."

9 Mart 1971 tarihinin üzerinden 37 sene geçti.
O günden bu güne Türkiye’de ve Dünya’da çok şey değişti…
Ancak bir türlü sandıktan çıkamayan Kemalist-Sol’un darbe sevdası bitmedi.
Şu an elimde Hasan Cemal’in “Cumhuriyeti Çok Sevmiştim” kitabı var.
Başta Nihat Genç olmak üzere İlhan Selçuk’a gözyaşı döken herkese bu kitaba bir göz atmasını öneririm…

İhsan Can  / 8 sütun



Bu haber 2,310 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,931 µs