En Sıcak Konular

Ergenekon'un sonunda 'Büyük Resim' ortaya çıkar mı?

25 Mart 2008 14:34 tsi
Tamer Korkmaz / Yeni Şafak

Son gözaltılara “Anti-AKP temizliği” refleksiyle tepki gösterenler, “Ulusalcı-Darbeci” Ergenekon çetesinin üzerine kararlılıkla gidiliyor olmasından rahatsızlık duyuyorlar.

Ergenekon örgütünü imal eden gizli ellerin Susurluk mekanizmasının da yapımcısı olduğu aşikardır…

Buradaki bağlantı sadece Veli Küçük değildir…

Küçük Paşa'nın “büyükleri” de “büyükbabaları” da biliniyor!

Perde arkasındaki büyük resmin tamamına ulaşılmış olduğunu daha önce vurgulamıştım…


* * *
Geçmişte Susurluk skandalının üzerine gidilmesini istiyormuş gibi yapanlarla, şimdilerde Ergenekon yapılanması aleyhinde olumsuz tek kelime sarf etmeyenler aynı kişiler!

“Sekiz ay oldu hâlâ Ergenekon hakkında iddianame bile yok” diyenler, “Ulusalcı Bomba Kardeşliği”nin Ümraniye Cephaneliği ekseninde ispatlanmasıyla bunca zamandır neden ilgilenmediler, dersiniz?

Ergenekon çetesinin Danıştay saldırısı ile bağlantısı net bir biçimde ortaya çıkmasına rağmen darbeci çetenin konumunu hiç sorgulamadılar…

Son iki yıldır Türkiye'yi sarsan provokasyonların neredeyse hepsinin Ergenekon kapsamında tutuklanan isimlerle bağlantısı çoktan açığa çıktığı halde, bu vahim gerçeği yok farz ettiler…

Göz altılara tepki gösteren laikçiler; saksıda yetiştirdiği gençlere silah üzerine ölme-öldürme yemini ettiren, BÇG'nin fişlemelerini güncelleyerek emrindekilere kaos antrenmanı yaptırtan Emekli Albay Fikri Karadağ'ın görüntüleriyle de hiç ilgilenmediler!

Bütün bunlar tesadüf olamaz…


* * *
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gerçekleştirilen Ergenekon terör örgütü soruşturmasının Haziran 2007'de Ümraniye'de ele geçirilen el bombaları ile başlamış olduğunu hatırlamakta fayda var…

O cephanelikteki bombalarla Cumhuriyet'e atılan bombaların ikiz kardeşliği; Danıştay saldırısı ile Ergenekon çetesi arasındaki ilişkinin Ümraniye cephaneliği sayesinde netleşmesi “derin çeteler” filminde “yerkürenin merkezine seyahat”in başlangıç noktası olmuştu…

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, dünkü açıklamasında Ergenekon soruşturmasının uzun sürmesinin doğal nedenlerini şöyle izah ediyordu:

“Soruşturmanın kapsamı, elde edilen deliller, bilgi ve belgelerin yüz binlerce sayfayı oluşturması, bunların incelenmesi, tasnifi ve analizinin uzun süreyi gerektirmesi, bu belgelere istinaden ek operasyonlar yapılması gibi zorunlu sebeplerle soruşturma uzamıştır...”

Açıklamada “Bu süreçte tutuklu bulunanların hukuki durumları hakkında en geç bir aylık sürede yenilenen kararlar verildiği” vurgulanıyor ve “Soruşturma sürecinin sonuna yaklaşıldığı”na dikkat çekiliyor…

Hal böyle iken “Bu nasıl soruşturma, daha iddianame bile yok” diyerek zihinleri bulandırmaya çabalayanlar…

Ergenekon çetesine karşı düzenlenen yerli “Temiz Eller” operasyonunun “büyük resmi” işaretleyecek noktaya gelmesinden çekiniyor olmalılar!


* * *
İşçi Partisi'nin genel merkezinde yapılan aramada el konan CD'lerden birinde Yargıtay binasının ayrıntılı krokisinin çıkmış olması son derece dikkat çekicidir…

İP'te bulunan başka bir CD'den ise Yargıtay Başsavcısı'nın iddianamesinin bir nüshasının çıktığından söz ediliyor: İddianame metninin, davanın açıldığı tarihten iki gün önce bilgisayara kaydedildiği belirlenmiş!

İP Genel Başkanı Doğu Perinçek de tutuklananlar arasında…

Avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada Perinçek Ergenekon soruşturmasının kaynağı ve hedefi hakkında gözbağcılık yapıyor, kamuoyunu “ters köşe”ye yatırmaya çabalıyordu…

Beş yıl önce “Ordu Göreve” pankartları altında yürüyüş düzenleyen ulusalcı derneklerin baş destekçisi eski rektör Kemal Alemdaroğlu ise serbest bırakıldı, tutuksuz yargılanacak…

Alemdaroğlu'nun adı Sarıkız ve Ayışığı kod adlı darbe girişimlerinin anlatıldığı malum günlüklerde de geçmişti…

Ruh çağırır gibi darbe çağırmaya meraklı rektörümüz, o dönemde askerlere “Artık sizlerin de sesiniz çıksın, çok yalnız kalıyoruz paşam!” diye seslenmişti…


* * *
Sarıkız ve Ayışığı operasyonlarının uzantısı olan Ergenekon örgütlenmesinin darbe planları berhava edildi…

Bugünlerde “Ergenekonculara toz kondurmayanlar” elbette darbeci olmuyorlar!

Peki, ya neci oluyorlar?



Bu haber 561 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,237 µs